Aslen Konyalı olan ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda astsubay olarak 20 yıl görev yapan Durmuş Turanoğlu, 1996 yılında görevli olduğu gemideki top atışları sırasında yaşanan kazada sol bacağını kaybetti. Açtığı davayı üç yıl sonra kazanan Turanoğlu, malülen emekliye ayrıldı. Durmuş Turanoğlu, 1999 yılındaki Marmara Depremi'nde ise misafir olarak bulundukları Gölcük'te, 38 yaşındaki eşi ve 11 yaşındaki kızını kaybetti. Turanoğlu, daha eşi ve kızının acısını unutmadan, iddiaya göre emekli ikramiyesini de yakınlarına kaptırdı. Birbiri ardına yaşadığı acı ve talihsizlikler nedeniyle Dursun Turanoğlu'nun yaşamı kabusa döndü.

ACILARINI AHŞAPLA UNUTTU
Yaşadığı olaylardan sonra acılarını önce kağıt ve cam üzerine boyalarla hat işleyerek dindirmeye çalıştı. Turanoğlu, 2002 yılında ikinci evliliğini Nevin Turanoğlu ile yaptı. Eşinin önerisiyle ahşap oyma sanatı ile uğraşmaya bağlayan Durmuş Turanoğlu, bu sayede yaşama tutundu. Turanoğlu, İzmir'in Foça ilçesine bağlı Bağarası Beldesi'ndeki evini atölye ve sergi salonuna dönüştürdü. Çalışmalarını burada sürdüren Dursun Turanoğlu, yurt içi ve dışından gelen talepler doğrultusunda eserler üretmeye başladı. Bugüne kadar kişisel ve karma olarak çok sayıda sergiye katılan Turanoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 'geleneksel Türk el sanatları sanatçı payesi' ile onurlandırıldı.

AKCİĞER KANSERİNE YENİK DÜŞTÜ
Turanoğlu, geçen Kasım ayında rahatsızlandı. Solunum sıkıntıları nedeniyle kaldırıldığı hastanede Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi'nde Turanoğlu'nun akciğerinden, tanı ve tedavi amacıyla biopsi alınmasına karar verildi. Turanoğlu, 'uyanık cerrahi' adı verilen yöntemle operasyon geçirdi. Akciğer kanseri teşhisi konulan Turanoğlu, dün (cumartesi) durumunun ağırlaşması üzerine kaldırıldığı aynı hastanede yaşamını yitirdi.
Turanoğlu'nun, bugün öğlen Foça Bağarası Camisi'nde kılınacak namazın ardından Yenibağarası Mezarlığı'nda toprağa verileceği bildirildi.