Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı Burak Kotan, üniversitelilerin yurt sorununa ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. İzmir Büyükşehir Belediyesi Grup Başkanvekili Özgür Hızal ve AK Parti İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı Recep Tayyip Taslak’ın, barınma ve güvelik sorunu üzerinden çıkarttıkları polemiğin anlamsız ve komik olduğunu savundu. Siyasetin kaliteli içermesi gerektiğini vurgulayan Kotan, “Okullarda yüz yüze eğitime geçildi, bu da bir riskti aslında. Biz bu konudaki açıklamalarımızda da ‘Açılsın ya açılmasın diyemeyiz, bilim kurulunun vereceği karara saygı duyarız’ demiştik. Gençlerin eğitimi çok önemli, eğitimden önemli bir şey varsa o da sağlıktır. Ülkenin geleceği de gençlere emanetse eğer, gençlerin geleceği de bilim kurulunun vereceği kararların ne kadar önemli olduğunu anlatır. Okullar açıldı, bizim internet sitemizde gençlik kolları il örgütü başkanı olarak benim telefon numaram var. Vatandaşlarımız yurt nedeniyle çok fazla talep iletmeye başladılar. Ülkemizde ekonomik problemler çok hat safhada, ekonomik durumu iyi olmayan vatandaşlar başta olmak üzere, yurtlara yönelik inanılmaz telefonlar gelmeye başladı. Biz de elimizden geldiğince gerek özel yurtlar gerekse belediyelere bağlı yurtlar aracılığıyla sorunu çözmeye çalıştık ama biz de yetişememeye başladık” dedi. 

“HÜKÜMETİN ÇÖZMESİ GEREKİYOR”

Gençlerin barınma sorununa destek olmayı amaçladıklarını aktaran Kotan, “Gençlerin özelinde doğal bir hareket ortaya çıktı. Gençler heyecanlıdır, kanları hızlı akar, bazı durumlarda gençler doğal refleks verir, eylem yapabilmek için örgütlü bir harekete ihtiyaçları yoktur. İzmir’de 6 tane devlet üniversitesi var. Biz devlet üniversitesinde okuyan gençlerin maddi durumlardan kaynaklı daha çok barınma ihtiyacı olduğu için devlet üniversitelerinden başladık. 6 devlet üniversitesi ve Konak varyanttaki gençlik spor müdürlüğüne bağlı KYK müdürlüğü önünde bir basın açıklaması yaptık. 7 noktada eş zamanlı aynı metin okundu. Kötü giden ülke yönetimi nedeniyle gençlerin barınma ve anayasamızca korunan eğitim haklarının sosyal devlet anlayışı gereğince, hükümetin çözmesi gerektiği yönünde açıklama yaptık. Kendi çözüm önerilerimizi sunduk, hükümete çağrıda bulunduk. Cumhuriyet Halk Partisi, belediyeleriyle belli başlı noktalarda yardımcı olmaya çalışıyor ama ‘devlet’ dediğimiz hükümetin bütçesi, imkanları, çalışan sayısı, kadroları geniş. Bu tür büyük problemleri de hükümetin çözmesi gerekir. Bir belediye başkanının öğrencilere yurt ayarlamaktan ziyade sorumlu olduğu kentsel hizmetler vardır. Bu hizmetler de belediye kanunlarında açıkça ifade edilmiştir” diye konuştu. 

“BARINMA HAKKI İHLAL EDİLİYOR”

CHP’li Kotan, “Biz hükümete, ‘Gençler yurt arıyorlar, bulamıyorlar, bu büyük bir problem. Siz şu an bir çözüm bulmazsanız, insan hakları gereği suç işlemiş olursunuz’ dedik. Çünkü barınma hakkı ihlal ediliyor. İnanın iç yakan telefonlar alıyorum. Bugün bir kız çocuğu beni arayarak, “5 Ekim’e kadar yurt bulunmazsa okuyamazsın, dedi babam” diyerek ağladı. Bu kız çocuğunun ümitsizliği bizler için çok üzücü. Bir genç için ümitsizlik tarif edilemez bir duygu. Ne yazık ki mevcut iktidar gençleri ümitsizliğe itiyor. Biz de Cumhuriyet Halk Partisi olarak iktidar olana kadar elimizden geldiğince yardımcı olacağız, iktidar olduğumuz zaman ise zaten bu sorunların tüm metotları hazır, parça parça yayınlıyoruz, iktidar olduğumuzda zaten böyle problemlerle karşı karşıya kalınmayacak. Kendilerini doğal bir refleks sonucu ‘Yurtsuzlar’ olarak tanımlayan arkadaşlarımızın yanına gittik. Hasanağa Bahçesi’nde küçük çaplı bir oturma eylemi yapıyorlardı. Eylem yapan arkadaşlarımız 10 kişiydi, polis ise 200 kişiydi. Çok orantısız bir karşılaşma vardı. Arkadaşlarımız da yaşları genç, aykırı hareketleri yok, bayrakları flamaları yok. 5-10 üniversite öğrencisi ‘biz yurtsuzuz, yurtsuz arkadaşlarımızın yurtsuzluklarına tepki çekmek amacıyla bizi görün’ diyerek orada oturuyorlardı. Biz de desteklerimizi sunduk. İlçe başkanlarımız ve vekillerimiz de destek verdiler. Biz şu anda zaten düzenli olarak arkadaşlarımızı ziyaret ediyoruz. Bizim içimizden de CHP’li olup yurt ihtiyacı olan arkadaşlarımız var” açıklamasında bulundu. 

“MUHALEFET BÖYLE YAPILMAZ”

AK Partili Hızal ve Taslak’a sert eleştirilerde bulunan Kotan, “Biz Özgür Hızal’ın ve Recep Tayyip Taslak’ın açıklamalarını açıkçası komik buluyoruz. CHP il gençlik örgütlerinin, ilçe örgütlerinin destek verdiği eş zamanlı basın açıklaması eylemi yaptık. Ben bu eylemi Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı olarak yapıyorum. Benim arkadaşlarım, ilçemizin araçlarıyla o eyleme gidiyorlar. Bundan daha tabi bir şey yok. Ben nasıl avukatlık mesleğimi icra etmek için kendi arabamla bir yere gidiyorsam aynı şey. Bundan doğal bir durum olamaz, düşünebiliyor musunuz, bunu bile eleştiri malzemesi haline getirdiler ve bu da yandaş medyada haber değeri buldu. Ülkeye faydalı olacak projelerimiz var, bunları yapıyoruz ama yandaş medya bunları hiç görmüyor. Bu yaşananları son çırpınışlar olarak yorumluyoruz. Onların da ümitleri bitmiş, iktidara yürüdüğümüzü görüyorlar. Bunu kamu kuruluşlarında çalışan arkadaşlarımız da ifade ediyor. İktidarın ellerinden gittiğini biliyorlar ve bunlar da son çırpınışları. Çok komik geliyor açıklamaları… AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal’ın, Gençlik Kolları İzmir İl Başkanının böyle eleştirilerde bulunmaması gerektiğini düşünüyoruz. Biz siyasetin daha politik düzeyde daha  kaliteli yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Sonuçta o da insan, biz de insanız, oturup çözemeyeceğimiz hiçbir şey yok. İdeolojilerimiz farklı olabilir, hayata bakış  açılarımız, siyaset yapış biçimimiz, boyumuz, posumuz, karakterlerimiz farklı olabilir bunların önemi yok. Bir yanlışımız varsa eleştirirler, biz bakar, eleştiri doğru ise pay çıkartırız. Vekillerimizi etiketlemişler, vekillerimizle ne alakası var anlayamadık. Zaten altındaki yorumlara baktığınız zaman vatandaşların yüzde 70’i anlayamamış, yüzde 30’u da eleştirel yönden bakıyor. Bu yorumlar bizi savunmak amacıyla yazılmıyor, mantıksızlığı görüyor insanlar. ‘Bu ne saçmalık’ diyorlar. Muhalefet böyle yapılmaz” dedi. 

“ALAN ÇALIŞMALARIMIZI BAŞLATTIK”

İzmir gençlik kolları olarak başlatan alan çalışmaları hakkında bilgi veren Burak Kotan, “30 Ağustos’ta Genel Merkezimize gittik. Gençlik Kolları Genel Başkanımızla görüştük. İzmir olarak kendilerine bir sunum gerçekleştirdik. İzmir’de alan çalışmalarımıza başladık. Belediye Başkanı, ilçe başkanı, kadın kolları başkanı ve gençlik kolları olarak esnaf, saha, köy çalışmaları yapıyoruz. Biz önümüzdeki seçime kadar her eve en az 2-3 defa girmeyi hedefliyoruz. Menderes’e gittik, Menderes yüzde 70-80’lerle kazanılmış bir yer değil ama hiçbir sıkıntı yoktu. Halk belediye başkanıyla içselleşmiş, Cumhuriyet Halk Partisi’ni benimsemiş. Herkes, ‘İnşallah iktidar olacağız, her yeri Menderes yapacağız’ diyorlar” ifadelerini kullandı. 

“ONLAR KÖTÜLER VE GİDECEKLER”

Gençlerin en büyük kaygısının işsizlik olduğuna dikkat çeken Kotan, “Biz alanda Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun gençler için verdiği 6 vaadini, sahada gençlerimize anlatıyoruz. İlk arabada, telefonda ÖTV yok, pasaport harcı yok, torpil yok biz bunları aktarıyoruz. Genel Başkanımız söyledi evet ama biz gençlik kolları olarak bunun kefiliyiz; diyoruz. Gençlik Kolları olarak biz de bunları istiyoruz diyoruz. Broşür dağıtıyoruz, kendimizi anlatıyoruz. Biz hem lise hem üniversite çevresinde hem de üniversite mezunlarıyla çalışmalar yapıyoruz. Z kuşağı zaten çözümün CHP’de olduğunu biliyor, üniversite öğrencilerinin en büyük kaygısı işsizlik, mezun olduklarında iş bulamayacakları korkusuyla okuyorlar. Üniversite mezunlarının ise en büyük sorunu yine işsizlik. AKP’nin milletvekilleri pek fazla sahada olmadıkları için insanlara dokunamıyorlar, dokunamadıkları için bu tedirginlikler, kaygılar bizlere, bizlerin belediye başkanlarına ve milletvekillerine iletiliyor. Ülkedeki işsizliği belediye başkanlarının çözmesini bekleyemeyiz ama iktidarımızda çözeceğiz. Onlar kötüler ve gidecekler ama biz onlar gittiği için gelmeyeceğiz, biz iyi olduğumuz için geleceğiz. Biz çalışmasak bile şu an iktidar olacağız çünkü rakibimiz inanılmaz derecede kötü. Artık insanlar evine ekmek götüremiyor. Genel Başkanımızın dediği gibi, biz halkımızın sorunlarına, dertlerine talibiz. Biz dert çözmeye geliyoruz. Biz sahada onları eleştirmiyoruz bile, biz iktidarımızda neler yapacağımızı konuşuyoruz” dedi. 

“TÜRKİYE’Yİ İZMİR GİBİ YAPACAĞIZ”

Saha çalışmalarında çok güzel tepkiler aldıklarını aktaran CHP İzmir Gençlik Kolları Başkanı Burak Kotan, “Büyüklerimiz de bizleri görüyor. Bir genç yiyip, içmek, kız-erkek arkadaşıyla gezmek yerine geliyor, ülkenin sorunlarının nasıl çözüleceğini anlatıyor. Onlar için bu durum çok tatmin edici, görmedikleri, duymadıkları bir şey. ‘Keşke bizim çocuğumuz da sizin yanınıza gelse’ diyorlar. Partiyle hiçbir ilişkisi olmayan ailelerin, partimize çocuklarını gönderdiğini görüyoruz. Bu da bizi çok mutlu ediyor. İnşallah Türkiye’yi İzmir gibi yapacağız” açıklamasında bulundu. 

“ÜYE AKINI VAR”

CHP üyesi olmak isteyen çok sayıda gönüllünün olduğunu belirten Kotan, “Gençlik kollarımıza 30 yaşını aşmamış vatandaşlarımız üye olabiliyor. 30 yaşını geçen gençlik kollarımızdan düşüyor. Şöyle düşünün; ilin ana kademesinde 164 bin üyemiz var, bu üyelerden vefat edenler ilin ana kademesinden düşüyor, biz de ise 30 yaşını aşan düşüyor. Bir insanın ölmesindense 30 yaşını aşması daha sık olduğu için gençlik kolları her yıl üye kaybı yaşar. Bu sistemsel bir şey. Partimiz delege sistemiyle yönetiliyor. Parti olarak üye çalışmaları yapılıyor. 2024’e kadar bizim seçimimiz olmayacak, bu mevcut kadrolarla gideceğimizi düşünüyoruz. Ben yanlış düşünüyor da olabilirim ama partinin büyük kısmı kongrelerin olmayacağını öngörüyor. Kongrelerin olmayacağını öngören bir partinin bu kadar üye yapması, iktidar olacağına olan inancıdır. Genel Merkezimiz ‘1 ay sonra kongre var’ dese, tabiri caizse ‘Üye basma’ yani eşini, dostunu, akrabasını üye yapma çabası olabilir. O da yok, önümüze parti içi bir sandık konulmayacak, öngörümüz bu ama üye akını var. CHP üyesi olmak isteyen inanılmaz çok insan var. Bu arkadaşlarımız vasıflı arkadaşlarımız” dedi. “

“GENÇLER ANLAŞILMAK İSTİYOR”

Kotan, “Üniversiteli Z kuşağı çok fazla siyasetle uğraşmak istemez. Z kuşağını apolitik buluyorum. Çok fazla müdahil olmak istemiyorlar. Ben yüzde 100 empatiye inanmıyorum. Bir kadın bir erkeğin ya da tam tersi yüzde 100 empatisini yapamaz. Çünkü yaşadıkları farklı. Hatta üçüncü sınıf öğrencisi birinci sınıf öğrencisinin empatisini bile yapamaz. Aynı süreçten geçmiş olsa da şartlar, hocalar değişmiştir. Sınavların zorluk sistemi değişmiştir, yani ben yüzde yüz empatiye inanmıyorum. Empatiye en çok ihtiyacı olanlar gençler, çünkü anlaşılmak istiyorlar. Siyasi parti liderlerinin hangisinin daha iyi empati yaptığına bakıyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener nasıl bir empatiyle yaklaşıyor diye bakıyorlar. Gençler Genel Başkanımızın ve Meral Hanımın yaklaşımını inanılmaz beğeniyor. Ben Genel Başkanımızı hayretle izliyorum, attığı twitlere, yaptığı paylaşımlara hayran oluyorum. Ben Z kuşağından yeni çıkmış bir bireyim, gençlerle en doğru empatiyi ben yaparım diyorum, gençlik kolları öz kıvamına bu dönem gelmiştir diyorum ama Genel Başkanımız bizden daha çok empati yapıyor. Genel Başkanımız 70 yaşının üzerinde ve hafta sonları bile genel merkezde çalışıyor. Ona bakıyorum ve ‘Benim bir genç olarak sokaklardan çıkmamam lazım’ diyorum” ifadelerini kullandı. 

“DAHA FAZLA ZARAR VERMEDEN GİDİN”

AK Partinin içinde koordinasyonsuzluk olduğunu savunan Burak Kotan, “AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı Eyüp Kadir İnan, Z kuşağı diye bir kuşağın olmadığını söylüyor. ‘Z kuşağı yoktur 15 Temmuz kuşağı vardır’ diyor. Bakıyoruz, Numan Kurtulmuş’un yeni bir açıklaması var; ‘Z kuşağının oylarının büyük çoğunluğu bize geliyor’ diyor. Büyük bir koordinasyonsuzluk var içlerinde .İletişim kopukluğu var. Asıl komik nokta ise Kurtuluş’un Z kuşağını, oylarının kendilerine gideceğine inandıramayacak olması. Ailesi AK Parti’nin kuruluş aşamalarında yer almış insanlar bile CHP’nin bakış açısına daha sıcaklar. Z kuşağı körü körüne giden bir kuşak değil.  Numan Kurtuluş gençlerle bir araya geldiğinde ya da bir alan çalışması yaptığında gerçeği görecektir. Belki danışmanları yanlış aktarım yapmıştır. Yine Genel Başkan Yardımcıları Hamza Dağ’ın bir açıklaması var, ‘Şu an seçim olsa biz kazanırız’ diyor, Bizim Örgüt ve Örgütlenmeden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız Oğuz Kaan Salıcı, alıntılayıp, ‘E hadi o zaman seçime gidelim’ diyor, biz kendimizden eminiz ama karşıdan ses gelmiyor. Söylemleri çok yanlış, Cumhurbaşkanı çocuğun kafasına vuruyor, gideceksiniz ama vatandaşa daha fazla zarar vermeden gidin” diye konuştu. 

“DENİZ BEY, BİZE DESTEK OLUYOR”

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ile ilişkilerinin iyi olduğunu, kendilerine ihtiyaç duydukları her alanda Yücel tarafından destek verildiğini aktaran Kotan, “Deniz Yücel aslında genç bir siyasetçi değil, sizin gibi gazeteci arkadaşlar ‘Genç siyasetçi’ diyor. Deniz Yücel de, kendisiyle konuştuğumuzda, ‘Bana bile genç diyorlar’ dedi. Kendisi 45 yaşında, orta yaş seviyesinde bir başkanımız ama genç göründüğü için sanırım ‘Genç il başkanımız’ deniliyor. Deniz Başkanın hukukçu olması bizim için bir artı, bizde her zaman gençlik kolları, kadın kolları ve ana kademe yatay ilişkiye sahiptir. Yani yan yana koltuklarda otururlar ama biz gençlik kolları olarak en alt kademeden en üst kademeye kim daha tecrübeliyse, bizden yaşça büyükse biz hep onları faydalanılması gereken siyasi tecrübe olarak gördük. Biz protokol derdinde olan gençler değiliz. Biz en ön sıraya oturmasak da olur, çünkü biz sloganımızı ayakta atıyoruz. Oturunca zaten rahat duramıyoruz, kalkıp alan çalışması yapmak istiyoruz. Deniz Bey’in avukat olması bizim için çok büyük avantaj. Tüzüksel gençlik kolları haklarını sonuna kadar kullanan biri. Örneğin biri beni Deniz Başkana şikayet ettiğinde ‘Şikayet merci ben değilim, gençlik kolları genel başkanı var’ diyor. Bu bana çok doğru geliyor. Çünkü biz avukatlar biraz takıntılıyız böyle şeylere, defter tutumu, noktalama işaretleri falan, ikimizin de avukat olması iletişimimizi kuvvetlendiriyor. Genç il başkanı olarak tanıtılması ona da içsel olarak genç olduğunu hissettiriyor. O yüzden gençlere bakış açısı iyi. Gençlik kollarında siyaset yapmamış, empati yeteneğini yüzde yüz yapabilmenin mümkün olmadığını söylemiştim zaten ama bunu fazla yapabilmek için de gençlik kollarında siyaset yapmak lazım. Gençlik kollarında siyaset yapmadığı için gençlerin yaşadığı sıkıntıları biz daha açık bir dille anlatıyoruz ki çözüme daha kolay ulaşsın. Bir gencin siyaset yapması kolay değil. Biz ona anlatıyoruz, o da sağ olsun bizi kırmıyor, ihtiyaçlarımız noktasında da iletişim noktasında da bize destek oluyor” dedi.