Halime ERDOĞAN GÜNDEME BAKIŞ - Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 18 Temmuz’da kapanmasının ardından neler yaptıklarını ve 1 Ekim itibariyle kapılarını yeniden açacak olan TBMM gündemlerini GÜNDEME BAKIŞ’a anlattı. CHP’li vekiller yaz dönemini başta saha çalışmaları olmak üzere birçok faaliyetler geçirdiklerini aktararak birbirinden keskin mesajlar verdi. 

POLAT: “HAZIR VE DİRİYİZ”

CHP Genel Başkan Danışmanı, Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahir Polat, “Saha çalışmaları yaptık, sizler de gördünüz, takip ettiniz. Saha çalışmalarından elde ettiğimiz veriler var. Örneğin iklim krizin etkilerini, su fakirliğini yerinde gördük. Kırsal kesimlerde tarımın hangi pozisyonda olduğunu sahada gördük. İnsanların üretemediğini gördük, sanayicilerimizi dinledik. Pandeminin erozyona uğrattığı esnaf kitlesi var. Bunların sorunlarını sahada inceledik. Bu anlamda çok hazır ve diri bir süreç geçirdik. Mecliste benim bazı görev alanlarım var. Onlarla ilgili de çalıştım, dış ticaret ve gümrük alanında da hazırlıklarımızı yaptık. Dolayısıyla bu alanların tamamını 1 Ekim’den itibaren gündemimize alacağız” dedi. 

SERTEL: “SADECE 2 KEZ DENİZE GİRDİM”

CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel ise süreci tatil yapmadan geçirdiğini belirterek, “Bu sene yaz dönemini çok yoğun geçirdik. Ben ve milletvekili arkadaşlarım tatil yapmadık. Gerek İzmir İl Başkanlığı’nın gerek genel merkezin düzenlediği bütün çalışmalarda yerimizi almaya özen gösterdik. Birçok ilçede yapılan çalışmalarda vatandaşımızın ayağına gittik, sorunlarını dinledik. Köyleri, mahalleleri dolaştık. Partimizin insanlarla olan diyaloğunu kurduk. Bunun dışında okuma yazma fırsatı buldum, çok kısa sürelerle de olsa çocuklarıma, torunlarıma zaman ayırmaya çalıştım. Bunlar tabi çok kısa süreli oldu, toplamda 2 kez denize girdim. İkisi de Özdere’de oğlumun yanında, torunlarımla. Diğer illere seyahatler oldu, oralara gittik, gazeteler, televizyon kanallarını ziyaret ettik. Kanun teklifleri, soru önergeleri oldu. Toplumun sorunlarıyla haşır neşir olan bir dönem geçirdik” diye konuştu. 

“AKP ARTIK ZENGİNLERİN SESİ”

1 Ekim itibariyle daha yoğun bir sürecin oluşacağını aktaran Sertel, “Önümüzdeki dönemde de aynı tempoyla çalışmaya devam edeceğiz. Görülüyor ki artık seçim dönemi başlıyor. Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidara bu kadar yakın olduğu bir dönemde partimizin iktidarı için canla başla çalışacağız. Benim özel olarak ilgilendiğim konular var, kendi mesleğimden dolayı basın ve ifade özgürlüğüne yönelik saldırılar, basın ve ifade özgürlüğünün ortadan kaldırılmasına yönelik yeni getirilmek istenen yasanın karşısında mücadele, bunun yanı sıra medyanın özgürlüğü. 15-17 Ekim tarihleri arasında Marmaris’te bir yerel medya çalıştayı var. Ona hazırlanıyoruz. Türkiye’nin 4 bir yanından gazetecileri, ‘Yerel Medya Çalıştayı’ altında toplayacağız. Orada Genel Başkanımızla buluşturacağız. Deneyimli gazetecilerle, televizyoncularla buluşma yapacağız. Bunun dışında bizim gündemimizde yine işsizlik, gençlerimizin işsizliği, üniversitelilerin sorunları, emeklilerin, memurların, işçilerin geçim derdi. Esnafın çıkmaz içinde bulunması yer alacak. Bir dönem garibanların sesi olduğunu iddia eden AKP artık zenginlerin sesidir. Kollarına 250-300 bin liralık saat ve çanta takanlar, halkın sorunlarını artık anlamıyorlar, dinlemiyorlar. Onlar bir başka dünyanın insanları oldu. Halkın sorunlarını gündeme getirecek olan ve çözüm arayacak olan biziz, yine biz olacağız” açıklamasında bulundu. 

SINDIR: “BİR KEZ DENİZE GİRMEDİM”

 TBMM’nin kapalı olduğu dönem boyunca çok yoğun bir tempoyla çalıştıklarını aktaran CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, “Meclisin genel kurul çalışmaları olmasa da milletvekilleri kendi seçim bölgelerinde vatandaşla buluşmaya, saha çalışmalarına, Türkiye’nin 4 bir yanında belli gruplar halinde özellikle Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilinin olmadığı illerde yaptığımız çalışmalarla, meclisin kapalı olduğu dönemi yoğun  tempoyla sürdürdük. Kendi seçim çevremizde, ilçelerimizde, köylerimizde, kentlerimizde bir araya gelip, onların durumlarını onlardan dinlemek, birlikte çözüm üretebilmek ve bunları da soru önergesi, araştırma önergesi olarak gündeme taşıdık. Meclis kapalı olsa da çok sayıda soru ve araştırma önergesi meclise sundum, hepsi kayda girdi. Danışma kurlu toplantıları, örgütlerin dayanışma ve iktidara daha güçlü, daha birlik ve beraberlik içinde, iktidara yürümenin çalışmasını hep birlikte yaptık. Ben bu yaz inanın hiç denize girmedim. Böyle bir tempoda geçti. Sayın Genel Başkanımızın çalışma temposunu görüyorsunuz, 7 gün 24 saat, hiç durmadan çalışıyor. Evinde olsa bile aklı fikri hep iktidar yolunda mücadelede. Bu nedenle, bizlerin de en az onun kadar yüksek bir tempoda çalışmamız gerekir. Bu bilinçle hepimiz örgütlerimizde böyle bir süreç yürüttük. İl Başkanlığımız ilçelerde çalışmalar yaptı, onlara katkı koyduk. Kendi çalışmalarımızı sürdürdük. 1 Ekim’de meclis açılacak, öncesinde 30 Eylül – 2 Ekim tarihleri arasında CHP’li belediyelerin tarımsal kalkınma zirvesi olacak İstanbul’da, o zirvenin çalışmalarını yaptık, o çalışma grubunda yer aldım. Bütün büyükşehir, il, ilçe belediyelerimizin neredeyse tamamının katılacağı ve tarımla ilgili yapmış oldukları bütün çalışmaların sergilendiği, ortaklaştırıldığı çok özel bir zirve olacak bizim için. Bunların yanı sıra yangınlar ve sel felaketleri oldu, bu kapsamda çalışmalar yaptık. Siyasal iktidarın ekonomik, sosyal, çevresel, kültürel yıkımı ve tahribatı o kadar büyük bir düzeye geldi ki bizim böyle bir süreçte boş vakit bulmamız mümkün olamaz hale geldi” dedi. 

“PLAN BÜTÇE GÖRÜŞMELERİMİZ BAŞLAYACAK”

Sındır, “Yeni meclis döneminde önümüzde plan ve bütçe süreci var. Ben Plan ve Bütçe Komisyonu üyesiyim. Meclisteki en yoğun çalışma temposu olan komisyon, tahminen Ekim ayının üçüncü ve dördüncü haftası aralığında komisyon olarak görüşmelere başlayacağız. Önce komisyonlarda 20 gün süren geceli gündüzlü bir tempoda olacağız ardından meclis genel kurulu görüşmelerde bütçe sürecini tamamlayacağız ve yeni bir yıla geçiyoruz. Önümüze çıkan ilk sandıkta iktidar olacağımız bir sürecin heyecanını yaşıyoruz. Bunun çalışmasını yürütüyoruz. Vatandaş sandık bekliyor, nereye gidersek gidelim, kimle görüşürsek görüşelim, herkes sandığı istiyor. Herkes, ‘Yeter artık, bu iktidara tahammülümüz yok’ diyor. Bu siyasal iktidarın aciz, niteliksiz, basiretsiz, vurdumduymaz dönemine son vereceğiz. Vatandaşa iktidar heyecanını, umudunu ve iktidara geldiğimizde nelerin değişeceğini anlatarak geçireceğimiz bir dönem olacak” diye konuştu. 

“İLÇE ÖRGÜTÜMÜZ SEÇİME HAZIR”

CHP’li Sındır, şunları söyledi:

Anayasayla ilgili, seçim kanunu, siyasi partiler kanununa ilişkin değişiklikler gündeme gelecek. Benim tahminim bütçeden sonraki bir döneme 2022 yılının Ocak ayı itibariyle bunların tartışmaları alevlenir diye düşünüyorum. Seçim kanununda bir değişiklik yapıldığında uygulanabilmesi için 1 yılın geçmesi gerekiyor, onu düşünüyor olabilirler. Bütçe görüşmeleri süreciyle birlikte seçim kanunu tartışmalarını sürdürmek istemeyebilirler. Biz geride bıraktığımız yaz döneminde henüz ortada Yüksek Seçim Kurulu’nun almış olduğu bir erken seçim kararı da olmadan, bizim bütün ilçe örgütlerimiz sandık görevlileri, müşahitlerin isim listeleri denetlenerek kontrollü bir şekilde hazırlandı. Yani yarın seçim olsa örgütlerimiz o seçimde hangi sandıkta kimin sandık görevlisi, kimin müşahit olacağının çalışmasını bitirmiş durumda. Türkiye genelinde seçime hazır ve iktidarı heyecanla bekleyen partiyiz. Biz iktidarın bazı ortak değerler, ilkeler çerçevesinde bir araya gelmiş siyasi partilerin de Millet İttifakı çatısı altında olabileceğini görüyoruz. Bunun doğru olduğunu düşünüyoruz. Örgüt çalışmalarımızın dışındaki çalışmalarımızın önemli bir kısmında İYİ Parti, Saadet Partisi örgütleriyle, parti temsilcileriyle birlikte olduk. Ülkesini, cumhuriyetini, vatanını, bayrağını seven, Atatürk’e gönülden, yürekten bağlı yurtseverler olarak birlikteliğimizi sürdürmek niyetindeyiz. Bu da ittifakın önümüzdeki süreçteki başarısının zeminidir” dedi. 

ARSLAN: “MÜTEAHHİTLER BİLE GREV YAPIYOR”

CHP Parti Meclisi Üyesi ve İzmir Milletvekili Ednan Arslan, “Siyasetçinin kendini en iyi hissettiği an seçmeniyle temas ettiği andır. Seçmene ne kadar dokunur ne kadar temas kurarsanız hem kendinizi daha iyi ifade eder hem de sahadaki sorunları daha doğru alır, çözüm önerilerini ona göre üretirsiniz. Çünkü kaynak, insan yani seçmen. İnsanlar hem sorununu söylüyor size hem de çözümünü söylüyor. Bu siyasetçiyi besler. İnsanların en büyük sıkıntının geçim, ekonomi… İşi olan esnaf kazanamamaktan şikayet ediyor, işi olmayan için zaten problem büyük. İşsizlik ordusuna eklenenler çoğaldı. Eğer bu kişi üniversite öğrencisiyse geleceğe dönük sorunları var. ‘Ben mezun olacağım ne yapacağım, 2-3 üniversite bitirdim, yabancı dilim var ama yetmiyor’ noktasına bir umutsuzluk var. Nereye dokunursanız orada problem var. Eğer kişi emekliyse maaşının yetmediğini, geçinemediğini söylüyor. Pazardan sayıyla alışveriş yapıyor. Çiftçi pandemi, kuraklık, dolar artışı, girdi maliyetleri artışına istinaden ürünün bunları karşılayamadığını söylüyor. Hayvancı yem fiyatlarından sıkıntı çekiyor. ‘Ben bu dönem iyiyim, hayatımdan çok memnumum’ diyen yok. Müteahhitler bile greve gitti. Çimento, demir fiyatları ciddi noktalara ulaştı. Müteahhitler bile grev yapıyor. En büyük sorun geçim sıkıntısı, insanlar bunun çözümünün de seçim ve yeni bir iktidar olduğunu söylüyor” açıklamasında bulundu. 

“GÜNDEMİMİZDE YOKSULLUK VE YOLSUZLUK VAR”

Yeni döneme ilişkin bilgi veren Arslan, “1 Ekim itibariyle sıcak gündemler bizi bekliyor. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim yasasıyla ilgili bir taslak getireceği görülüyor. Onlar seçim yasası taslağını ister Kasım’da ister Ekim’de getirsinler, meclis başkanlığı gündeme alıyor. Plan bütçe dönemi var, bu dönem çetin geçer. Ciddi şekilde ekonomik sıkıntı var ülkede ve yeni bir bütçe isteyecekler, var olan bütçeyi doğru kullanamamış bir iktidar yeniden bütçe için onaya gelecek. Bunun haricinde seçim yasası hazırlıklarının olduklarını biliyoruz. Parti olarak bizim gündemimiz bu ülkede bir sıkıntı var, yönetemeyen bir iktidar var, savrulan bir iktidar var. İç ve dış politikada çıkmaza girmiş bir ülke var. Bu ülkede erken seçime değil elzem seçime ihtiyaç var. Elzem seçimde bu iktidardan kurtulma seçimidir. Vatandaşın seçimidir, geçinemeyenlerin seçimidir. Var olan mevcut sorunların kaynağı bu iktidar, kaynağı olduğu bu sorunları aynı iktidarın çözemeyeceğini biliyor insanlar. Biz de çalışmalarımızı bu yönde yürüteceğiz. Gündemimizde daha çok işsizlik, yolsuzluk, yoksulluk, geçinemeyen insanların derdi olacak” dedi. 

SERTER: “VEKİLİN TATİLİ YOKTUR”

CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, “Vekil olduğum tarihten itibaren, ’Vekilin tatili yoktur’ şiarını kendime paye biçtim. Bu sene ailemle sadece 1 veya 2 gün geçirmişimdir, hiçbir tatile de çıkmadım. Ekonomi masası üyesi olduğum için her 15 günde bir, görevli olarak farklı illere gittim. İzmir’in bütün ilçelerini birinci ve ikinci bölge ayırt etmeden hepsinin esnafıyla, ziraat odasıyla, esnaf odasıyla, bakkallar odasıyla, ticaret odasıyla, sanayi odasıyla irtibatlarımızı yineledik ve sağladık. Bunun haricinde İzmir merkezli EBSO, İZTO, esnaf odaları birliği, kahveciler odası, lokantacılar odası, ESİAD, organize sanayi bölgeleri, KOSKİ, Atatürk Organize Sanayi Bölgesi, Bergama Ticaret Odası, fabrikalar, BEOSBİ, Torbalı organizeleri ziyaret ettim. Fabrikaları tek tek ziyaret ettim. 40 tane hem TMMOB’a hem de ticaret hayatında olan dernek, oda ve grupları ziyaret ettim. DİSK’i ziyaret ettim. 40 tane birebir rapor tuttuğum dernek ve odam var. Hiçbir yeri boş bırakmadım. Raporlarımızı da Genel Merkezimize intikal ettirdik. Tabi ki süreçte örgütümüzü de ihmal etmedik, ilçe başkanlıklarını ziyaret ettik hem de ilçelerinde saha çalışmaları yaptık. İl Başkanlığımızın görevlendirmesiyle ilçelerde çalışmalara katıldım. Kemeraltı esnaf ziyaretlerini ihmal etmedim. Muhtarlarla çok önemli toplantılar gerçekleştirdim. Muhtarlar Birliği Yönetim Kurulu ile bir araya geldim. Ziraat odalarıyla, pamukçularımızla, patatesçilerimizle, meyve bahçeleriyle, Bayındır çiçekçileriyle bir araya geldim. Sütçülük, hayvancılık yapan dostlarla, kooperatifçilerle irtibatta bulundum. Sorunlarını, çözümlerini not aldık” dedi. 

“SÜRPRİZLER OLABİLİR”

CHP’li Serter, 2022 Kasım ayını işaret ederek, “1 Ekim’de açılacak meclisimizde yine onlarla birebir istişare edeceğiz. İktidara yürüyen bir partinin milletvekili olaraktan, bir toz tanesi kadar faydam olursa milletime benim için bir gurur kaynağı olacaktır. Bu yüzden bu çalışmaları yapıyorum. Plan Bütçe 7 Kasım’da başlayacak. Seçim yasası görüşmeleri olacak. Erken seçim geliyor hepiniz hazırlanın. Ankara’dan söylüyorum bunu, en geç 2022 Kasım ayı, seçim geliyor, sürprizler olabilir” açıklamasında bulundu.