Kovid-19 olmasına karşın PCR test sonucu negatif çıkanlar durumu tıp camiasında tartışılmaya devam ediyor. İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı’ndan Prof. Dr. Bülent Saka’nın hastalık süreci ise Kovid-19’un ne denli sinsi ve risk içeren bir hastalık olduğunun çarpıcı bir örneği. Hafif kas ağrısı ve halsizlik hisseden Prof. Dr. Saka, 10 gün önce Kovid-19 şüphesiyle peş peşe 3 PCR testi yaptırdı ancak bu testlerin sonuçları negatif çıktı. Kandaki enfeksiyon seviyesini gösteren CRP değeri de normal seyreden Saka, buna rağmen ikna olmayarak kendisine Kovid-19 teşhisi koyup erkenden tedaviye başladı. Prof. Dr. Saka, 36 saat sonra yapılan detaylı kan tahlili ve akciğer tomografisi sonucunda Kovid-19’a bağlı zatürreye yakalandığını öğrendi. Halihazırda evde izolasyon altında, ilaç tedavisi devam eden Prof. Dr. Saka, Milliyet aracılığı ile önemli uyarılarda bulundu:

İKİSİ VARSA...

“10 gündür Kovid-19’a bağlı zatürre ile mücadele ediyorum. Şayet PCR ve CRP testlerinin sonuçlarına güvenip erkenden tedaviye başlamasam, çok daha kötü bir tablo ortaya çıkacak, hastanede tedavi görmek zorunda kalacaktım. Halsizlik, kas ve eklem ağrısı, tat ve koku kaybı, ateş, aşırı yorgunluk, öksürük, şiddetli baş ağrısı gibi sorunlardan ikisini çok hafif bile olsa hisseden vatandaşlar yüzde 99 olasılıkla Kovid-19 olduğunu bilmeli. Bu şikâyetlerden ikisi varsa test sonucu beklenmeden doktor gözetiminde tedaviye başlanmalı ve akciğer tomografisi talep edilmeli. Şu an Kovid-19 dışında başka bir viral enfeksiyon görülmediğinden, bu şikâyetlerin durduk yere ortaya çıkması söz konusu olamaz. Koronavirüs en sinsi viral hastalık.”

ERKEN TANI ÖNEMLİ

Hastalığın 16 yaşındaki oğlu ile yakın temas sonucu bulaştığını da söyleyen Prof. Dr. Bülent Saka, şunları söyledi:

“8 aydır Kovid-19 hastalarını iyileştirmek için mücadele veriyorum. Oğlum, geçtiğimiz hafta sınavlara girip, arkadaşlarıyla buluştu. Geçen gün karşılıklı iki saat play-station oynadık. Hastalığımın ortaya çıkmasıyla oğlumun da taşıyıcı olduğunu öğrenmiş oldum. Oğlumun sağlık durumu iyi. Zaten 18 yaş altı çocukların neredeyse tamamı asemptomatik şekilde hastalığı atlatıyorlar. Mevcut salgın tablosunda PCR testlerinin negatif çıkmasının önemi yok. Üç kez peş peşe yaptırdığım PCR testleri negatif sonuç verdi. Üstelik ateş, öksürük, tat ve koku kaybı gibi semptomlarım da yoktu. Ancak şuan Kovid-19’a bağlı zatürre ile mücadele ediyorum. Erken tanı ve tedavi en kritik aşama.”

SIRTI AĞRIYAN HALSİZLİK YAŞAYAN....

Prof. Dr. Bülent Saka, vatandaşalara önerileri var:

“Dört, beş gündür onlarca tanıdığımı acil servise yönlendirdim. Hafif ağrı ve kırgınlık hissettiğini söyleyen ama PCR sonucu negatif çıkan kişilerin tamamı kapsamlı tahlillerin ardından tanı aldılar. Bu kişiler erkenden harekete geçmemiş olsa 5,6 gün sonra hastanelik olacaklardı. Toplumun her kesimine yayılmış bir virüsten bahsediyoruz. Sırtı ağrıyan, halsizlik yaşayan birinin şikâyeti bir günlük dinlenmede geçmiyorsa yüzde 99 koronavirüstür. Topluma tavsiyem; PCR’a bağlı kalmasınlar.

Kovid-19 geçiren kişilerin antikor seviyesi stabil kalmıyor. Maske, mesafe, hijyen kuralının ihmal edildiği durumlarda hastalık ikinci, üçüncü kez kapıyı çalıyor.”