Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Bedri Serter, Ekonomi Masası ziyaretlerini anlattı. Türkiye genelinde toplumun her kesiminde ekonomik yıkım gerçekleştiğini kaydeden Serter, “Ekonomi Masası olarak 35’inci il çalışmamızı Denizli’de yaptık. Diyarbakır’da, Kars’ta ne görüyorsak Denizli’de de onu görüyoruz. Türkiye kan ağlıyor. Esnaf bitmiş durumda. Biraz sanayide hareket vardı ama Cumhurbaşkanı’nın faiz indirimi ısrarından piyasanın allak bullak olması, dövizin sıçraması sanayiciyi de bitirdi. Anadolu’nun her yerinde katılaştığımız manzara içler acısı, bu kadar kötü hiçbir dönem yaşanmamıştır. Şu anda yaşanan çok vahim, her kesim bitik. İşçisi de, emeklisi de, sanayicisi de, esnafı da bitik. Tek ayakta kalan kesim şürekaya yakın kesim. Bu gidişat iyi değil, insanlar borçlanaraktan hiçbir şey sahibi olmayalım diyorlar. Esnaf biri cebini çıkarttı, peynir simit parası yok. Asgari ücret ve emekli maaşlarına gelen zamlar ertesi gün buram buram ter olarak çıktı insanlardan. Elektriğe yüzde 125, doğalgaza yüzde 80, petrole zam getirirsen… Yaptığın zammın fazlasını aldın insanlardan. Bu zamlar çoktan geldi, zamlı maaşlar ise daha yeni dağıtılacak. Zam olmasaydı bu maaşlar bizim önerdiğimiz maaşlardı. Emekliye verilen 2 bin 500 lira, açlık, sefalet sınırı. İktidarımızda emeklinin minimum maaşı asgari ücret olacak. BAĞ-KUR’lu şu an bin 600 lira ödüyor, emekli olunca 2 bin 500 lira bağlıyorsun, bir anlamı yok ki… Bütçe açığı var, eksi 56 milyar dolar açık verilmiş bir ülkede bu paraları da ödeyebilme güçleri yok, borçla açıkçası milletin gazını almak için ödemeye çalışıyorlar. Asgari ücret 4 bin 250 lira oldu, vergiyi üstüne aldı devlet ama bu defa maliyet artışları, hammadde maliyetlerinin artışları ürüne yansıyacak. Enflasyonun yüzde 36 olduğuna kim inanıyor. İnsanlar çalışan sayısını azaltıyor. İçimiz acıyor, Türkiye bu değil, Türkiye bu hale getirenlerin utanması lazım “dedi.  

“ESNAF BAKANI OLMAKTAN GURUR DUYARIM” 

CHP iktidarında Esnaf Bakanlığı kurulacağını vurgulayan Serter, “2020’nin Eylül ayında Genel Başkanımızla birlikte 25’e yakın Kemeraltı esnafımızla toplantı gerçekleştirdik. Toplantı Genel Başkanımızın o kadar hoşuna gitti ki, ‘İlk defa size söylüyorum, iktidar olduğumuzda Esnaf Bakanlığı kurulacak’ dedi. Bu çok önemli bir veridir esnaf için, esnaf bunu beklemekte. Esnafımızın gideceği hiçbir bakanlık yok. Sanayi Bakanlığına gidemez sanayici değil, Ticaret Bakanlığı’na gidemez, ticaretle uğraşıyor ama KOBİ’nin de altında küçücük bir esnaf. Esnaf Bakanlığı kurulacak diyorum; bakanlığın bir yemekhanesi olacak orada çayı, çorbası, aşı olacak, her şeyi hazır olacak. Esnafımız Ankara’ya geldiğinde Ankara’da bir evi olacak” diye konuştu. “Esnaf Bakanı olmak ister misiniz” sorusunu yanıtlayan Serter, “Siyasette hiçbir zaman aynı yerde durmamak gerekiyor. Şu anda milletvekiliyiz, iktidar olduğumuz zaman bütün milletvekillerimizin benim kadar Bakanlık hakkı vardır. Seçiliyorsunuz, belli bir süre çalışıyorsunuz. İktidar olduğumuzda ben de arzu ederim Bakanlığı, hele ki ilk kez kurulacak bir Bakanlığın Bakanı olmaktan çok büyük onur ve gurur duyarım. İzmirli kardeşlerimizle bu işi çok iyi kurtaracağımızı biliyorum” ifadelerini kullandı.  

“ARA ELEMAN SIKINTISI VAR” 

Karabağlar’da açılan Mobilya Akademisine yönelik bilgi veren Serter, “O akademinin açılması muhteşem bir örnekleme, Karabağlar Belediyesi’nin de çok büyük destekleri var, onlara da teşekkür ediyorum. O akademide yetişecek olan öğrencilerimiz mobilyacılık mesleğinde daha sağlıklı yürümüş olacaklar. Eskiden çıraklık eğitimi vardı, şimdi kalmadı. Çünkü çocuklarımız artık 4+4+4 ile çırak olmak durumuna hasıl olmuyor. Her aile çocuğu okusun istemekte, çocuğunu çırak olarak vermiyor. Uzun senelerdir, 1923 yılında Cumhuriyet kuruluyor, ardından Atatürk diyor ki; bizim eksiklerimizin ilki meslek liselerinin eksikliği, tren yolu döşeyecek ustalarımız yok, demircimiz yok, bir an önce meslek liselerini kurmamız lazım, gençlerimize eğitim vermemiz lazım. Meslek liseleri kuruluyor ve nüfusun yüzde 83.1’i meslek liselerinde okuyor. Bunun önemini Atatürk bize göstermiş ama bu iktidar 20 yılda meslek liselerinin hepsini lav etti. İzmir’de çok önemli meslek liselerimiz vardı, orada yetişen çocuklar bugünün en iyi mobilyacıları oldular. Meslek liselerimizi çok önemsiyoruz, bununla beraber meslek odalarımızın akademi, AR-GE merkezleri kurmaları da çok önemli, inşallah Esnaf Bakanlığı kurduğumuzda 81 ilde bu çalışmayı yapacağız. Hangi sanayiye gitseniz herkesin derdi ara eleman” açıklamasında bulundu.  

AK PARTİLİ KAYA’YA: KEDİ ULAŞAMADIĞI CİĞERE ‘MUNDAR’ DER 

AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya’nın, Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu’nun TOKİ tarafından dar gelirli aileler için yapılacak konutları engellediğine yönelik açıklamalarını değerlendiren Serter, “Kedi ulaşmadığı ciğere mundar dermiş; AKP neden Konak gibi büyük bir kenti böldü ikiye ve Konak – Karabağlar diye ayırdı? Ben Konak Meclis Üyeliği yaptım. O zaman 1 milyon 350 bin nüfuslu bir Konaktı. Böldüler ve sandılar ki; Karabağlar’ı alabileceğiz… İzmirliler hiçbir zaman AK Parti’ye çıplak gözle bakmıyorlar. AK Parti’ye bakarken siyah gözlüklerini takıyorlar, çünkü siyah gözüküyor her şey. Demokrasi Üniversitesi’nin kurulduğu bölgenin tamamı Demokrasi Üniversitesi’ne tahsis edilen bir alandı. Sonradan ‘illa bir kısmını TOKİ’ye ayıralım’ dediler. Üniversiteler büyüyen kurumlardır, Yüksek Teknoloji Üniversitesi’nin inanılmaz büyük bir arazisi var, Dokuz Eylül, Ege artık oldukları yere sığmıyor. Muhittin Selvitopu Başkanımız da, Demokrasi Üniversitesi olsun tamamı diyor. Karabağlar’ın üniversiteye ihtiyacı var diyor. TOKİ konutları her bölgede yapılabilir. Vatandaşın TOKİ talebini çok rahatlıkla başka noktalarda karşılama şansımız var. Demokrasi Üniversitesi alanı parçalanmamalı. O alanda laboratuvarlarıyla, derslikleriyle, amfileriyle büyük bir demokrasi kenti oluşması şart. Sayın Kaya da bu konuları iyi biliyor, takip ediyor TOKİ konutları başka noktaya alınabilir, biz iktidarımızda bu çalışmayı da yapacağız. Karabağlar’ın ortalama gelir seviyesi çok ortalamadır, Muhittin Bey zenginlerin belediye başkanı değildir, ikinci dönemidir. Öyle olsaydı halk ikinci dönem Muhittin Bey’i seçmezdi” dedi.  

“8 KATLI BİNALAR NEDEN 5 KATA DÜŞTÜ” 

Deprem konutlarına yönelik açıklamalarda bulunan CHP’li Bedri Serter, “Ben İzmir’de kişisel problemlere girmeyen bir milletvekiliyim. Cumhuriyet Halk Partisi olarak kişilerle işimiz yok bizim, biz iktidarımıza bakarız. İzmir’de iktidarız, halkımıza en iy hizmeti götürmek mecburiyetindeyiz şahsım olarak da partim olarak da… En kısa zamanda geleceğimiz iktidarda söylediklerimizi icraya koymak zorundayız. Bunu yapmazsak şu andaki iktidarın yapmış oluruz, A diyorlar, Z çıkıyor. Burada depremden önce binalar 8-10 katlıydı, Çevre Bakanlığı ve tek adam iktidarı geldi burada 5 kat yapılacak dedi, neden? 140 metrekare dairesi olanı 60 metrekare daireye mecbur ettiler, neden? Sen Çevre Bakanlığısın, elinde imkanlar var, hemen bu bölgenin yanı başında gökdelenler var, bunlar nasıl yapılıyor? Japonya’da insanlar denizin içine 150 katlı bina yapıyorlar. Teknoloji gelişti. Burada 8 katlı binalar 5 kata indirildi, burasıyla ilgilenen vekiller de bunu bana izah etmek mecburiyetindeler. Ben halkımı orada korurum. Diğer tarafta emsal artışı yapmak mecburiyetindeyiz. İnsanlar diğer türlü maliyetin altından kalkamıyorlar, insanların müteahhide verecek parası yok, devlet desteği yok. Burada bizim belediyemizin emsal artışı vermesinin nedeni yok. TMMOB ile anlaşma olacağını sanmıyorum, Tunç Başkan bunu gönülden yaptı. Şehir Hastanesi’nin yanındaki rezerv alandan fay hattı geçmekte. Bir fay hattı geçiyorsa onun 20 metre sağından ve solundan evlerin başlaması lazım, bunun uygulanıp uygulanmadığına bakacağım. Çünkü bunların işi harcamak, insanı, doğayı her şeyi harcamak. Bizim belediye başkanlarımız çalışıyor, eğer çalışmasaydı halkımız tekrar seçmezdi. Yeni seçilen belediye başkanlarımız da bu memnuniyeti önümüzdeki genel ve yerel seçimler için grafiği üste taşımak mecburiyetinde. 11 Büyükşehir Belediyemizin çalışmaları Millet İttifakı’nın iktidarını mühürleyecek çalışmalardır” dedi.  

“İÇİŞLERİ BAKANI LGBTİ’YE DE SAHİP ÇIKACAK” 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, “CHP’li belediyeler LGBTİ Derneklerini finanse ediyor” açıklamasını değerlendiren Serter, “İçişleri Bakanı bazen bir top atıyor ortaya, hadi bu topla oynayalım diyor, biz o topla oynamayacağız. LGBTİ bireyler, bu toplumun bireyleri, onlara belediyelerimiz destek verir, şirketler verir, Bakanlık verir, biz bunlarla ilgilenmiyoruz. Bu bireyler iş bulmak, çalışmak mecburiyetindeler. Hem de devlet onlara sahip çıkmak mecburiyetinde. İçişleri Bakanı o insanlara da sahip çıkacak” diye konuştu.  

“O MUTABAKATA SAHİP ÇIKACAKSINIZ” 

AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli’yi sert sözlerle eleştiren Serter, “Senelerdir AKP zihniyeti İzmir’de iktidar olamamıştır. Geçmişte de 20 yıllık dönemde de… İl Başkanı Sürekli, ‘İzmir’de hiçbir şey yok’ demiş. İzmir’de çok şey var ama baktığın açıya bağlı. İzmir’de belediyelerimiz çalışıyor, Büyükşehir elinden geleni yapıyor, dosyalarını Ankara’ya teslim ediyor. Kaldı ki sevgili Sürekli, bizim örgütlerden sorumlu genel başkanımız geldiğinde, siz Tunç Başkana ve İl Başkanımıza bir randevu vermiştiniz. Bu toplantıya, o toplantıyı iptal edip geldi arkadaşlarımız, AKP il binasının önünde fotoğrafınız var, o toplantıdan mutabakatla çıktınız. O mutabakata sahip çıkacaksınız. Beni iyi tanır Sayın Sürekli ben de onu tanırım, severim de ayrıca kendisini ama İzmir’e bu tür mesajlar yakışmıyor. Ne kadar mütevazi bir davranış ki Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Sayın İl Balkanımız AK Parti İl Başkanlığına gidiyorlar, ben olsam Bakanlığa giderdim ama gayet beyefendice gidip misafir oluyorlar, ‘bu sorunu birlikte çözelim’ diyorlar. AK Parti zihniyeti ise ne yazık ki cama taş atmaktan vazgeçmiyor. Ondan dolayı da İzmirli onları cezalandırıyor. Burada TOKİ konutlarının 5 kat olması olmaz, şehir hastanesi şehir efsanesi haline geldi, şehir hastanesine gidecek yol yok. Narlıdere’de bir hasta kalp krizi geçirse, Şehir Hastanesine getirene kadar hasta ölür, şehir ölür, şehirde yaşam kalmaz. Bir ambulansa hastayı koydunuz, şehir hastanesine 1.5 saatte uluşacak. O hasta yolda ölecek. Bu anlayışa biz karşıyız, bu anlayışla olmaz” dedi.  

“ÇEVREYOLU İHALESİ YAPILDI MI?” 

AK Partili Sürekli’ye ikinci çevreyolunu soran CHP’li Serter, “ İzmir’de yol yok; diyorlar, kardeşim çevreyolunu yaptık, ikinci çevre yolundan söz ediyorlar, 2018’de sözleşmesi yapılmış deniliyor, bize bilgi verilmiyor bu konuda. Bize bilgi verecekler ki ben de İzmir Milletvekili olarak toplumla paylaşacağım. İhalesi yapılmış olan; öyle bir haber geliyor bana, doğrulayın veya yanlışlayın, Sayın Sürekli, olacak mı olmayacak mı? İmzalandı mı imzalanmadı mı?” ifadelerini kullandı.  

“HIZLI TREN HATTI ADRESE TESLİM İHALE” 

CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, “Ankara-İzmir hızlı tren hattı, 2007’den beri sürüncemede. 2013’te son Başbakan Binali Yıldırım, o zaman Ulaştırma Bakanı, müteahhit firmayla el sıkışıyor ve ‘3 sene sonra ben buna bineceğim. 2015 seçimlerinde bizim çok başarılı olmamız lazım, İzmir halkını da benim bu trenle kandırmam lazım’ diyor. Hangi kandırma, daha trenin rayları yok ortada. O yıllar arasında 8 milyar TL harcama yapılmış daha hiçbir ışık, tünel yok ortada. Tekrardan bir 2021 yılı ihalesi 23.6 milyar TL yapılıyor, yeni gelen Sayıştay raporlarında görüyorum ki şu an müteahhide maliyeti 36.5 milyara çıkmış. O da adrese teslim ihale. Kardeşim bu milletin parası, senin şahsi paran değil, herkes girsin ihaleye, şartnameni koy, firmalar katılsın, en makulüne ver, otokontrolünü de düzgünce yap. Plan Bütçe Komisyonunda Ulaştırma Bakanı karşımda, İzmir – Ankara tren hattını ne kadar zamanda bitireceksin diye sordum. 110 ay dedi.   Bakanın hedefi 9 buçuk yıl sonra bu hattı bitirmek, onun üzerine ben 10 yıl daha koyuyorum. İşte İzmir’e verdikleri değer bu, nedeni de İzmir’den AKP’ye oy çıkmadığı için, İzmirli AKP’yi sevmediği için. İzmir 9 birim vergi öder karşılığında 1 birim alır. Bizim de diğer illerdeki kadar desteğe ihtiyacımız var. Sen git ha bire yatırımını Gaziantep’e yap… Biz kör müyüz, görmüyor muyuz bunu? Sonra biz Mersin’i, Adana’yı aldık, yarın Antep’i de alıyoruz, göreceksiniz” diye konuştu.  

“ÖNCE SARAYIN IŞIKLARINI KAPATIN” 

Organize Sanayi Bölgeleri’nde uygulanan elektrik kesintilerine yönelik eleştirilerde bulunan Serter, “Geldiğimiz nokta bu, geçtiğimiz günlerde Sayın Cumhurbaşkanı AKP Genel Başkanı İranlı mevkidaşıyla toplantı yaptı. Toplantıdan sonra arızadan dolayı İran’dan doğalgaz ve elektrik verilmeyeceği söylendi. Bu toplantıda ne gelişti, neden İran böyle bir karar aldı, 1 günde mi hatlar bozuldu. Bunun AKP hükümetinden cevabını bekliyorum. İkincisi sanayi kuruluşlarımızın hiçbir şekilde elektrik enerjisinin kesilmemesi gerekir. Enerjide tasarruf gerekiyorsa tüm resmi kurumların elektriklerini gece kapatacaklar. Ankara ışıl ışıl, her taraf Bakanlık, ama olsam görürüm. Bunları kapatacaklar, sarayın ışıkları kapanacak, öncelikle kendinden başla, örnek ol, halkına örnek ol, size siyaset de öğreteyim biraz AKP’liler. Öyle olmadan sanayicininkini, bakkalınkini, haneninkini keseyim yapamazsın. O zaman oradan başlar, Ankara’daki resmi kurumların toplam enerji sarfiyatı Afyon’a bedel. 1 gün Afyon ne kadar harcıyorsa Ankara’daki remi kurumlar o kadar harcıyor. Önce kendileri bu işe icmal olması lazım. Türk toplumu fedakâr bir toplumdur, gerektiğinde başkaldırmasını da bilir” ifadelerini kullandı.  

“AKM, KARAKOL OLMAYACAK” 

İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’in “Bir bardak suda fırtına kopartıyor” açıklamasına tepki gösteren Serter, “Bir bardak suda fırtına kopartıyormuşuz Vali Bey öyle diyor. Vali Bey’e makamı dolayısıyla saygımız vardır fakat böyle siyasi mesajlar vermesi ona yakışmaz. Biz 1 bardak suda fırtınayı kopartırız ama o bir bardak su da insanları yutuverir. Atatürk Kültür Merkezi öncelikle Atatürk’ün isminin olduğu bir yer. İkincisi İzmir Kültür kentidir, o kültür merkezine çok ihtiyaç vardır. Pandemi sürecinde tabi ki tüm alanlar kapanınca orası da kullanılmaz hale geldi. Vali Bey, yeni geldiği için İzmir’e sandı ki orası hep boş, İzmirli kültürden anlamıyor. İzmirli kültürden çok iyi anlıyor, biz orada ne konserler, ne korolar ne tiyatro odaları seyrettik. Kendisi yeni geldiği için bilmiyor, orayı kullandı bir müddet sandı ki orası karakol olabilir. AKM karakol olmayacak. Vali Bey’e de, her yerde de söylüyorum, ben yer tavsiyeleri verdim, giderler öderler parasını, tutarlar. Devlet güçlüdür, bugün Ankara’da en aşa 100’e yakın bina devlet tarafından kiralanmıştır, milyon dolarla verilmektedir. AKM’yi kesinlikle karakol haline getirmeyeceğiz, halk da istemiyor. Birçok emniyet misafirliği var, oralar 3 karakolluk yer. Buna 28 milletvekili de karşı, bunu da bilsin Sayı Vali, bu mesajı da siyasidir ve ben bunu kabul etmiyorum” dedi.