Halil İbrahim GÜLER/ GÜNDEME BAKIŞ- İzmir Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi kasım ayı dördüncü olağan birleşimi Başkan Vekili Mustafa Özuslu’nun yönetiminde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) gerçekleşti. Toplantıda, Büyükşehir’in 110 milyonluk borçlanma talebi tartışmalara neden oldu. Konuyla ilgili söz alan AK Parti Grubu, CHP Konak eski İlçe Başkanı Çağrı Gruşçu’nun işçi alımları konusunda partili bir genç ile yaptığı ve beraberinde istifa getiren ses kayıtlarını hatırlatarak eleştirilerde bulundu. CHP’den ise, “Alnımız ak, başımız dik” yanıtı geldi.  

BORÇLANMA TARTIŞILDI 

Komisyonlardan oy çokluğu ile meclis gündemine gelen; ‘İBB 2021 Mali Yılı Bütçesinde yatırım, kamulaştırma ve diğer harcamalar için nakdi veya gayri nakdi olarak, dilimler halinde kullanılmak üzere; bankalardan 110 milyon TL’ye kadar kredinin sağlanması ve kullanılması, borçlanma yapılması ve buna ilişkin her türlü işlem için İBB Başkanı Tunç Soyer’e yetki verilmesi’ hakkındaki önergenin meclis gündemine gelmesi sonrası AK Partili meclis üyelerinden eleştiriler geldi.  

Konuyla ilgili söz alarak konuşmasına, ‘Bir kent nasıl batırılır, nasıl iflasa sürüklenir anlatacağım” sözleriyle başlayan AK Partili meclis üyesi Hüsnü Boztepe, “Bir borçlanmaya gidiyoruz. 2019 ve 2020 yıllarında hemen hemen tüm borçlanmalara oy birliği verdik ve geçti. Eylül ayında İzmir’e kaç personel aldığınızı sorduk. Grup Başkan Vekili ‘5 bine yakın personel alınmıştır’ dedi. Bunun üzerine ben kendisine sordum: Mustafa Özuslu kaç kişiyi aldı? ‘Bir kişi bile işe almamıştır’ dedi. Bir ilçe başkanınız istifa etti. Orada konuşulan bir konu var: İşe sokmak için kişileri araya sokuyor, Karşıyaka ve Konak Meclisi’nden arkadaşlarla görüşüyor ama 15 arkadaşımızı işe aldıramıyor ve sitem dolu bir konuşma yapıyor. Eğer sen iki yılda 5 bin kişiyi işe alırsan, bir rögar kapağının başında 10 kişi varsa birinin elinde de kazma varsa ben de ‘işe almadım’ diyene sorarım.  Karşıyaka Belediye Meclisi üyesine soruyorum: Bu arkadaşlarımız daha önce yani 2019 nisan ayı öncesi nerede çalışıyordu? Emekten bahseden, sosyal demokrasiden bahsedenler burada emek sömürüsü olduğu bilinmekte. Dünkü o telefon konuşması kaydında, ‘Kurultay için yüzlerce insan işe alındı’ diyor. Ondan bu belediye batıyor. Biz daha önce burada gayet sakin bir şekilde İzmir’in dışında bu insanların geldiğini söyledik. 15 kişiyi, genci işe aldıramayan ilçe başkanı hüzün dolu konuşuyor. Gerçekten içim acıdı. Ama bir meclis üyesi yanında çalıştığı kişilerin hepsini işe alıyor. İzmir bundan dolayı iflasa sürükleniyor. Hepinizde bunları biliyorsunuz ama dile getiremiyorsunuz” dedi. 

‘SÖYLEDİKLERİ ONU BAĞLAR’ 
Konuyla ilgili söz alan CHP’li meclis üyesi Gamze Gül Çamur, “AK Parti Grubu her zamanki gibi manipülasyon yapıyor. 110 milyonluk borçlanma belediyenin bütçesiyle ilgili ve biz bunu sadece İzmir sınırları içerisinde değerlendiremeyiz. Dolar, euro, altın fiyatlarına baktığımızda bütçemizde öngörmediğimiz durumlar var, aslında öngördük ama bu kadar fırlayacağını düşünmedik. Tabi ki muhalefet yapacaklar ama bu ses kaydı üzerinden siyaset yapmalarına izin vermeyeceğiz. Siz bunu siyasi malzeme yapamazsınız, konu yargıya taşınmıştır. Onun söyledikleri onu bağlar, onun konuştukları üzerinden işçi alımları üzerinden bize hesap soramazsınız. Biz, kentin parasını kentin çıkarları doğrultusunda harcıyoruz. Biz bu krediyi neden kullanacağımızın cevabını verdik, bizi bu krediyi kullanmaya iten ülkenin ekonomik durumu… Bu ses kaydı olayının siyaseten de malzeme yapmasını doğru bulmuyorum. O konu o şahsı ilgilendirir.” 

‘BÖYLE AÇIĞA DÜŞERSİNİZ’ 
“Bugüne kadar ne söylediysem sözümün arkasındayım” sözleriyle hakkındaki iddialara yanıt veren Başkan Vekili Özuslu da, “İBB’ye bir kişi almadım, çok açık ve net. İBB’nin işe alım proseslerinin nasıl yürüdüğü insan kaynaklarının kayıtlarında mevcuttur. O, bahse konu olan tapelerle ilgili bahsedilen işe alımlar ise benim şahsımla ilgili değil. O arkadaşımız ‘Şu kadar kişi getirdi, o kadar insanı işe aldı’ diyor. O bahsettiği Büyükşehir Belediye Başkanımızın kadın süpürgeciler hareketidir. İzmir’de 300 kişilik kadın süpürgeciler istihdam alanı yaratıldı. Bunu belli metropol ilçelerle sınırlı tuttu. Bürokrasimiz yaptığı çalışma sonucu hangi ilçeye kaç kişi alınacağını belirttiler. Bu operasyonu ben yürüttüm. Başkanımızın o gün söylediği şey belediye başkanlarına başvurular var, memlekette işsizlik var. İşsizliği yaratan da CHP değil. Kadın istihdamı da düşük olduğu için bu operasyonu yaptık. O arkadaşımızın bahsettiği CV’ler de onlar. Ne tanırım, ne bilirim. Kontenjanları, rakamı, seçilen insanları ben belirlemedim. Dolayısıyla bilmeden, sormadan eğer bir ithamda bulunuyorsanız böyle açığa düşersiniz. Haydi, açıklayın bu pirincin taşı. Bizim alnımız ak, başımız dik. 300 kadını biz işe aldık, İzmirliler duysun. Kadın şoförlerimizi de işe aldık. Aynı şekilde devam edeceğiz” dedi. 

‘ASLI ASTARI YOK’ 
Kendisinin meclis üyesi olmadan önce yaklaşık 15 yıl Büyükşehir’den kiraladığı bir yeri işlettiğini de sözlerine ekleyen Özuslu, “Orayı kiraladığımda parti üyesi bile değildim. Meclis üyesi olduğum gün ceketimi aldım, anahtarı bıraktım, yazarkasamı aldım ve oradan çıktım. Hala tablolarım, gölgeliklerim kullanılıyor. İzmir halkına helali hoş olsun. Asla bir yanlış yapmadım, yapmayacağım da… Orada çalışanları Büyükşehir işe aldı, olay bu. Bahsettiği isimlere çok üzüldüm, gerek yoktu. O emekçi insanlar işsiz kalacaktı, çünkü meclis üyesi oldum ve kapattım. Büyükşehir oranın yürümesi için onları işe aldı ve çalıştırdı, olay bu. Bunun dışında değerli AK Partili konuşmacının söylediklerinin aslı ve astarı yoktur” açıklamalarında bulundu. 

‘MİRAS YEDİ GİBİ…’ 
Gündem dışı bölümde söz alan AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal, Büyükşehir’in mali yapısının kötüye gittiğini savundu. Hızal, “Biz konuyu farklı noktalara çekerek, siyasi acıkmalar yapmıyoruz. İBB’nin maalesef ki son iki yıllık süreç içerisinde finansal yapısı kötüyü gidiyor. Hep beraber Büyükşehir’in finansal yapısının sağlam olduğunu söyledik; yiğidi öldürüp hakkını yememek lazım. Bir önceki yönetim tarafından şimdiki yönetime çok güzel bir miras bırakıldı. Ekonomik yapısı, 2,5 yılda İBB tarihinin en kötü finansal krizinin içerisinde girdi. Siz adeta bir miras yedi gibi bütün bu güzel yapıyı altüst ettiniz. İBB’de işçilerin ikramiyeleri ödenemiyor. Emekten bahsediyorsunuz, avans ödemeleri yapılamıyor. Yatırımları geçtik, yatırım yapamıyorsunuz. Bu belediyi, başında bulunan belediye başkanın yanındaki beş tane fantastik fikirli danışmana bırakırsanız, bugün 110 milyon yarın da 550 milyon kredi isteyeceksiniz. Günlük faaliyetleri yapmak için bu krediyi istiyorsunuz. İki ay sonra da 145 milyon istersiniz. Siz ‘Ey muhalefet yol yapacağız. Trafik sorununu ortadan kaldıracağız. Belediye başkanımızın sözü olan Basmane trafiğini yerin altına alacağız’ deseniz, 110 milyon değil, 210 milyona ‘evet’ ederiz. Heykeli geçtik, bunları saymak için ihale yaptınız. Sayın Soyer Seferihisar’ı iflasa getirdi, Büyükşehir'i 2,5 yılda iflasın eşiğine getirdi” diye konuştu. 

BORÇ BATAĞINDA DEĞİLİZ
Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı CHP’li Bülent Sözüpek’ten belediyenin mali yapısı hakkındaki iddialara yanıt verdi. Sözüpek, “İBB Bürokratlarımız namuslu, şerefli, işine layıkıyla yapan bürokratlarımızdır. Bu saatlere kadar bizlerle birlikte çalışmakta, İzmir’e hizmet etmektedir. Bu ülkede bürokratların nasıl atandığını hepimiz biliyoruz. 17-24 Aralık’ta hırsızlıktan yargılanan bir bakanın başka bir ülkede Büyükelçi olarak atandığını da biliyoruz. Belediyemizin borçlanması yüzde 42, borç batağında bir belediyemiz yok. Gerçekleşme oranlarını faaliyet raporlarında göreceğiz. Geçen sene yüzde 98’e yüzde 93’tü. Bu sene de o hedefe ulaşmak için canla başla çalışıyoruz. İşçilerimizin maaşları da tıkır tıkır ödeniyor. Bu ülkede atanamadı diye boyacılık yapan öğretmenimiz elektrik akımına kapılıp öldü. Siz önce bunu sorgulayın. Bu ülkeyi yönetenler önce bunları sorgulamalı. Ekonominin ne halde olduğu malum. Bakanlık açıkladı, süpermarketlerde yağ ve şeker satışlarında kota uygulanacak. Vatandaş istediği kadar gidip alamayacak. Bu ülkeyi, bu kentleri kimin yatırdığı belli” diye konuştu.  

Eleştirilere yanıt veren CHP’li Meclis üyesi Murat Aydın, “Belediyenin tüm çalışanları mesleğini layıkıyla yapan insanlardır, havadan para alan insanlar değildir. Asgari ücret yoksulluk sınırının altında kalırken, bu asgari ücreti veren bir merkezi hükümetin temsilcilerinin bu şehrin belediye çalışanları ile ilgili bu şekilde konuşmaması gerekir. Burada ‘kaç kişiyi işe aldınız, kaç tanıdık işe aldınız’ diyenler bu ülkenin tüm idarelerinde nasıl işe alımlar yapıldığını bilirler. Öyle hukuk dışı yollarla elde edilmiş, kumpas kurularak oluşturulmuş tırnak içinde kasetleri de dinlemeye gerek yok bunun için. Anlaşılan 2021’de kaset siyasetine başlayacağız. Burçin Hanım doğru söyledi, ‘bilimsel verilerle hareket edilmeli’ dedi. Evet doğru. İBB, hangi bilimsel verilerle hareket edecek? Bu ülkenin bir Merkez Bankası var, Maliye Bakanlığı var, bir devleti var. Ve her yıl tahminler yapıyor; ‘enflasyon şu olacak, döviz bu olacak’ diye. Son 10 yılda hangi tahminlerinin tuttuğunun gördünüz? 2021’in başında devletin enflasyon tahmini yüzde 9.4’tü, şubat ayında bunu 12.2’ye yükselttiler, temmuz ayında 12.2 olan tahmini 14.1’ yükselttiler, ekim ayında 14.1 olan tahmini 18.4’e yükselttiler. Ekim ayında enflasyonu 19.26 oldu. 20 gün sonra açıklayacağınız enflasyonu tahmin edemediniz, İBB’ye bilimsel verileri tahmin etmeli diyorsunuz. Maliye Bakanlığı’nın, Merkez Bankası’nın döviz ve enflasyon tahminine itibar etmeyecek miyiz, bunlar tutmayınca bunun acısını beraber çekmeyecek miyiz?” dedi.