Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ- İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Temmuz Ayı olağan meclisi birinci bileşimi, Başkan Tunç Soyer yönetiminde, Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal’ın Gündem Bakış’a yaptığı, “Ödemiş Katı Atık Entegre Tesisi’nin kurdelesi kesildi ama tesis faaliyete geçmedi açıklaması, meclise taşındı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu, Ödemiş Katı Atık Entegre Tesisinin faaliyette olduğunu belirterek, “İzmir Büyükşehir belediyesi meclisi sözün söylenebileceği,  muhalefetin rahatlıkla eleştirilerini yapabileceği demokratik bir yer. Hayatın her alnında siyaset vardır ama bazı konular vardır ki, daha hassasiyet gösterilmesi gereken konulardır. Bunlardan biri de depremdir. Siyasetin görevi, bir an önce Türkiye’nin can yakıcı deprem konusunda ortak önlemler, ortak projeler üretmektedir, gelin üretelim. Siyaset yapacağız tabi ki AK Parti Grup Başkanvekili arkadaşımız değerli Özgür Hızal, değişik ortamlarda basına Büyükşehir Belediyesinin icraatlarına yönelik eleştirilerde bulunmaktadır. Sayın Hızal açıklamalarını benzer şekilde tekrarlıyor. Her söylediğine burada verdiğim cevapları tekrarlamak istemiyorum ama haksız bir eleştiri var. Geçen haftalarda Sayın Genel Başkanımızın da iştirakiyle Ödemiş Katı Atık Entegre tesisimizin açılışını yaptık. Katı atıkların, çöpün, parçalarına ayırarak, mekanik işlemlerle ayrıştırılarak biyolojik ayrıştırmaya maruz edilerek dünya standartlarında, Avrupa standartlarında katı atığın bertaraf edildiği bir tesis” dedi.  

“CEBİMİZE KOYMUYORUZ” 

AK Partili Hızal’ın, “Tesiste yüzde 15 seyrinde atık kalıyor, bunu evlerine mi götürecekler, ceplerine mi koyacaklar, bu atığı koyacak yer arıyorlar” sözlerini değerlendiren CHP Grup Başkanvekili Özuslu, “Buraya Kiraz’ın çöpü, Beydağ, Ödemiş, Bayındır ve Tire’nin çöpü gidiyor. Bunu yapmak mecburiyetindeyiz. Sayın Hızal, ‘kurdelesi kesildi  faaliyete geçmedi, yüzde 15’lik atığın bir yere depolanması gerekiyor, yer arıyorlar, tesisin faaliyete geçmesi için’ dedi. Faaliyete geçmedi dediğiniz tesis çalışıyor, atıklar, gübre haline getiriyor. Hani yer yoktu ya, yer var, Tire’deki şu anda mevcut ikinci sınıf düzensiz depolama alanına götürülüyor. Kimse cebine koymuyor, oraya gidiyor. Dolayısıyla halka, vatandaşımıza, siyasetçi doğru bilgiler vermek zorunda. Elektrik ürettiğinizde çöpü bir değer olarak görüyorsunuz. Ondan elde edilen çıktılarla tekrar sanayiye kazandırılıyor. Gidelim Tire’deki düzensiz katı atık toplama tesisimizin olduğu yere, orada sızıntı suyu havuzlarını göreceğiz. Ödemiş’te çalışan iş makinalarını göreceğiz. Bunlar o tesisin çalıştığını buna mukabil bütün çöplerin de Ödemiş’te ayrıştırıldığının göstergesidir. Değerli Hızal’a sanıyorum yanlış bilgi gitmiş, ben de burada kendisine doğruları söylemekle görevliyim. Nereye götürüldüğünü, cebimize koymadığımızı da sanıyorum anlamıştır. Ödemiş Belediye Başkanımızın dediği gibi, buyurun gidelim” dedi.  

HIZAL, “TİRE, MERA ALANI” 

Özuslu’nun açıklamalarına yanıt veren AK Partili Hızal, “Geçen günlerde Sayın Başkan denizde yüzdü. Başkanı Çiğli'de yüzmeye davet ediyorum.  Biz burada konuşamadıklarımızı sosyal medya ya da medyada konuşuyor değiliz. Aslında başkan bunu yapıyor. Başka yerde 'yolsuzluk paçalarından akıyor' diyor. Ben bu ifadeyi kabul etmiyorum ve iade ediyorum. Çöp meselesinde sınıfta kaldınız. Sizden önceki bazı projelerin açılışını yaptınız. 2 buçuk yıllık dönem içinde yapılan tüm işler yarım yamalak. Harmandalı çöp tesisinin olduğu yere başkanı davet ediyorum. Yolların altından köpükler çıkıyor. Ödemiş'te bir tesis açıldı. Çalışmıyor derken bozuk olduğunu ima etmedim. Öyle bir durum varsa zaten içler acısı bir durum. Vatandaşa niye yanlış bilgiler veriyorsunuz? Böyle komplike bir tesis yapılırken önce bölge insanını ikna etmek gerekiyor. Menderes'te çöp tesisi yapacaksınız. Her şey tamam dediniz, itiraz ettik. ÇED süreci bitmeden imar planlarını geçirdiniz. Burası su havzası dedik. Anladınız burada bir problem var. Yol hatları belirlediniz. İzmir Büyükşehir Belediyesi o tesisi yapar, o yolları yapamaz. Büyükşehir Belediyesi bugüne kadar bir metre imar yolu yapmadı. Ödemiş'te yapılacak tesise giden çöpler sıfır atık olacak demedik. Böyle bir iddiamız yok. Şu an atıkları Tire'ye koyuyorsunuz. Biz imar komisyonu olarak neyi tartışıyoruz? Orası bir mera alanı. Tarım Bakanlığı, İzmir Valiliği bir görüş verdi mi? Siz bir binayı temelden değil çatıdan yapmaya başlıyorsunuz. Sistem çöküyor" dedi.  

BU PROJENİN HAMİSİ EMİNE ERDOĞAN'DIR! 

Ödemiş Belediye Başkanı CHP'li Mehmet Eriş,  "Özgür Bey, proje eski dönemden kalma diyor. Hangi eski dönem? Türkiye'de pandemi döneminde böyle bir yatırım var mı? 350 milyonluk tesis gösterin. Siyaset yapalım ama gelin tesisi görün. Ben de tereddüt yaşadım. Yiğitlik yaptık. O tesisin çalışması için 350 tonluk çöp yeterli değil. Kapasitesi 3 katı. Sıfır atık tesisini benden önce bir belediyemiz kurdu. Bu projenin hamisi Emine Erdoğan'dır. Ödemiş'te de bu bir şekilde uygulanıyor. Nereye gidiyor? Vahşi depolama yaptığınız yere atık olarak gidiyor. Bu proje bir bütündür. Eksiği olabilir. Yalan söylüyorlar derseniz ben bunu aynen iade ediyorum" ifadelerini kullandı. 

“PAGOS TARTIŞMASI” 

Meclis gündeminde yer alan bir maddede “Kadifekale (Pagos) Tepesi” ibaresi bulunması mecliste tartışmalara yol açtı. MHP Grup Başkanvekili Selahattin Şahin, gündem maddesinden “Pagos” ibaresinin çıkartılmasını talep etti. Şahin, “Burası Kadifekale, Pagos Yunanca bir isim. Çıkartılmasını istiyoruz” dedi. Kadifekele’nin yanında neden “Pagos” yazıldığını soran AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Cumhuriyet tarihindeki tüm köy isimleri değiştirildi. Burada özellikle ifade edilen siz ‘Pagos Pazarı’ açtınız, biz bölgenin korunmasını istedik ama ismin üzerine pek tartışmadık, Kadifekale parantez içinde Pagos yazmanız değişik oldu” dedi. Boztepe’yi yanıtlayan Başkan Tunç Soyer, “Kimse Kadifekale ismini değiştirmek istemiyor, tarihte Pagos ismi kullanılmış, buraya tarih boyunca Pagos denilmiş, tarihi de, Pagos’u da, Homeros’u da kimse değiştiremez, bunu tartışmayı İzmir Büyükşehir Meclisine yakıştıramıyorum” dedi.  

AK PARTİLİ HAKAN YILDIZ, “ŞEHİR TİYATROLARI PROTESTOYLA AÇILACAK” 

İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti  Grup sözcüsü Hakan Yıldız, geçtiğimiz aylarda meclis gündeminde oybirliğiyle geçen “Şehir Tiyatrolarına” yönelik oyuncu seçim yöntemine ilişkin eleştirilerde bulundu. AK Partili Yıldız, “Biz oybirliği verdik ve konuya hiçbir zaman ideolojik yaklaşmadık. Çok öznelde de ilgi alanımda olduğu için konuya objektif bakmaya çalışıyorum. Ben bu projenin tartışma konusu haline gelmesinden ve tartışılan konulardan rahatsızlık duydum. Bir danışma kurulu oluşturmuştunuz. 1 Aralık’ta kurul ilana çıktı, sanat yönetmeni aradı. Siz Yücel’i seçtiniz. Çünkü siz iradenizle atayabilirdiniz, hİç ilana gerek yoktu, istediğini atayacaktınız, neden ihaleye çıktınız? 4 Haziran’da 36 sanatçı aldığınıza dair ilana çıktınız. Bu müracaatları yapan sanatçıların hepsi 4 yıllık üniversite mezunu, yönetmelik de bunu söylüyor, bin 100 sanatçı müracaat ediyor, 850’si mülakatı geçiyor, sonra sınav başlıyor. Sendika çeşitli açıklamalar yapıyor. Sayın Hocamız, Büyükşehir’in kurumsal kimliği için de keşke kamuoyunu doğru bilgilendirse, bunu yapmıyor. Sendikanın kamuyla paylaştığı yazılı açıklamaya, acemice ve kötü niyetli olarak, ‘bu açıklamaları twiter üzerinden yapmayın’ diyor ve kendi de sosyal medya hesabından cevap veriyor. Biz, şehir tiyatrolarına oybirliği verdik ve tartışmalar, sanatçı arkadaşlarımızdan gelen tartışmalar var, bunlar beni üzüyor. Sayın hocamız keşke 3 seri halinde yaptığı açıklamalarında, ‘oyuncu arkadaşların çocukça tepkileri’ diyor. Bunlar sizin seçtiğiniz bir üstadın cümleleri olmamalı. Sanatçı arkadaşlar tepki koyuyor, sendika açıklama yapıyor, Burada, şehir tiyatrolarına algı olarak çok kötü başladık. Bu noktada sizden de bir açıklama gelmemiş olmamasını da üzüntüyle karşılıyorum. İlk perdeyi açtığınızda seyircinin protesto ettiği bir şehir tiyatroları gelmek üzere” dedi. 

SOYER, “COŞKUYLA AÇILACAĞINDAN ŞÜPHE DUYMUYORUM” 

AK Partili Yıldız'ın açıklamalarına cevap veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Sayın Yücel Erden Hoca, Türk tiyatrosunun duayen isimlerinden biridir. Hiç kuşkunuz olmasın, üzüntü verecek bir şey yaşanmıyor. Son derece başarılı bir yol haritası izleniyor. Yüzlerce başvurandan seçimler gerçekleşiyor. Bu konuda değerlendirme yapmak benim ne haddime!  Konservatuvar seçmelerinde de tamamen sanatla ilgili değerlendirme yapılır ve bunun kuralı da konulamaz. Sesin, performansın ne olduğunu sanatçılar bilir, ‘Neden elendi’ demek bizim haddimize değil diye düşünüyorum. Tiyatroların bırakın protestoyu coşkuyla açılacağından da şüphe duymuyorum” dedi.  

BOZTEPE, “İZMİR LAĞIM KOKUYOR”
Ak Partili Hüsnü Boztepe kürsüye elince lastik çizme ve mandallarla çıktı. Boztepe, “Mandalarımız renklidir. Biraz basit ama maskeler gibi herhalde kokuyu şey yapmaz.  Bu mandalları çizmeyle beraber hediye edeceğim. Sayın başkanımız sanırım iki gün önce Turgutlu köyünde lavanta festivali yaptınız. Lavanta çok da güzel kokar. Güzel. Lütfen başkanının attığı o tweetin altındaki yorumları okuyun. Ben sonra dedim bizim gençlik kolları yapmış olabilir. Bu tweetleri başkası yazmış olabilir. Kim bunlar? Baktım bizi hiç öven birileri falan değil. Geçmişlerine indim isyan ediyorlar. Neler neler diyorlar. Lağım kokuyor. Gerçekten de İzmir çok kötü kokuyor. O yüzden bundan sonra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımıza Mustafa Bey de bana yakın oturuyor. O da kokuyu aynen alıyor. Eğer koku alma duyusunu yitirmemişse..” Boztepe’nin konuşması esnasında araya giren Mustafa Özuslu ise “Kokmuyor” diye karşılık verdi. Boztepe konuşmasının  devamında şunları kaydetti: “Hepinizi İzmir’in en iyi bölgesi olan Yeni kent alanına bir milyon dolar 2 milyon dolara satılan dairelerin olduğu yere hepinizi davet ediyorum. Hüsnü Boztepe’yi bugüne kadar hiç kimse yalanlayamaz. Ben yalan söylemesini asla bilmem. Fakat bazı şeyleri daha da büyüterek anlatabiliriz. Siz den rica ediyoruz. Biz İzmirli, bir vatandaş olarak benim evimin önü leş gibi kokuyor. Ne hakkınız var? Burası gayet İzmir’in en güzel yeriydi şimdi bakıyoruz sayın başkan salda gölünde. Gezmeye gittin gez. Ama birazda şu izmire bak. Bu çizmeleri giyeceksin kardeşim. Bir belediye başkanı yağmur yağdığı zaman çizme giyip ya da güneşin kızgın olduğu zaman sokağa çıkmıyorsa derelerin başına gitmiyorsa o belediye başkanlığı yapıyor demektir. Bu mandaları bundan sonra burnuma takıp böyle gezecem. Maskeler kesmiyor çünkü” dedi. 

SÖZÜPEK, “GÖZLERİ VAR GÖRMÜYORLAR”
CHP Meclis Üyesi Bülent Sözüpek, Hüsnü Bey ve Özgür Bey külhanbeyi gibi parmak sallıyor. Çünkü onlar tepede ne görüyorlarsa onu uyguluyorlar. Ben tane tane anlatıyorum. Bizim siyasi ahlakımız ve etiğimiz bunu gerektiriyor. İzmir’de bir hikaye yazılıyor. Bundan da rahatsız olmaları normal. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımızın bir sözü var; kentte refahı adil bir şekilde paylaşmayı öngörüyor. Bu kentte yaşayan 5 milyon insana hizmet üretiyor. Siz beğenseniz de beğenmeseniz de biz hizmet üretmeye devam edeceğiz. Ardahan’a davet edilmedik diye eleştirilerde bulundular. Keşke İzmir’deki açılışlara katılsalardı. Gözleri var görmüyorlar, kulakları var duymak istemiyorlar. Bağırsalar da çağırsalar da biz canla başla İzmir için çalışmaya devam edeceğiz” dedi. 

KÖKKILINÇ, “BAŞKANIMIZ ÇİZMELERİYLE HER YERE GİDİYOR”
Boztepe’nin eleştirilerine yanıt veren CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “İZSU, 2 milyarlık liralık bütçesinin yüzde 45’ini yatırıma kullanıyor. Sel felaketinde, son yüzyılın en büyük yağışını aldı İzmir, iklim değişikliği sebebiyle de yaşanıyor. Her seferinde bununla ilgili çalışmalar yapılıyor. En son yapılan koku giderim ünitelerinin yerleştirilmesi oldu. Bu da koku sorununu çözdü. Organize Sanayi Bölgelerinin atıklarını deşarjlarını Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü denetliyor. Ege’nin Akdeniz’in salyalarla çevrilmemesi için bu yetkinin İZSU’ya, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne verilmesi gerekiyor. Ayrıca, Başkanımız çizmeleriyle her yere giriyor. Her yerde bürokratlarıyla çalışıyor.

BAŞKAN SOYER, “DEMOKRASİ DAHA NE OLABİLİR ?” 

Yaşanan tartışmaların ardından, AK Partili Hüsnü Boztepe, meclis salonunu terk etti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise, mecliste kullanılan üslubu eleştirerek, “İnsanın sağduyusunu zorlayan bir üslup var, çok üzücü, şu yönetimi demokratik bulmayan arkadaşlar var. Demokrasi daha ne olabilir? Bu, bu kadar zor bir şey mi? Biri konuşurken sabırla dinlemek… Her söylenene cevap yetiştirmeye çalışmak yakışmıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi meclis üyelerine yakışmıyor. Bunlar tarihe, kayda geçiyor, bir gün bakılacak bunlara ve utanacağız arkadaşlar. ‘Paçalarından yolsuzluk’ akıyor dedim, doğru, buradan neden böyle bir alınganlık gösteriliyor onu anlamadım. Ben sistemle ilgili bir şey söylüyorum. Çünkü bir TC vatandaşı, sürekli videoalar yayınlıyor, uyuşturucudan tutun nelerden bahsediyor. ‘İşsizlik, yoksulluk’ almış başını gitmiş diyoruz, arkadaşlar neden üstüne alınıyor, düzletmeye çalışsınlar. Körfez zehirleniyor, çünkü  geçmişte yağmur suyu ve kanalizasyon kanalları ayrıştırılmamış. Ama, eğer müsilaj burada gözükmüyorsa büyük kanal projesinin  bir payı var burada. Hala neden zehirleniyor, Gediz arkadaşlar! Yarın Kütahya’ya gidiyorum, Gediz’in doğduğu yerden su içeceğim, bürokrat arkadaşlarla da gezeceğim. Ben Çevre Bakanı mıyım? Benim o zehrin akmasına vicdanım el vermiyor. Ben çalışıp Çevre Şehircilik Bakanlığı’na bir şey sunacağım. Belki kaçırdıkları bir  çözüm sunacağım, yapmayalım mı? Gediz zehir akıyor, 10 yıllardır uygulanan yanlış politikalardan dolayı. Salda gölü kurumuş, gidin bakın öylesine bir kuruma ki bütün göller kurumuş. Göller kurumuş, yağmur yağdığında sevinmeyin, kuraklık bitmeyecek. İklim değişikliyle yanlış politikalar birleşerek büyük tehdit oluşturuyor. Yerel yönetici olarak buna çözüm aramak zorundayım” dedi.  

“CAZGIRLIK YAPMAMALIYIZ” 

Başkan Soyer, “Kuraklık kapımızda ve ben seçilmiş bir yerel yönetici olarak meclis üyesi arkadaşlarımla beraber buna çare üretmek zorundayım. Zor bir dönemden geçiyoruz. Pandemi büyük sıkıntılar yarattı. Şimdi bu yaraları sarma vakti. Cazgırlıkla yapmamalıyız. Bizim sorunlarımız bu seviyede siyaset yaparak çözülecek sorunlar olmaktan çıktı artık. Birbirimizi samimiyetle dinleyip, çözüm üretmek zorundayız. Şehir tiyatrolarında şaibe mi varmış! Bırakın arkadaşlar. İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir’in seçilmiş en büyük organıdır. Bu sorumluluğu omuzlarımızda hissetmek mecburiyetindeyiz. Siyaseti, yolsuzluk, yoksulluk bu topraklarda olmasın diye yapıyorum. Bunu göremezden gelen herkesle de mücadele edeceğim. Bu toprağın insanları daha iyisini hak ediyor. Bizim kırmızı çizgimiz hırsızlar ve haram yiyenler. Bu memleketin güzel inşalarının daha iyi şeylere layık olduğunu bildiğimiz için çözüm üreteceğiz” açıklamasında bulundu.