GÜNDEME BAKIŞ - Türkiye ve Avrupa Hazır Beton Birliği Başkanı Yavuz Işık: Bize üyelerimizden ilk gelen bilgilere göre yıkılan binalar 1999 Marmara Depremi öncesindeki deprem yönetmeliğine göre yapılmış.

Dolayısıyla beton kalitesi düşük ve nervürsüz demir donatısı kullanılmış. Görüntülerdeki binalarda da malzemeler yıpranmış ve eskimiş görünüyor. Ayrıca depremin tesir ettiği yerler zemin emniyeti bakımından zayıf. Bayraklı, Bornova’da zemin iyi değil, dolgu olduğu söyleniyor. Bu önemli değil elbette denizin içine de bina yapabilirsiniz ama zemin etüdünün ve mekaniğinin iyi yapılması gerekiyor.  Türkiye’nin yüzde 70’i deprem tehdidi altında, özellikle Ege’de yatay faylar var ve bunlar aktif fay. Biz depremi öncesi, esnası ve sonrasında yapılması gerekenler olmak üzere üç aşamada ele alıyoruz. En önemlisi deprem öncesi alınacak tedbirdir. Burada da yapılması gereken şey öncelikle bina yapılırken zemin etüdünün yapılması, zemin mekaniğinin bilinmesi ve projenin buna göre yapılması, kullanılacak beton ve demirin kalitesi. Dördüncü olarak binaların projesine uygun inşa edilmesinin sağlanması. Kaliteli hazır beton ve nervürlü demir kullanılması çok önemli. Deprem insanları öldürmez, çürük binalar öldürür.

Eski İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe: Deprem yönetmelikleri dikkate alınmadan yapılmış olmalı bu binalar. Deprem Yönetmeliği’ne göre yapmak demek, zemin koşulları dahil olmak üzere yapı güvenliğini etkileyecek tüm kriterlerin dikkate alınması demektir. Yine zemin zemin demeye başladılar. Elbette zemin önemlidir. Fakat zemin koşullarını dikkate alıp yapının diğer taşıyıcı özelliklerini dikkate almazsanız o yapı yine yıkılabilir.