İzmir'de Smyrna Antik Kenti'nin tiyatro bölümünde sanatçılar için yapılmış latrinalar bulundu. Kadifekale ile Smyrna Agorası arasında kalan bu antik tiyatroda 13 kişinin sosyalleşmek için yan yan oturarak latrinaları yani umumi tuvaletleri kullandıkları ortaya çıktı. Smyrna Antik Tiyatrosu'nda bulunan bu umumi tuvaletler, sosyo-kültürel yapı başta olmak üzere dönemin birçok özelliğine de ışık tutuyor. Peki sosyalleşmek için neden böyle bir ortama ihtiyaç duyuldu? Her geçen gün biraz daha gün yüzüne çıkarılan Smyrna Antik Kenti'ni, Kazı Heyeti Başkanı ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Türk İslam Arkeolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Akın Ersoy tüm detaylarıyla anlattı.

'YAN YANA DİZİLMİŞ ALAFRANGA TUVALET GİBİ'
Smyrna Antik Tiyatrosu'nda bulunan bu latrinalar hem kullanım amacıyla hem de yapısı bakımından oldukça ilginç. Umumi tuvaletlerin yapısıyla ilgili konuşan Doç. Dr. Akın Ersoy, "Latrinalar 5 farklı plan tipinde karşımıza çıkar. Smyrna örneği bunlar içinde U planlı tip içinde yer alıyor. Bu örnekte tuvalet olarak belirlenen bir mekânda üç duvar boyunca uzanan 'anahtar deliği' formunda giderleri olan oturma bankı yer alıyor. Bu formu, sıralanmış alafranga tuvaletler gibi düşünmek veya algılamak mümkün" dedi.

'TİCARİ BİR KAPIYDI'
Oturma banklarının taş veya ahşaptan olabildiğini ve bankların altında derin, geniş bir pis su kanalı yer aldığını söyleyen Ersoy, biriken dışkıların ise güçlü bir akar su ya da görevliler, köleler tarafından temizlenebildiğini söyledi. O yıllarda idrar içindeki amonyağın temizleyici olarak kullanılabildiğinin öğrenildiğine ve bu nedenle ticari bir kalem olarak değerlendirildiğine dikkat çeken Ersoy, "İdrar sokaklara konan 'amis' adı verilen idrar kaplarıyla da temin ediliyordu. Hatta latrinalar kiralandığı gibi idrar toplamanın vergilendirildiği de antik kaynaklardan öğreniliyor” diye konuştu.

'PARANIN KOKUSU OLMAZ'
Doç. Dr. Akın Ersoy, "Antik yazarlardan Suetonius’un aktardığına göre Roma Devleti’nin gelirlerini artırma çabasında olan İmparator Vespasianus, oğlu Titus'un idrardan aldığı vergiyi yermesi üzerine ona 'Paranın kokusu olmaz' (Pecunia non olet) cevabını vermiştir" detayını da paylaştı.

'SANATÇI TUVALETİ' ÇOK İLGİ GÖRDÜ'
Antik kentte bulunan latrinaların özellikle sanatçılar tarafından kullanılmasının sebebini de açıklayan Akın Ersoy, "Aslında bu tamamen tuvaletlerin sahne binası içinde olması ve sahne binalarının da izleyiciye kapalı olmasından kaynaklanıyor.

Smyrna tiyatro latrinası konumu gereği benim araştırdığım kadarıyla şimdilik Akdeniz kentlerinin tiyatroları içinde tek örnek. Doğal olarak sahne binasını kullanan sadece sanatçılar değil, aynı zamanda sahne binasını kullanan görevliler de 13 kişilik bu tuvaleti kullanıyorlardı. Ancak 'Sanatçı Tuvaleti' adlandırması ilgi gördü sanırım" ifadelerini kullandı.

İLETİŞİM KURMAK İÇİN KULLANILIYORDU
Smyrna Antik Kenti'nde bulunan tuvaletlerin sosyalleşmek amacıyla kullanıldığı söyleniyor. Bunun ne anlama geldiğini açıklayan Doç. Dr. Akın Ersoy, "Sosyalleşmeden kastedilen kentlilerin birbirleriyle iletişim kurmaları. Yani tiyatrolar birbirlerini tanımayan kentlilerin yan yana oturarak günlük yaşamlarını, kentin siyasi ve idari durumunu değerlendirdikleri, bilmedikleri konulardan haberdar oldukları yerlerdi. Smyrna latrinası örneğinde ise aynı anda tuvaleti kullanan sanatçılar performansları ve izleyicilerden aldıkları iyi veya kötü tepkileri beraberce değerlendiriyorlar" şeklinde açıklama yaptı.

'UMUMİ TUVALET' ROMA DÖNEMİ İLE ÇIKTI
Ersoy, 'umumi tuvalet' olarak adlandırılan bu tuvaletlerin Roma İmparatorluğu'nun tüm Akdeniz çevresinde önemli bir siyasi ve ekonomik güç haline geldiği M.S. 1'inci yüzyıl ile kentlerin nüfus yoğunluğunun arttığı bir süreçte ortaya çıktığını belirtti. Ancak bunun tek başına latrinaların inşasını açıklamaya yetmediğini söyleyen Akın Ersoy, "Sürekli akar bir suyun tuvalet yapılarına ulaşması gerekirdi. Bu da ancak Roma döneminde kentlere uzaklardan su teminini sağlayacak inşaat teknolojisinin gelişmesiyle bağlantılı. Tekil tuvaletler M.S. 3 bin'li yıllarından itibaren, ancak umumi tuvaletler Roma dönemiyle ortaya çıkar" dedi.

Antik Roma'da 140 adet umumi tuvaletin olduğu hatta aynı anda 85 kişinin kullanabildiği tuvaletlerin inşa edildiğini belirten Doç. Dr. Akın Ersoy, İzmir'in M.S. 177-178'de belki de tarihinde geçirdiği en şiddetli depremin ardından Smyrna Antik Kenti'nin yeniden ayağa kaldırılması sırasında tiyatroda yapılan onarımlar çerçevesinde düzenlendiğini söyledi. Ersoy, kentlerin kalabalıklaştığı bu süreçte insanların günlük ihtiyaçlarına ve kentlerin altyapısına yönelik  kamusal çeşmeler, hamamların yanı sıra latrinalar da inşa edildiğini söyledi.

SADECE ERKEKLER KULLANIYORDU ÇÜNKÜ...
Smyrna Antik Kenti’nde bulunan bu tuvaletler, dönemin sosyo-kültürel yapısını da gözler önüne seriyor. Sosyalleşmek için yapılan tuvaletlerin özellikle erkekler tarafından kullanılmasını yorumlayan Doç. Dr. Akın Ersoy, "Antik Çağ'da her şeye rağmen bazı örnekler dışında erkek egemen bir kültürün olduğunu söyleyelim. Tekli veya sadece bir evin sakinlerine hizmet eden birden fazla oturma yeri olan tuvaletlerin yanı sıra evin dışındaki umumi tuvaletler de daha çok erkekler için düşünüldü" dedi.

Başlangıçta bu yapıların tüm halka açık olması düşünüldüyse de kadın ve erkeğin birlikte kullanmasının sakıncalarının kısa sürede anlaşılmış olabileceğini söyleyen Ersoy, "Erkeklerin tunik ve pelerinden oluşan basit giyimlerinin kısmi bir mahremiyet sağlayarak tuvaletlerin çoklu kullanımlarında avantaj sağladığı da açık" sözleriyle konuya açıklık getirdi.

26 METRELİK GİZLİ GEÇİT
​​​​​​​Smyrna Antik Kenti'nde umumi tuvaletlerin dışında keşfedilen başka kalıntılar da mevcut. Kazı ekibi kentin altında yaklaşık 20 bin kişilik tiyatroya izleyicilerin ulaşmasını sağlayan bir yol keşfetti. 26 metre uzunluğunda bir geçit olarak değerlendirilen bu keşifle ilgili bilgi veren Akın Ersoy, "Arkeoloji terminolojisinde 'vomitoryum' adı verilen bu geçit, L planlı. Seyircilerin oturma yerlerine ulaşmaları için yapılmış altyapı tesisleri. Ancak bu geçidi şöyle de yorumlayabiliriz: Roma döneminde tiyatro inşalarını güçlendirmek için altyapıda tonoz sistem kullanılır. Demir kenetlerle birbirine bağlı taş tonozlar yapılır. Kemer görünümlü bu yapılar peş peşe geldiğinde bir geçit oluşturur" bilgisini verdi.

Doç. Dr. Akın Ersoy, "Smyrna Tiyatrosu’nun çevresinde antik çağ tiyatrolarının hâmisi Dionysos'a ait bir tapınağın ve hemen karşısında Aphrodite Stratonikis kutsal alanının olduğunu biliyoruz. Tiyatronun hemen bitişiğinde veya yakınında anıtsal bir çeşme (Nymphaion) yapısının olduğunu da yazıtlardan öğreniyoruz" diyerek sözlerini noktaladı.