Dokuz Eylül Üniversitesi, 2019’da, tanzim satış benzeri bir uygulamaya gitmiş ve “DEÜ Manav” adıyla kurulan stantta meyve ve sebze satmaya başlamıştı. Üniversitenin Tarih Bölümü’nde görev yapan, Eğitim-İş üyesi de olan Doç. Dr. Bilgin Çelik, uygulamanın ardından “Berkeley ve Indiana Üniversitesi’ndeki meslektaşlarım, ABD’ye araştırma yapmaya ancak mahkeme kararı ile gelebilmiş olmamı anlamıyor ve şaşırıyorlardı. Üniversitemizin son projesi olarak kamuoyuna sunulan ‘manav projesi’ni öğrenince duruma vakıf oldular. Artık ne bizi ne de onları hiçbir şey şaşırtamaz” paylaşımında bulunmuştu. Bunun üzerine Çelik’e “kademe ilerlemesinin durdurulması cezası” verilmiş ancak mahkeme cezayı usulen iptal etmişti. Bunun üzerine üniversite, cezayı, “aylıktan kesme cezası”na çevirmişti. Çelik, avukat Ozan Karakaya aracılığıyla bu kararı da yargıya taşımıştı.

‘İNCİTİCİ DE OLSA ÖZGÜRLÜK’
Mahkeme, bu cezayı da iptal etti. Anayasa ile koruma altına alınan özgürlük ve haklara işaret edilen kararda, ülke gündeminde yer alan güncel bir olayla ilgili yapılan paylaşımın kurum veya kişilerin itibarını zedeleyici bir davranış olarak değerlendirilemeyeceği belirtildi. Kararda, “demokratik bir toplumun gerekli temel şartlarından biri olan ifade özgürlüğünün incitici, şoke edici ya da endişelendirici bilgi ve düşünceler için de geçerli olduğu, paylaşımın eleştiri ve ifade özgürlüğü çerçevesinde yapıldığı, eleştiri ve ifade özgürlüğü sınırını aşmadığı” vurgulandı. Bu nedenle cezanın hukuka uygun olmadığı belirtilerek, iptal edilmesine hükmedildi.