​Sabri K., iddiaya göre, 8 Ekim 2018'de, rehabilitasyon merkezinden eve dönen serebral palsi (beyin felci) hastası ve otizmli çocuğu M.K.'nin vücudunun bazı bölgelerinde ısırık ve yara izleri olduğunu fark etti. Sabri K., hastaneye gidip rapor aldıklarını, raporun kendilerine verilmediğini, söz konusu raporda sürtünme ve darp ifadelerinin yer aldığını ileri sürerek, M.K.'nin şiddete maruz kaldığını iddia ettiği fotoğrafları sosyal medya hesabından paylaştı. Olayla ilgili iddiaları kabul etmeyen Özel Rehabilitasyon Merkezi yetkilileri, yaptıkları açıklamada "Okulumuzda yaşandığı iddia edilen olay yargıya intikal etmiş, gerekli soruşturmalara başlanmıştır.

'DARP DEĞİL, ALERJİ' AÇIKLAMASI
Öğrencimizin ailesinin aldığını iddia ettiği rapor kat'i bir darp raporu değildir. Basında yer alan fotoğraflarda darp sonucu oluştuğu iddia edilen kızarıklıkların dermatolojik-alerjik bir reaksiyon olma ihtimali ve öğrencimizin kendine zaman zaman zarar vermesi nedeniyle oluşan lezyonlardan biri olma ihtimali oldukça yüksektir. Bu durum fotoğraflarda da açıkça görülmektedir. Bu sebeple durum açıklığa kavuşmadan kurumumuz hakkında karalamak amaçlı yapılan tüm paylaşım, içerikli yorum vb. için kurum olarak tüm yasal haklarımızı kullanacağımızı belirtmek isteriz" ifadelerine yer verdi. 

Konunun ulusal ve yerel basında haber olmasının ardından İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nce idari soruşturma başlatılırken, ayrıca Savcılığa suç duyurusunda bunuldu ve 2 müfettiş olayı incelemesi için görevlendirildi.

4,5 YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENDİ
Savcılık soruşturmasını tamamlanmasının ardından hazırlanan iddianame, Uşak 1'inci Asliye Ceza Mahkemesi'ne sunuldu. Savcı Emran Pala tarafından hazırlanan 4 sayfalık iddianamede, söz konusu rehabilitasyon merkezinin çalışanları G.E. (23), S.N.K. (25) ve S.B. (26), 'yaralama' suçundan sanık olarak yer aldı. Sanıkların 4,5 yıla kadar hapisleri istendi.

'NE DARP NE DARP DEĞİL'
Şiddet gördüğü ileri sürülen M.K.'nin annesi Emine K., konuyla ilgili "İlahi adalet er ya geç yerini bulacaktır" dedi. Oğlunun özel rehabilitasyon merkezinde şiddet görmesinin ardından Uşak Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun verdiği raporları kendilerinin de alıp, incelediklerini söyleyen Emine K., "Hastanenin acil servisinden alınan raporun 'darp' raporu olduğunu biliyordum. Sadece, doktor yanına soru işareti koyduğu için karşı taraf itiraz etmiş. Daha sonra ikinci kez, polis eşliğinde cildiyeye gittik. O gün orada da cildiye doktoru da muayene etti. Diğer cildiye doktorlarından biri daha geldi. İkisi beraber muayene etti. Oğlumun vücudundaki ısırık izleri incelendi. Kesinlikle ve kesinlikle iki tane ağız ölçüsü olduğu belirlenip, tutanak tutuldu. Daha sonra Savcı Bey, bizi İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk etti. Olayın 8'inci günü Adli Tıp'a gittik. Buradan da bir rapor verildi. Bu raporda da oğlumda 5x7, 3x3 boyutlarında ısırık izlerinin olduğu, anüsünde her ne kadar darp izi gibi görünse de denilip, virgül konulmuş. Ardında da oğlumun yüzde 92 engel raporu bulunduğu belirtilip, otizm belirtilerinden kaynaklı kendisinin de bu darp ve yara izlerini yapması uygun olduğunu belirten geçen Nisan ayında bir rapor verilmiş. Adli Tıp'ın raporu yeni elimize geçti. Hastaneden aldığımız ve Adli Tıp'tan verilen raporları karşılaştırdığımızda 'ne darp, ne darp değil' gibi bir ibare var" dedi.

'OLAY ZAMANI OĞLUM 2 KİŞİYE AŞIRI TEPKİ VERİYORDU'
Kendilerini Adli Tıp'a gönderen savcının değiştiğini de vurgulayan Emine K., "Olayın meydana geldiği dönemde otizmli oğlum, gözlerini kapatarak 2 kişiye çok büyük tepki veriyordu. Bunu ifadelerimde özellikle dile getirmeme rağmen, o 2 kişiden sadece 1'inin ifadesi alınmış" diye konuştu. 

'ADALETİN YERİNİ BULACAĞINA İNANIYORUM'
Oğlunun 11 yaşında olduğunu ve bugüne kadar kendisine zarar verecek hareketlerde hiç bulunmadığının altını çizen Emine K., şöyle konuştu:

"Bu hareketi on bir yıldır yapmayan çocuk o gün yaptıysa bile, asla bir anne olarak kabul etmiyorum. Üç yaşında bir çocuğum daha var. Bu kadar saldırgan bir çocuk olmuş olsa, ona da aynı hareketlerde bulunmuş olması gerekir. Bunun dışında zaten komşularımın çocukları 7 gün 24 saat yanında. Olayın üzerinden bir sene geçti. Şu an çocuğumun üzerinde niye herhangi bir tırnak izi ya da ısırık izi vesaire yok. İlahi adaletin kesinlikle yerini bulacağına eminim. Ben çocuğumun kendisine zarar vermediğimden eminim. Tek isteğim ona bunu yapanların suçluların cezalarını çekmeleri başka bir şey istemiyorum."