İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde diyaliz servisinde doktor olarak görev yapan 27 yaşındaki Silahlı'nın aynı hastanede dahiliye servisinde asistan doktor olan eşi Ecem Silahlı'ya şüphe üzerine bir ay önce Kovid-19 testi yapıldı.

Test sonucunun pozitif çıkması üzerine aynı test Burak Silahlı'ya da uygulandı.  İkisinin de testlerinin pozitif çıkmasının ardından Silahlı çifti evlerinde karantinaya alındı.

14 gün boyunca karantinada kalan çift sağlığına kavuştu ve son 2 testlerinin de negatif çıkmasının ardından hastanedeki görevlerine döndüler. Görev yaptığı hastanenen yoğun bakım servisinde genç hastaların Kovid-19 tedavisi görürken yaşadıkları sıkıntıları gören Burak Silahlı, plazma bağışçısı olmaya karar verdi.

Türk Kızılay Ege Bölgesi Kan Merkezi Müdürlüğünün İzmir'in Alsancak semtindeki kan alma merkezine gelen Silahlı, plazma bağışında bulundu.

"Bir an önce iyileşip hastaneye dönmek istedim"
Burak Silahlı, AA muhabirine, Kovid-19 olduğunu öğrendiğinde korkmadığını, hastalığın kendisinde öksürük, baş ve ekrem ağrısı şeklinde semptomlar gösterdiğini söyledi. 

Doktorluğun çok kutsal bir meslek olduğunu belirten Silahlı, "Vicdani olarak elimizden geleni yapıyoruz. Evde karantina altında olduğum süre boyunca hastaların yaşadığı psikolojiyi ben de yaşadım. Arkadaşlarım hastanede Kovid-19'lu hastaları tedavi ederken, bu hastalığa yakalanmış bir sağlık çalışanı olarak onlara yardım edemedim, bu beni çok üzdü. Onun için bir an önce iyileşip hastaneye dönmek istedim." dedi. 

Silahlı, göreve başladığı ilk gün yoğun bakımda Kovid-19 tedavisi gören hastaları muayene ettiğinde özellikle genç hastaların yaşadıkları nefes darlığı sorunun kendisini çok etkilediğini söyledi.

"Kararsız kaldığımız her bir gün başka bir insanın hayatına mal olabilir"
Hastaların sağlığına kavuşabilmesi için "immün plazma" bağışçısı olmak istediğini ifade eden Silahlı, şunları kaydetti:

"Sadece yaşlılar yoğun bakımlarda tedavi görmüyor. Genç insanlar da yoğun bakımlarda Kovid-19 tedavisi görüyor. Onları nefes alamadan acılar içinde görmek beni derinden üzdü. Dünyada en değerli şey oksijen ve sağlık, onun için hiç düşünmeden bağışçı oldum. Bir sağlık çalışanı olarak hastalara plazmam ile de destek olmayı istedim. Kararsız kaldığımız her bir gün başka bir insanın hayatına mal olabilir. Bu hastalığı atlatmış kişiler bağış yapmalı. Bağışı alacak kişinin kim olduğunu bilmiyoruz ama bir ihtimal eşiniz, akrabanız ve dostunuz olabilir."

Silahlı, eşinin de plazma bağışçısı olmak istediğini, kendisinin de belirlenen tarihte ikinci kez plazma bağışçısı olacağını sözlerine ekledi.