110 akademisyenin üzerinde çalıştığı, ulusal ve uluslararası düzeydeki projelerin toplam bütçesi ise 35 milyon lira oldu. Mühendislik, yazılım, otomotiv, medikal ekipmanlar, endüstriyel tasarım, tıp, işletme, mimarlık gibi farklı alanlarda yürütülen projelerin 36’sının üniversite-sanayi iş birliğiyle gerçekleşmesi dikkat çekti. Şimdiye dek üniversite bünyesinde yapılan çalışmalar neticesinde 19 patent alındı; 9 faydalı model, 35 marka, 13 tasarım tescili gerçekleşti.

KAMPÜSİZMİR ETKİSİNİ GÖSTERDİ

İEÜ Rektörü Prof. Dr. Murat Aşkar, Türkiye’de üniversite-şehir bütünleşmesinin ilk modeli olarak oluşturdukları Kampüsİzmir’in olumlu yansımalarını gördüklerini vurguladı. Prof. Dr. Aşkar, “Üniversite; araştırma, girişimcilik, proje ve yenilikçilik demek. Şehrimize, ülkemize değer katacak projeleri hayata geçirmek için çalışmak, zaman harcamak demek. Elbette tüm bunlar için hem öğrencilerimize hem de akademisyenlerimize, ihtiyaç duydukları zemini oluşturmamız gerekiyor. Biz de bunun için çaba sarf ediyor, üniversitemizi geliştiriyoruz. Kampüsİzmir, tam da bu söylediğim noktaları; şehrin tüm paydaşlarıyla iş birliği içinde olmayı, birlikte üretmeyi ifade ediyor. Son dönemde attığımız doğru adımların karşılığını almaya başladık” dedi.

HİBE VE FONLARDAN KARŞILANDI

Prof. Dr. Aşkar, sözlerini şöyle sürdürdü: “2018 yılında 43 olan proje sayımız, zorlu pandemi koşullarına rağmen hızla yükseldi. Şu an için aktif yürütülen proje sayısı 82. Bunlar; Avrupa Birliği (AB), TÜBİTAK, kalkanma ajansları ile yürütülen ortak çalışmalar, birimsel araştırma projeleri ve üniversite-sanayi iş birliğiyle gerçekleşen projelerden oluşuyor. Proje bütçeleri, ulusal ya da uluslararası hibeler, fonlar ve firmaların fonlaması suretiyle karşılandı” diye konuştu.

YURT DIŞINDAKİ 230 ÜNİVERSİTEDE BULUNDULAR

Akademisyen kadrosunu oluştururken yurt dışı tecrübesine büyük önem verdiklerini belirten Prof. Dr. Aşkar, “Üniversitemiz bünyesinde 824 akademisyen görev yapıyor. Eğitim kadromuzdaki isimlerin, şimdiye dek yurt dışındaki 230 üniversite ile bağı mevcut. Lisans ya da lisansüstü eğitimlerini yurt dışında almışlar, hatta birçoğu yabancı üniversitelerde ders de vermiş. Üniversitemizin en önemli başarı kriterlerinden birisi küresel ölçek. Küresel başarı da uluslararası tecrübeye sahip akademisyenlerle gerçekleşir. Akademisyen kadorumuzun tecrübesi ve niteliği, proje ve yenilik olarak karşımıza çıkıyor. Bunlar da sayılara yansıyor” dedi.   

ÖĞRENCİLERİMİZ GİRİŞİMCİLİKTE ZİRVEDE

Öğrencilerini de proje üretmeleri, girişimci olmaları noktasında yönlendirdiklerini söyleyen Prof. Dr. Aşkar, “Öğrencilerimize yönelik ‘TÜSİAD Bu Gençlikte İş Var 2020 Girişimcilik Yarışması’nda, 35 yeni fikirle en çok projenin üretildiği üniversite olmuştuk. 2021 yılında ise TÜSİAD BGİV Ege Kampı’nı üniversitemizde gerçekleştirerek 20 takıma girişimcilik eğitimleri verdik. 2021 yılının ilk 6 ayında 100’ün üzerinde iş fikri başvurusu aldık. 23 girişimcimiz şirketleşerek yollarına devam ettiler. Tüm bu süreçlerin eksiksiz yürütülmesi, iş dünyasıyla iletişimin artırılması, girişimcilik, fikri mülkiyet konularında Proje Geliştirme ve Teknoloji Transfer Ofisi’miz önemli görevler üstleniyor.”

DÖRT BİRİMİMİZ MEVCUT

İEÜ Proje Geliştirme ve Teknoloji Transfer Ofisi Koordinatörü Onur Kanyılmaz ise, “Üniversitemizde planlanıp yürütülen tüm teknoloji transferi faaliyetleri, ofisimiz tarafından yönetiliyor. Kendi içimizde de ‘Ulusal ve Uluslararası Proje Fonlarından Yararlandırma ve Proje Yönetimi Birimi’, ‘Üniversite-Sanayi İşbirliği Birimi’, ‘Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları ve Ticarileşme Birimi’ ile ‘Girişimcilik ve Şirketleşme Birimi’ adı altında 4 birimimiz yer alıyor. İzmir Ticaret Odası ve İzmir Bilimpark iş birliğinde; fikirleri, yüksek katma değerli ürünlere ve hizmete dönüştürecek adımları atmak en büyük amacımız” dedi.