İzmir'de yaşayan emekli banka müfettişi Cahit Akgündüz, bağcılık yapmak üzere 1984 yılında Buca ilçesi Kaynaklar bölgesinde 16 bin 300 metrekarelik bir arazi satın aldı. Akgündüz, 32 yıl önce araziye bir ev inşa edip, hafta sonları gelerek tarla işleriyle uğraşmaya başladı. Akgündüz, söz konusu arazinin başlangıçta kamunun hüküm ve tasarrufunda iken 1995'teki kadastro çalışması ile Hazine'ye intikal ettiğini söyledi. O dönemde kendisi ile aynı durumda olan köylülerin tapularını aldığını belirten Akgündüz, kendisinin konuyla yeterince ilgilenemediğini ve kullanım hakkı kendisine ait taşınmazın 600 metrekarelik kısmının yan parselde gösterildiğini belirtti. Akgündüz, son olarak traktörü ve testeresiyle gelen alanın yeni sahibinin çok sayıda ağacı kestiğini ileri sürdü.

'28 AĞAÇ KESİLDİ'
İş hayatına devam ederken söz konusu alanda bağcılık yapmaya başladığını anlatan Akgündüz, "Millet yazlık yaparken ben burayla ilgilendim. Sinüzitim, romatizmam ve ülser rahatsızlıklarım vardı. Çalıştığım dönemde bu araziyi satın aldım. 2001'de emekli oldum. Temelli yerleştim. Çam ağaçları arasında temiz havası olan bir yer. Burada, hiçbir sağlık sorunum kalmadı" dedi. Arazinin ormanlık alanla ortak sınırı olduğunu ve bir bölümünün Hazine'ye ait olduğunu ifade eden Cahit Akgündüz şunları söyledi:
"1995 yılında kadastro çalışması yapıldı. Benim yaptığım evin bir kısmı Hazine arazisinin içinde kaldı. Sorunun giderilmesi için ya satılması ya da kiraya verilmesi gerekiyordu. Ancak benden boşaltmamı istediler. Boşaltamam çünkü arazimde çam ağaçları var, sulama havuzum var. Hırsızlık olaylarını önlemek için bir sınır olması amacıyla çit çektim. Amacım güvenliği sağlamaktı. Geçen 18 Mart'ta buradan yer satın alan bir müteahhit çıktı geldi. 'Burası benim" diyor. Ağaç keseceğini söylüyordu. 'Paldır küldür ağaç kesemezsin' dedim. En azından ihtarname çekmesi lazım. İtiraz edeceğimi ve bize süre vermesini istedim. Birkaç gün sonra gelip, ağaçları kesti. Jandarmayı, Buca İlçe Tarım Müdürlüğü'nü, Çiftçi Malları Koruma Kurulu'nu aradım. Son olarak ormancılardan biri geldi. Kadim sınırdaki ağaçların kesilebileceğini ama diğerlerinin tartışmalıysa kesilemeyeceğini söyledi. Kesim işlemi durduruldu ancak o ana kadar 12 çam ağacı kesildi. Kesilen ağaçlardan 3'ü en az 60 yıllıktı. 9'u da en az 40 yıllıktı. 16 zeytin ağacı vardı, onları da kesip götürdüler."

'DELİLLERİ YOK ETMEK İÇİN AĞAÇLARI SÖKTÜ, İDDİASI'
Avukat Suat Çelebi, tapu tescil davasının, yaşlı çam ağaçları nedeniyle 'özel mülke konu olamaz' denilerek reddedildiğini söyledi.  Bölgede yapılan kadastro çalışması ile sınırların değiştirildiğini savunan Çelebi, "Sınırın iki parseli arasındaki 600 metrekaredeki ağaçların olduğu alan diğer vatandaşın yerinde görünmüş. Biz dava açtık. Vatandaş kadim sınırı yok etmek için kesim işlemine başvurdu. Kesim durduruldu. Ancak orada halen çok sayıda ağaç var. Savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Buca Kaymakamlığı'na 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun kapsamında açık kapı üzerinden başvurumuzu yaptık. Bu vatandaş bir müteaahit ve delilleri yok etmek için ağaçları söktü. Burası belediyenin imar planında tarım arazisi görünüyor" diye konuştu.