Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, göreve geldiği günden bu yana yaptığı kentsel dönüşüm planlarını anlattı. Planlarda gelinen aşamayı, planlara yapılan itirazları değerlendiren Başkan Batur, Şehir Plancıları Odası’nı eleştirerek, “Konak Belediye Başkanlığı görevine seçildikten  sonra seçim döneminde en fazla önümüze çıkan, kentin en büyük beklentisi olan çalışmayı gerçekleştirdik. Kentsel dönüşümle ilgili ilk adımları attık. Birinci bölge olarak Gültepe bölgesini tespit ettik. Burada 14 mahalle ve 300 hektarlık alanın dönüşüm çalışmalarını 1 yıllık süre içinde hazırladık. Planlar hem Konak Belediyemizden hem de Büyükşehir Belediyemizden oybirliğiyle geçti. Askı ve itiraz süreçleri oldu. Daha sonra da parselasyon planlarına başladık. Bu arada Şehir Plancıları Odamız itiraz etmişti, bu itiraz neticesinde mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı çıktı. Yürütmeyi durdurma kararına ilişkin biz de bölge idare mahkemesine itirazlarımızı gerçekleştirdik. Geçtiğimiz hafta Perşembe günü itiraz dilekçemizi teslim ettik. Şimdi gerekçelere ve bilirkişi raporlarına baktığımızda; hatta bilirkişinin alana dahi gitmediğini de tespit ettik. Vermişler planı, masa başında bir rapor hazırlanmış. Biz de gerekçelerimizi ortaya koyduk, uzmanlardan görüş aldık. Biz yaptığımız işin doğru olduğuna, tekniğine uygun olduğuna ve kentsel dönüşüm modelinin hayata geçebilirliğine bütün kalbimizle güveniyorduk. Büyük bir emek sarf ettik. Şehir Plancıları Odası zaten geleneksel bir biçimde itiraz ediyor. Nüfus artışı yaklaşık 10 bin kişi olacak, 52 bin kişiden 62 bin kişiye çıkacak. Emsal deniliyor, emsal ve nüfus artışı olmadan bu kentte veya dünyanın hiçbir yerinde kentsel dönüşüm yapma imkanı yok” dedi.  

“MAHKEME SONUCUNU BEKLİYORUZ” 

Şehir Plancıları Odası’nın  elini taşın altına koymadığını sadece itirazlarda bulunduğunu vurgulayan Başkan Batur, “Biz 300 hektarlık alanın planlarını verelim, bu bölgede kentsel dönüşüme uygun, sosyal donatı alanları en az bizim ayırdığımız kadar, yeşil alanlar, rekreasyon alanları en az bizim ayırdığımız kadar kentlinin yaşayabileceği, nefes alabileceği alanları yaratacak şekilde planları yapsınlar, nüfus ve emsal artışı olmasın. Bunu nasıl başaracaklar, başarsınlar, bana getirsinler, ben de onu uygulayayım. Böyle bir şey yok, sadece itiraz var. Hukuk devletinde yaşıyoruz, hukuk ne derse biz onu uygulayacağız. ‘Değiştirin’ derse değiştireceğiz ama biz itirazımızı üst mahkemeye taşıdık, bekliyoruz” açıklamasında bulundu.  

“YAZIK DEĞİL Mİ BU İNSANLARA?” 

Açılan davaların ya da yapılan itirazların kendisini yıldırmayacağını, Konak’ı dönüştürmekten, modern ve sağlam bir kent haline getirmekten vazgeçmeyeceğini kaydeden Batur, “Vatandaşla ilgili itirazların çoğu, yüzde 98’i benim yerim yeşil alanda kaldı, yolda kaldı, sosyal tesis alanında kaldı. Biz bu planın anayasasını yaptık, şimdi uygulamasını parselasyon planıyla yapacağız. Yani yeşil alanda, sosyal tesis alanında binası kalan vatandaşlarımıza en yakın imar planından hisse verilecek. Bunu sağlayacağız. Hiçbir hak kaybı yaşanmayacak. Yerinde dönüşüm olacak, en yakın imar adasından yer verilecek. Çünkü bunu parselasyon planını yaparken bunlara dikkat etmek lazım, yakınından yer vermemek plan için iptal sebebidir. Biz ona çok dikkat ediyoruz, çalışmaya devam ediyoruz. Vatandaşın hiçbir mağduriyeti olmayacak kendi alanında yaşamaya devam edecek, en fazla mahallesinden bir üst mahalleye gidecek, o kadar. Kendi komşusuyla beraber olacak, fiziki alanı, yaşam biçimi değişecek. Değer artışı olacak. Alandaki vatandaşların bazıları planları istiyor, bir kısmı da istemiyor. İstemeyenlere baktığımız zaman 4-5 katlı yeri olanlar ve düzeni değişsin istemeyenler, diğer taraftan ise sosyal donatısı, altyapısı olmayan alanlarda yaşanıyor. Nüfus başına 1 metrekare yeşil alan düşmüyor 0.86 metrekare… yazık değil mi o insanlara, onların yaşamını değiştirmeyelim mi, öyle mi kalsın! Biz geldik, 30 yıldır yapılmayan işi yapalım dedik, ‘bu bizim işimizdir, biz bu işi biliyoruz’ dedik. Vatandaşın bizden beklentisi var, bunu biz görev adlettik kendimize ve çalışıyoruz. Orada kooperatifeler, kent dönüşüm birlikleri kuruldu, onlarla da görüşüyoruz. Biz görüşmeden bir şey yapmayacağız zaten sözleşme yapacağız vatandaşla, sözleşmeyi de belediye olarak biz yapacağız. Hiçbir müteahhide, x grubuna devretmeyeceğiz işi, biz yapacağız. Vazgeçmeyeceğiz, devam edeceğiz, bu kenttin makus talihini değiştirmemiz lazım” ifadelerini kullandı.  

“YOLA DEVAM EDECEĞİZ” 

Planlara yapılan itirazların mecliste değerlendirileceğini aktaran Başkan Abdül Batur, “Her gelen kentte aynı şeyi eleştiriyor. Bu binalar dönüşmedi, aynı kaldı, dönüşümle ilgili hiçbir şey yapılmıyor. İşte dönüşümle ilgili bir şey yapmaya çalışıyoruz. Herkes masanın başına oturdu mu ‘Kentte dönüşümle ilgili bir şey olmuyor’ diyor, e olması için plan, proje yapmamız lazım. Bunun biraz da önünü odalar açsın, biraz daha olumlu baksın. Kaçırılan, göçürülen bir şey yok. Narlıdere’de yaptık. Bunun aynısını yapacağız. Beştepeler bölgesi için 200 hektarlık alana ilişkin dönüşüm planlarımızı yaptık. Kadifekale’nin yan tarafı, Atatürk maskının karşısı, burası da 14 mahalle, onu da bitirdik. Toplamda 500 hektarlık alanı bitirdik. Buraya da 750 kişi itiraz etmiş, Gültepe’ye göre çok iyi. Gültepe’de 3 bin 400 kişiydi. Kurumlardan bazı itirazlar var ve tabi ki Şehir Plancıları Odası büyük bir teveccühle itirazlarını gerçekleştirmiş. Bakacağız, itirazlarını değerlendireceğiz, itirazlarını değerlendireceğimiz merci, meclisimizdir. Meclis bunu değerlendirecek ona göre kararımızı vereceğiz ve yola devam edeceğiz“ diye konuştu.  

''BANA HEYECAN VERİYOR” 

Beştepeler Planlarını anlatan Batur, “Beştepeler planları kente değer katacak, kentin siluetini değiştirecek. Orada yaşayan vatandaşların yaşam biçimini yüzde 100 değiştirecek ve orada yaşayan vatandaşların bütün mülkleri değer kazanacak ve kent kazanacak. Füniküler hattı koyduk, kent mobilyasıdır bu, kendi ağırlığıyla 2 vagonun birbirini taşıması noktasında kentliyi meydanlara füniküler hattıyla taşıyacağız. Trafiğe de katkısı olacak, toplu ulaşım gibi. Meydanlarıyla, yeşil alanlarıyla, 6 tane meydana ulaşıyorsunuz… Üzerinde o kadar çok çalıştık ki… Bana heyecan veriyor. Olayın bittiğini tasavvuf ediyoruz, bununla ilgili bir animasyon filmimiz de var, o filmdeki bütün binalarıyla, meydanlarıyla, yeşil alan ve sosyal donatı alanlarıyla hepsi aynen gerçek olacak. Kafadan atma bir şey değil, hepsinin üzerinde özenle çalıştık. İmkânımız olursa, imkan verirlerse yapacağız, kararlıyız. Üst mahkemeden ben Gültepe planlarının yeniden revize edileceği noktasında umutluyum” dedi.  

“MASA BAŞINDA ÇÖZEMİYOR MUYUZ?” 

Şehir Plancıları Odasını sorunları masa başında çözmeye davet eden Batur, “Şehir Plancıları Odası getirsin öneri planlarını ‘biz bu bölgede kentsel dönüşüm planı hazırladık, plan budur’ desin. Onlar da biraz elini taşın altına soksun. Bizim planlarımızı hazırlayanlar da şehir plancısı, doktorasını yapmış arkadaşlar. Mimarlar Odası’ndan Gültepe Planlarıyla ilgili de Beştepeler Planlarıyla ilgili de hiçbir itiraz gelmedi. Şehir Plancıları Odasına biz sunum yaptık, illa bir şeye itiraz etmek diye bir şey yok. Dersiniz ki; şurası hatalı, şunu düzeltin dersiniz veya katsayıda şuna gelelim dersiniz. Böyle bir şey, ille her şeyi mahkemede mi çözmek lazım, şu masanın başına oturup çözemiyor muyuz? Masanın başına gelsinler biz onu istiyoruz. Ben de oda mensubuyum, onlara bizden daha farklı yaklaşan kişiler var ama biz onlara daha yakınız. Biz daha yakınız odalarımıza, odalarımızın bize katkısını biliyoruz, odalarımızın önünü açmak için belediye başkanları olarak gerek Tunç Başkan gerek Konak olarak ben, elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Samimiyiz bir kere. Fikir anlaşmazlığı olur her projede uzlaşacağız diye bir şey yok ama otururuz masada, böyle bir karar veririz. Masadan kaçıp bu işleri mahkemede bitirmeye çalışmak doğru bir yöntem değil. Biz kentteki sıkıntıları aşmaya çalışıyoruz başka yaptığımız bir şey yok” açıklamasında bulundu.  

“DOĞRU BİR KARAR” 

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından depremzedelere yönelik verilen emsal artışını değerlendiren Batur, “Orta ve ağır hasarlıların 1 yıllık süresi var. Ağır hasarlılar hemen yıkılıyor, orta hasarlılar da 1 yıl içinde yıkılmak mecburiyetinde. Orta hasarlıların yıkılma süreci geldi. Bence inşaatın teşviki, binaların yenilenmesi ve depreme dayanıklı binalar üretme açısından çok doğru bir karar. Onu da gönderiyoruz şimdi, bakalım ona da itiraz olacak mı, Büyükşehir’den geçti biliyorsunuz. Bence doğru bir karar. Daha önce K bölgeleri ilan edildi, bu da çok doğru bir karardı. K bölgelerindeki asıl sıkıntı; vatandaş 60 yıllık apartmanını yenileyecek, kendi aralarında anlaşıyorlar 6338 sayılı yasayla yıkım kararlarını çıkartıyorlar, belediyeye ruhsat almaya geliyorlar. Belediye yüzde 40 eksik inşaat veriyor, çünkü yönetmelik değişti. Yüzde 40 eksik inşaat demek, kendi aralarında zar zor yaptıkları uzlaşının ortadan kalkması demekti. Bu anlaşmazlığa çözüm yolu üretmek, kentteki binaların değişimi, dönüşümü, en azından parsel bazında kat artışı olmadan yapılması yönünde doğru bir karardı. Biz de bunu destekledik. Biz birinci ve ikinci Kordon, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı, Hatay Caddesi üzerindeki K bölgelerimizi tespit ettik, uygulamaya başlayacağız. Herhangi bir itiraz gelmezse… Vatandaşın da beklentisi bu. K bölgesi; bize inşaat ruhsatı için müracaat edildiğinde, ilk inşaat ruhsatı aldığı ilk dönemdeki tüm inşaat haklarının korunması, verilmesidir” dedi.  

“HAFİF HASARLI BİNALAR DA ÇÖZÜM BULUNUR” 

Depremde hafif hasar almış binaların emsal artışı hakkından yararlanamamasının sorulması üzerine konuşan Batur, “Konak’ta bize müracaat eden 48 tane orta hasarlı, 50 küsur da ağır hasarlı bina var. Emsal artışıyla ilgili depremzede arkadaşlarımızın sıkıntıları var. Özellikle de Bayraklı bölgesinde var. 8 katlı binalar 5 kata indirildi. Kura çekilecek, kalan diğerlerine de Şehir Hastanesi’nin arka tarafındaki TOKİ tarafından yapılan binalarda değerlendirilecek. Vatandaş kendi yerinde olmak istiyor. 8 katlı binalar neden 5 kata indirildi, onu bilmiyoruz. Şimdi teknoloji ilerledi, depreme dayanıklı inşaat denizin içinde bile yapılabilir. Yıkılan binalara baktığımızda eski teknoloji ve eski yönetmeliğe göre yapılan binalar. Betonundan, demir donatısına kadar depreme dayanıklı yapı değildi Zaten sıvılaşma riski olan bir alandı. Bu talepler önümüzdeki meclislerde, Büyükşehir Meclisinde değerlendirilir. Tunç Başkan da hassas davranıyor. Özellikle Bayraklı bölgesindeki çalışmaları birlikte yürüttük, onlara da çözüm bulunur diye ümit ediyorum”  ifadelerini kullandı.  

“K ALANLARI İÇİN MÜRACAATLAR BAŞLADI” 

Kordon ve Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’ndan vatandaşların K alanı uygulamasından yararlanmak için müracaat etmeye başladığını aktaran Batur, “Kordon’da K bölgesi ilan ettik. Müracaatlar başladı şu anda. Vatandaşlar binalarını yenileme noktasında taleplerde bulunmaya başladı. Demek ki, verdiğimiz karar doğru bir kararmış. Depremin ne zaman geleceği belli olmaz. Depremle ilgili yürütmeyi durdurma kararı alınabilme de yok. Deprem için yürütmeyi durdurma kararı alınma noktası yok. Şehir Plancıları Odasına da söylüyoruz burada, ‘Deprem dursun, deprem gelmesin, yürütmesini durduralım’ şansımız olmadığına göre bir an evvel, güvenilir binalar yapmak mecburiyetindeyiz. Bunun önünü açmak lazım. Şu an için 1. – 2. Kordon’da, Hatay Caddesinde 60 yıllık binalar var. Onların temelleri, demir korozyonuna uğradı, betonlar beton gibi değil, elden geçirilmesi lazım. Kordon ve Mustafa Kemal Sahil Bulvarından müracaatlar gelmeye başladı” dedi.