İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliği ve Ege Giyim Sanayicileri Derneği (EGSD) partnerliğinde İZFAŞ tarafından gerçekleşen IF Wedding Fashion İzmir, birbirinden renkli defileleri, ikili iş görüşmeleri, tasarım ve modaya yön veren etkinlikleri ile tüm hızıyla devam ediyor. Moda ve ticaretin yanında uzman isimlerin fuar ziyaretçileri, katılımcı firmalar, genç tasarımcılar ve akademisyenler ile bir araya geldiği söyleşiler; sektörün geleceğine yön verecek gündem konularını ele alıyor. Söyleşilerin ilki, “Türkiye’de Sürdürülebilir Moda Mümkün mü?” başlığı altında uzman isimleri bir araya getirdi. Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Başkan Yardımcısı Mukadder Özden’in moderatörlüğünü yaptığı söyleşide; moda, hazır giyim ve konfeksiyon alanında İzmir ve Türkiye’de önemli çalışmalara imza atmış uzman isimler, sektörün geleceği için Türkiye’nin sürdürülebilirlik yolunda emin adımlarla ilerlemeye devam etmesi gerektiğine vurgu yaptı. Uzmanlar, kaliteli ürünün yanı sıra Avrupa ülkelerinin Türkiye’yi tercih etme sebebinin sürdürülebilir moda anlayışını benimsemesi olduğunu belirtti.

AB KAPILARI TÜRKIYE’YE AÇILABİLİR
Sektörün nabzını dünyanın dört bir yanında tutan Hazır Giyim ve İhracatı Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mukaddes Başkaya sürdürülebilirlik konusunun stratejik bir ticari tutum olduğunun altını çizdi. Başkaya, “Sürdürülebilirlik; hem ekolojik, hem ekonomik, hem de etik anlamda üretim yapabilme kapasitesi ve gücü demek. Bizim bunu benimsemeyen firmalarla çalışma şansımız yok artık. Avrupa artık yeşil anlaşmaya gidiyor ve 2050 yılı itibariyle “sıfır karbon” temasıyla dünyada lider olmayı hedefliyor. Yani, sürdürülebilir olmayan hiçbir ülke ile çalışmayacaklar. Türkiye bu ülkeler için çok kıymetli. Biz bu sürdürülebilirlik konusunu ciddi ve hızlı bir şekilde ele alırsak belki de Avrupa Birliği kapılarını açabiliriz. Katma değerli ürün üretmeye, onları ihraç etmeye ve markalaşmaya ihtiyacımız var. Markalarımızın da sürdürülebilir olmaya ihtiyaç var. Üretim anlamında Hindistan, Pakistan ve Çin’i de biliyorum. Bizim hızımız, kabiliyetimiz, üretim kalitemiz, servis ve hizmetlerimiz çok başka. Güney Afrika senelerdir bizden alım yapmıyorken kendilerine ilk defa sürdürülebilir ürün sunduk ve alımları yeniden başlattık. Bu konunun devlet politikası haline gelmesi gerekiyor. Fakat şunu net olarak söylemek gerek: sadece fiyat odaklı çalışan firmaların önümüzdeki yıllarda sonu gelecek” dedi.

ÜRETİM ZİNCİRİNİ SÜRDÜRÜLEBİLİR KILMAK LAZIM
Sürdürülebilirliği tasarım ve üretim süreçlerinin her bir aşamasında kullandıklarını belirten MQ Retail Türkiye Genel Müdürü Yasemin Yalçınkaya, “Türkiye’de tekstil sektörünün çok iyi bir yerde olduğunu düşünüyorum. Sürdürülebilirlik sadece ürünün içinde ne olduğu ile ilgili değil. Ürünün tasarımdan üretime kadar nereden geldiği ile ilgili. Örneğin biz lojistiğimizi uçak ile yürütmüyoruz. Çünkü ürünlerimiz ne kadar az karbon salarsak o kadar iyi. Paketlemede her bir ürünü tek tek paketlememek, ürünlerin arasında kağıt kullanmamak, kullanılan malzemelerde ne kesebiliriz buna bakıyoruz. Sadece içindeki madde değil bu bir düşünce sistemi. Aynı firma ile 10 sene çalışabilmek de bir sürdürülebilirlik göstergesi. Verimlilik artıyor çünkü. Biz bunu Türkiye’de şu an başarıyoruz. Üretim ve dağıtım sürecinde lokal yerler ile çalışmak çok önemli. Aradaki ulaşım en fazla çevreyi kirleten unsurlardan biri. Aslında tasarımdan ürünün mağazaya girene kadarki bütün zinciri değerlendirmek gerekiyor. Sadece ekolojik pamuk kullanmakla olmuyor. Yaşam biçimine dönüşmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

“FUAR GELİNLİĞİ İYİLEŞTİRDİ, GELİŞTİRDİ, İHRACATI ARTIRDI”
Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Öztürk, IF Wedding Fashion İzmir Fuarı’nın sürdürülebilir moda anlayışına katkısına değinerek; “Sürdürülebilirlik nitelikli yaşamdır ve toplumsal faydadır. Toplumsal faydayı elde edebilmenin yolu birlikte hareket edebilmektir. Toplumun tabanıyla tavanı birleştirecek bir yapı oluşturmak lazım. Öncelikle birlikte hareketin sürdürülebilirliğini sağlamak lazım… Bugün burada 14 yıldır süregelen bir fuar var, bir sektör var. Ve bunun faydasına baktığımızda öncelikle fuar bu şehirde gelinliği iyileştirmiş. Sonra geliştirmiş. Ardından da dünya ile bütünleştirmeye özen göstererek ihracatı geliştirmiş. Firmalar birbiri ile rekabeti geliştiriyor fakat birbirlerini rakip değil partner gibi görüyor. Her firma, diğeri için danışmanlık yapıyor. Fuar, birbirini tetikleyen bir çalışma ortaya koymuş. Ben sürdürülebilirliğin bir tarafında bunu görüyorum. Bunun yanında tasarımı ön plana çıkarmak Fuarın gelişimine de büyük katkı sağladı. Hazır giyimcilere de çok yararı oldu. Zaten bu yollardan geçmiş olan şirketlerin durumları ülke ekonomisinin çok önünde” ifadelerini kullandı.   

BAŞKANLARDAN ÖZEL İLGİ
Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Burak Sertbaş, “Sürdürülebilirlik son dönemde bir hayli popüler oldu. Senelerdir dünyadaki bütün ortamlarda konuşuluyor. Türkiye’de de tanır olduk. Çok önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu konuda çalışmalarımız artarak devam ediyor. Başka bir dünya yok” şeklinde konuşurken; Sürdürülebilirlik hakkında yaptıkları çalışmaları anlatan Ege Giyim Sanayicileri Yönetim Kurulu Başkanı Hayati Ertuğrul ise, konuya özel önem verdiklerini ifade etti.