Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, ilçesindeki kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. İzmir’in gündemi olan emsal artışına sıcak baktığını ve birçok mahallede uygulayacağını ifade eden Kılıç, “Özellikle İzmir depremi sonrasında kentsel dönüşüm hatta geleceğe yönelik planlamaların ne kadar önemli olduğunu çok iyi gördük. Burada depreme dayanıklı binaların ve vatandaşın nefes alabileceği bir kentin önemini çok daha iyi anladık. Yeşili bol, yolları düzgün, otopark sorununun olmadığı, trafik sıkışıklığının minimize olduğu, altyapının sağlam olduğu yeni kentler inşa etmek veya dönüştürmek zorundayız. İzmir’in merkezi yani Basmane, Kemeraltı gibi yerlerin çok eski ve tarihsel süreçleri var. Bu sebeple dönüşüm çok daha zor olabilir belki ama Buca gibi, şu an sadece koruma amaçlı imar planı yaptığımız Umutlar Mahallesi ve buna benzer yerleri çıkarttıktan sonra diğer yerlerin büyük çoğunluğu Buca’da 1950-60’lı yıllardan sonra kaçak ve çarpık şekilde yapılaşan binalardan oluşuyor. Bölgedeki yol bile oradaki ıslah imar planlarıyla eve göre yapılmış. Yola göre ev değil, eve göre yol yapılmış. Bu yapı stoku bize yeşil alanların, parkların, belediye hizmet alanlarının, yolların kamu açısından olumsuz şekilde yansımasına neden oluyor. Bir planlamayla yapılmış olsa, planlama ilkelerinde olan nüfusa orantısal park, yeşil alan, otopark, yol genişliği olurdu. Buca’da böyle bir şey yok. Buca’yı alıp yeniden planlamak gerekiyor” dedi.  

“EMSAL ARTIRMADAN DÖNÜŞÜM YAPAMAYIZ” 

Buca’nın bazı mahallelerinde vatandaşın gelirinin çok düşük olduğunu aktaran Kılıç, “Atatürk’ün maskının arka tarafında yer alan Çaldıran Mahallesi’nde mesela, yeni plan yapmazsanız, hali hazırdaki yapı stokuyla buraya dönüşüm getirirseniz de hiçbir anlamı kalmaz. Zaten belli bir kısmı heyelan bölgesinde kalıyor. Buraya yeni plan yapmanız gerekiyor. Öte yandan Çaldıran gibi bölgelerde emsal artışı yapmak zorundasınız. Çünkü oradaki vatandaşı mağdur edemezsiniz. Oradaki vatandaşı en küçük rakamdan dahi borçlandıramazsınız, ödeyemez, ödemesi mümkün değil. Vatandaşın orayı kendisinin dönüştürmesi mümkün değil, gelir seviyesi belli. Büyük çoğunluğu asgari ücretle çalışıyor kalanı da işsiz. Siz, asgari ücretlinin şu anki maaşından 100 lira bile kesseniz, yaşamı zora girecek. ‘Dairesi değerlenecek’ diyorlar, öyle bakarsak da vatandaşa, ‘Artık burası değerlenecek, senin oturacağın bir semt olmayacak, sen evini sat, fakir bir yer bul, oraya git’ demek oluyor. Ben bu olayı etik bulmuyorum. Şu anda oturduğu meskenin belki biraz daha küçüldüğü ama emsal artışıyla kendi kendine dönüşecek şekilde planlanmasında bence bir sakınca yok. Tabi ki emsal artışını kimse istemez, trafik yoğunluğu, altyapı gibi birçok sorun ortaya çıkabiliyor ama ortada mevcut gerçekler de var. Bu gerçekler doğrultusunda orta yolu bulacağız. Emsal artışına gerek olmayan yerlerde yapmadan, gereken yerlerde de minimize tutarak bu işi çözeceğiz” açıklamasında bulundu.  

“PLANLARIMIZIN ÇOĞU HAZIR” 

Buca’yı baştan aşağı planladığını ifade eden Başkan Kılıç, “Ne zaman depremin olacağının garantisi yok. 10 dakika sonra deprem olmayacağının garantisini bana kimse veremez. Bir an önce yapmamız gerekiyor. O yüzden bu işi kriterlere uyarak hızlandırmak gerekiyor. Biz de Buca Belediyesi olarak gerekli hazırlıklarımızı yaptık. Buca’nın hemen hemen tamamına yakınının planları hazır, çalışmalarımız devam ediyor. Buca Meclisine yakın bir süreçte sunacağız” diye konuştu.  

“STAT BİZE VERİLMELİ” 

Buca eski stadında bir takım çalışmalar yapıldığını dile getiren Kılıç, “Deprem en önemli gerçeğimiz. Büyük kentlerde, nüfus yoğunluğunun ve trafik sıkışıklığının fazla olduğu kentlerde toplanma alanlarına ihtiyaç var. İzmir depremi sonrası toplanma alanı eksikliğimiz olduğunu gördük. Deprem olduktan sonrası da çok önemli. Hasarlı bina ya da Allah korusun yıkım oluşması halinde erken müdahale çok önemli. İnsanların panik halindeyken toplanabileceği alanların olması şart. Olmayınca vatandaş arabasına atlıyor, şehir dışına kaçmaya çalışıyor. Bu tür meydanların oluşturulması halinde, vatandaş oraya gidecek. Öte yandan burası imar planlarında park olarak görülüyor. Yani biz, herhangi bir alanda, imar planında ne görülüyorsa o alana biz onu yapmakla mükellefiz aslında. Biz o alanı planına uygun hale getirmek zorundayız. Belediyelerin görevi zaten bu. Belediye kanununa göre bu alanlar zaten bedelsiz olarak veriliyor. Bize buranın verilmesi lazım. Burada yeni imalat da yapılamaz. Yapılabilmesi için yeni bir tadilat ruhsatı alınması lazım. Burayı kamu kurumu yapsa da en azından bize bir avam projesi sunması gerekiyor. Şu anda orada bir çalışma olduğunu görüyoruz. İçinde greyderler var, bir çalışma yapılıyor. Esasında o greyderlerin orayı park yapmak için çalışması gerekiyor. Ben bu alanda olması gereken noktaya ulaşacağımızı düşünüyorum. Belki çok gelip geçici ya da zorunluluktan kaynaklı bir çalışma da olabilir. Ben bir an evvel buranın park olarak vatandaşa açılmasını istiyorum” dedi 

“CEZAEVİNİN KALKMASI VE METRONUN YAPILMASIYLA TRAFİK SORUNU BİTECEK” 

Buca’nın trafik sorununa yönelik önemli adımlar atıldığını belirten Başkan Erhan Kılıç, “Cezaevi kalktıktan sonra, Menderes Caddesine paralel bir caddemiz olan Adnan Kahveci Caddemiz. Bu cadde aslında Buca’yı baştan başa kat ediyor, belki baltan başa ismi Adnan Kahveci Caddesi değil ama Doğuş, Erden, Adnan Kahveci, Onat ve Uçan yol şeklinde, bunun tam ortasında da cezaevi kalıyor. Cezaevi kalktıktan sonra Menderes Caddesi’ne paralel bir yol ortaya çıkmış oluyor. Bu da trafikte bir rahatlama sağlayacak. Belki bir tek yön çalışması, otopark alanlarının ortaya çıkabilme ihtimali. Bir de trafiğe çözüm için en önemli adımımız metro, metro da bittiği takdirde Buca’da trafik sorunu kalmayacak” ifadelerini kullandı.