​Türkiye genelinde olduğu gibi İzmir'de de uzun yıllardır eylül ayında kaydedilmiş en yüksek sıcaklık değerlerine yaklaşılması doğal yaşam parkı yöneticilerini harekete geçirdi. Sıcaktan bunalan hayvanların serinlemesi için farklı yöntemler kullanılıyor. Hayvanlardan bazıları buzlu et ya da meyve tüketerek, bazıları ise gölde yüzerek serinliyor.

Tüm alanlarda hayvanların yaşam kalitesini maksimum düzeyde tutmak için çalıştıklarını söyleyen İzmir Doğal Yaşam Parkı Şube Müdürü Şahin Afşin, fillerin 15 bin metrekarelik bir adada yaşamlarını sürdürdüğünü söyleyerek, sıcaktan bunalan fillerin gölete girdiğini ifade etti. Sebze ve meyveleri kalıplar halinde dondurarak, ağaçların dallarına astıklarını anlatan Afşin, fillerin buz kalıplarıyla oyuncak gibi oynayıp, yiyerek serinlediğini söyledi. Afşin, "Aslan, kaplan ve puma gibi yırtıcı hayvanlar için tavuk ya da dana etini dondurup ağaçlara asıyoruz. Hayvanlar eti yiyor ve serinliyor. Parkımızda göletler var. Kaplanlar gölü çok iyi kullanıyor. Sıcak havada ise buzlu et tüketiyorlar. Kalıpların farklı bir şey olduğunu hissediyorlar ama et kokusu onları çekiyor" dedi.

Parkta 138 türe ait 3 bine yakın yaban hayvanının bulunduğunu belirten Afşin, ziyaretçilerin ilgisinin de çok fazla olduğunu söyleyerek, şöyle konuştu:

"Ziyaretçiler bütün hayvanlarla ilgileniyor. Özellikle çocuklar hafta sonları sıklıkla geliyor. Pandemi nedeniyle mesafe ve hijyene önem veriyoruz. Hayvanların diyetleri var. Onların aylık ve yıllık diyetleri var. Ziyaretçilerin evden bir şey getirmelerine gerek yok. Tavus kuşları alanda özgürce dolaşıyor. Doğal yaşamda ilaçlama yapılmıyor. Tavus kuşları böceklerle besleniyor."

Doğal Yaşam Parkı'nın minik ziyaretçilerinden Fatma Eda Ediz (12) ise hayvanları beslemenin mutluluğunu yaşadı. Fillere uzaktan meyve atan Ediz, lemurları ise elleriyle verdiği kuru incir ile besledi. Ediz, "Buraya sık geliyorum. Hava sıcak olduğu için bazıları gölgeye geçiyor bazıları da suya giriyor. Onların buzlu meyvelerle beslenmesi de güzel" dedi.