Başsavcılıktan yapılan açıklamada, söz konusu paylaşımlarda öne sürülen olayda suça sürüklenen çocuk D.K'nın, 2013'te yaptığı paylaşımlara ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vekili tarafından 26 Mayıs 2020'de "kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret" suçundan şikayetçi olduğu belirtildi. 

Açıklamada, paylaşımların yapıldığı tarihte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başbakan olması nedeniyle soruşturmanın genel hükümlere göre başlatıldığı aktarılarak, 2014 yılında 18 yaşını dolduran D.K. hakkında yürütülen soruşturma sonunda "paylaşımların yapıldığı tarihte failin 18 yaşından küçük olması nedeniyle TCK 66/2. fıkrası uyarınca fiilin 5 yıl 4 aylık zamanaşımı süresine tabi olması ve bu sürenin de şikayet tarihi itibarıyla dolmuş olması" sebebiyle 8 Haziran 2020'de "ek kovuşturmaya yer olmadığına" dair karar verildiği kaydedildi.

 Kararın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vekiline elektronik tebligat yoluyla usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, karara yönelik herhangi bir itirazda bulunulmadığı belirtilen açıklamada, zamanaşımının dolmasına esas kabul edilen İzmir Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü raporuna göre, 2013'te atılmış söz konusu tweetlere rastlanmadığı, paylaşımların 2019'dan önce belirlenemeyen bir tarihte kaldırılmış olduğu ifade edildi.

Açıklamada, şikayet dilekçesinde yer almayan ancak soruşturma sırasında Başsavcılıkça resen tespit edilen D.K'nın 17 Temmuz 2016 tarihli paylaşımıyla ilgili "halkın bir kesimini alenen aşağılamak" suçundan soruşturmaya devam edildiği ve 27 Mayıs 2020 tarihinde şüpheli hakkında "elektronik kelepçe takılarak konutu terk etmemek" adli kontrol tedbiri kararı verildiği ifade edildi. 

Kararın, daha sonra yurt dışına çıkış yasağı şeklindeki adli kontrole çevrildiği aktarılan açıklamada, soruşturma sonunda D.K. hakkında İzmir 23. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldığı ve ilk duruşmada suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verildiği belirtildi. 

Açıklamada, karara karşı Başsavcılık tarafından istinaf yoluna başvurmak üzere 22 Ocak'ta süre tutum dilekçesi verildiği anlatılarak, "Gerekçeli kararın yazılmasına müteakiben istinaf yoluna başvurulacaktır. Görüldüğü üzere sosyal medyada dolaşıma sokulan iddialar gerçeği yansıtmadığından kamuoyunun yanlış bilgilenmesini önlemek amacıyla bu açıklamayı yapmak gereği hasıl olmuştur. Cumhuriyet Başsavcılığımız, hukukun üstünlüğü ilkesinin rehberliğinde kanunların çizdiği çerçeve içerisindeki görev, yetki ve sorumluluklarını yerine getirerek soruşturmalarına devam edecektir." ifadelerine yer verildi. (AA)