Pendik'te bulunan İstanbul Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nin bahçesinde otizmli U.A.'nın elleri arkadan bağlı şekilde bankta oturduğu görüntülerle ilgili başlatılan soruşturma tamamlandı. Şüpheliler hakkında düzenlenen iddianamede mağdur U.A.'nın kendisine veya başkasına zarar verebilme durumu olduğu, hakkında kriz anlarında ilgili genelge gereği sabit bir noktaya bağlanma şeklinde karar bulunduğu belirtildi. İddianamede bu karara rağmen, görüntülerin kaydedildiği tarihte mağdurun kriz anında olup olmadığının tespit edilemediği, böyle bir durum yaşandığına ilişkin ilgili bakıcılar tarafından idari amirlere bilgilendirme yapılmadığı, genelgede belirtilen usule aykırı olarak mağdurun şahsiyetine zarar verecek şekilde kurum bahçesinde yanında herhangi bir kimse olmaksızın bankta elleri arkadan bağlı şekilde sabitlendiği belirtildi. Kamera kayıtları ve bilirkişi raporu ile bu tespitlerin yapıldığı bildirilen iddianamede, bağlama sırasında mağdurun devam eden öfke krizi görüntülerinin tespit edilemediği ve çevresinde de herhangi bir görevlinin bulunmadığının da görüldüğü belirtildi. MAKUL SÜREDE SONLANDIRILMALIYDI Olayın 10-23 Ağustos 2020 tarihleri arasında gerçekleştiği, bu tarihler arasında şüpheliler A.U., F.K., ve İ.A.'nın bakıcı olarak görevli oldukları belirtilen iddianamede, mağdurun şiddet anında tek kişi tarafından zapt edilmesinin zor olduğundan 3 görevlinin eylemi birlikte gerçekleştirdiği bildirildi. Sabit bir noktaya bağlama eylemi sonrasında bu durumun makul bir sürede sonlandırılması gerekirken kurum defterine böyle bir kayıt yapılmadığı belirtilen iddianamede, şüphelilerin hep birlikte usule aykırı olarak mağdura karşı belirtilen eylemi gerçekleştirerek üzerlerine atılı suçu işlediklerinin anlaşıldığı bildirildi. "BANKA SABİTLENMEDİ, KAZAK KOLLARINDAN BAĞLANDI" Şüphelilerin iddianamede yer alan ifadelerinde, olayın üzerinden iki ay gibi bir zaman geçtiği için mağdur U.A.'nın kim tarafından sabitlendiğini hatırlamadıklarını söyledi. Mağdur U.A.'nın ağır engelli, kendisine ve çevresine zarar verme durumu olduğundan hakkında sabitleme kararının bulunduğunu anlatan şüpheliler, bu işlemin idarenin bilgisi dahilinde, kriz anlarında 15-20 dakika olmak üzere yapılabildiğini anlatan şüpheli kurum çalışanları, herhangi bir kusur, ihmal ve art niyetli davranışlarının olmadığını savundu. Kamera görüntülerini incelediklerinde mağdurun kazak uçlarından birbirine bağlanarak sabitlendiğini belirten şüpheliler, banka sabitleme durumunun söz konusu olmadığını ifade etti. Mağdurun kollarını banktan dışarı sarkıttığı için sanki oraya sabitlenmiş gibi gözüktüğünü belirten şüpheliler, haklarındaki suçlamayı kabul etmediklerini söyledi. ANNE: OĞLUMUN KRİZ DÖNEMİNDE KISA SÜRELİ BAĞLANDIĞINI BİLİYORUM Mağdur gencin annesi A.A. iddianamede yer alan beyanında, otizmli oğlunun kurumda yatılı olarak kaldığını, saldırgan davranışları olduğunu, kendisine ve başkasına zarar verdiğini belirterek, uygulanan rehabilite yöntemlerinin çoğundan haberdar olduğunu, rızası bulunduğunu söyledi. Oğluna kriz dönemlerinde kısa süreli sabitleme işlemi yapıldığını bildiğini anlatan anne A.A., bağlama işleminin rastgele bir eşyaya değil, sandalyeye kazak uçlarından bağlanmak şeklinde yapıldığını söyledi. Uygulamanın kısa sürdüğünü ve idarenin bilgisi dahilinde yapıldığını anlatan anne A.A., görüntülerde oğlunun sabitlenmesi işlemine ilişkin olarak şikayetinin olmadığını ancak, usule aykırı bir işlem yapılmış ise şikayetçi olduğunu bildirdi.