Halil İbrahim GÜLER/ GÜNDEME BAKIŞ- İZTO Haziran ayı olağan meclis toplantısı Meclis Başkanı Selemi Özpoyraz idaresinde gerçekleşti.

ÖZGENER’DEN İMAMAMOĞLU’NA TEBRİK, YILDIRIM’A ÖVGÜ 
Özgener, 23 Haziran İstanbul seçimlerinin sonucuna değinirken, Cumhur İttifakı adayı Binali Yıldırım’a övgülerde bulundu. Özgener, “Herkesin bildiği gibi 31 Mart'ta tüm yurtta yapılan seçimlerle yerel yönetimler belirlendi. Akabinde İstanbul'da yeniden bir seçim süreci yaşadık. Pazar günü gerçekleşen seçim sonucunda Sayın Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na seçildi. Kendisini kutluyor ve tebriklerimi iletiyorum. Kısa sürede kendi çalışma sistemini kurması ve vaat ettiği projeleri yerine getirmesi, hem toplumsal barışımız, hem de ülkemiz ekonomisi için önemli diye düşünüyorum. Ekrem İmamoğlu'nun yarıştığı Sayın Binali Yıldırım, İzmir’imizin yabancı olmadığı bir isim... Kentimize ve ülkemize ne kadar önemli hizmetleri bulunduğunu hepimiz biliyoruz. Seçim akşamı gösterdiği olgunluk ve teveccüh için demokrasimiz adına kendilerine teşekkürlerimi sunuyorum. Seçim sürecinde artmış gibi görülen gerilimin, seçim gecesine ve sonrasına yansımaması, insanımızın demokrasiye olan bağlılığını gösteriyor. Katılım rakamlarını da incelendiğinizde insanımızın demokrasiyi içselleştirdiğine, Cumhuriyetimize ve devletimize sahip çıktığına tanık oluyorsunuz. İstanbul seçiminin ulusal ve uluslararası yankılarına baktığımızda da istikrara yönelik umutlarımız artıyor. Avrupa Birliği başta olmak üzere birçok uluslararası kurumun demokrasimizin nasıl işlediğini görmesi ve buna yönelik açıklamalar yapması önemli gelişmeler. Uzun süredir devam eden seçim süreçleri sonrasında artık ekonomiye, üretime ve ticarete odaklanmamız gereken bir zaman dilimine giriyoruz” dedi.

ÖNÜMÜZDE 4 YIL SEÇİM YOK, EKONOMİYE YOĞUNLAŞMAMIZ GEREKİYOR 
Özgener, önümüzdeki 4 yıl boyunca herhangi bir seçimin olmadığını hatırlatarak, ülke olarak ekonomiye yoğunlaşılması gerektiğini ifade etti. Özgener, “Seçim dönemlerini geride bıraktığımıza göre artık ekonomiye odaklanmalıyız. Önümüzde dört yıldan fazla seçimsiz bir dönem var. Özellikle tüketici güven endeksini, yerli ve yabancı yatırımcının yatırım iştahını arttırmamız şart. Son seçim sonuçlarının en olumlu tarafı Türk demokrasisi için kaygı duyan yabancı ülkelerdeki yatırımcıların ve uluslararası finans çevrelerinin güveninin yeniden kazanılması için bir fırsat yaratmasıdır. Tam bu noktada bir kısmı yapılan temel reformların zaman kaybetmeden tümüyle hayata geçirilmesinin Türkiye ekonomisinin istikrarlı büyümesi için gerçek bir itici güç olacağına inanıyoruz. Böylelikle Türkiye yabancı sermaye açısından yeniden sağlam bir alternatif, güvenli bir liman haline gelecektir. Amerikan Merkez Bankası FED’in faiz indirimine gitmesi gelişmekte olan ülke ekonomilerinde çok olumlu etkiler yaratacak bir adım. Özellikle, Türkiye gibi dış kaynağa ihtiyacı olan gelişen ekonomiler için hem fon maliyeti azalacak hem de fon tedariki kolaylaşacak. Ticaret savaşlarının kızışması Dünya ekonomisinin büyümesi ve uluslararası ticaret hacmi açısından negatif etkide bulunmasına rağmen girdi ve emtia fiyatlarının düşmesine de yol açtığı için Türkiye yönünden olumlu. Burada dikkat edilmesi ve hesaba katılması gereken bir risk S400 füzelerinin yaratabileceği kriz. ABD tarafı buna sert yaptırımlarla tepki verirse bazı sıkıntılar yaşayacağımız muhakkak. Bu bağlamda Trump ile Sayın Cumhurbaşkanımızın Japonya’da yapacağı görüşme çok önemli. T.C. Merkez Bankası’nın Temmuzda alacağı faiz kararı da piyasaların yönünü belirlemesinde etkili olacak. Faiz, enflasyon ve kur dengesi gözetmeden yapılacak bir faiz indirimi ekonomide olumsuz etkiler yaratabilecektir” diye konuştu.  

HIZLI TREN VE OTOYOLUN AÇIKLAMASINI SABIRSIZLIKLA BEKLİYORUZ 
Özgener, “Kentimizi ilgilendiren bir diğer önemli konu da ulaşımda yaşandı... Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Sayın Cahit Turhan, İzmir-Aydın Otoyolu’nun devamında yer alan ve İzmir`den Antalya’ya kadar kesintisiz ulaşımı sağlayacak otoyolun ikinci etabını oluşturan Aydın-Denizli bölümünün ihalesinin onaylandığını açıkladı.  İzmir’in İstanbul, Ankara, Çanakkale ve Antalya ile gerek otoyol, gerekse de hızlı tren hatları ile bağlanmasının son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Aynı zamanda İzmir-İstanbul Otoyolunun, İzmir-Çandarlı Otoyolunun ve İzmir-Ankara Hızlı Tren Hattının hizmete girmesini de sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.

“TANITIMDA SOSYAL MEDYAYI ETKİN KULLANMALI”

Fuarların, kentteki sektörlerin çalışma alanlarını geliştirmenin, yeni ticari bağlantılar kurmanın ve var olanları güçlendirmenin en önemli yollarından biri olduğunu söyleyen Özgener, İZFAŞ’tan üzerine fuar yapılan ya da yapılma potansiyeli taşıyan İZTO meslek gruplarıyla biraraya gelmelerini isteyeceklerini aktardı. Sosyal medyanın günümüzde lider tanıtım araçlarından biri olduğunu hatırlatan Özgener, “İZFAŞ’ın sosyal medyayı daha etkin kullanması, fuarlara özel mobil aplikasyonlar tasarlanarak kullanıcılara sunulması, fuarları gerek katılımcı gerekse ziyaretçi anlamında daha cezbedici olarak ulusal ve uluslararası alanda tanıtması önerilerimizden biri. Ayrıca, fuarların dijitalleşme sürecinin de nasıl planlanacağını şimdiden konuşmak ve çalışmalara başlamak gerekiyor. Bu öneri ile belki de dünya fuarcılığında dijitalleşmenin temelini İzmir’den başlatmış olacağız. Yurtdışındaki önemli sektörel fuarların birer ayağının İzmir’e alınması için bizzat görüşmelerde bulunmalı, İzmir’in coğrafi ve demografik avantajlarından faydalanarak kentimize yeni uluslararası fuarlar kazandırma yoluna gitmeliyiz” diye konuştu. 


“KONSEPT BELİRLEMELİYİZ”
Yabancı menşeli fuar organizatörleri ile işbirliği yapılması gerektiğinin altını çizen Özgener, İzmir Enternasyonal Fuarı’nı gelecek yıllara taşımak adına sürdürülebilir bir konsept belirlenmesinin şart olduğunu belirtti. Özgener şöyle konuştu: “Bildiğiniz gibi bir fuarın olmazsa olmazı o fuarda yalnız katılımcıların değil, aynı zamanda yerli ve yabancı nitelikli ziyaretçilerin bulunmasıdır. Bu kapsamda yalnız yurtiçindeki meslek ve esnaf odaları ile yurtdışındaki danışmanlık firmalarıyla sınırlı kalmayarak nitelikli ziyaretçiler, satınalmacılar fuarlarımıza çekilmelidir. Sektörün ulusal ve uluslararası dernekleriyle işbirliği yapılmalıdır. İzmir Enternasyonal Fuarı’nı gelecek yıllara taşıyacak, sürdürülebilirliğini garanti altına alacak yeni bir konsept belirlemeliyiz. Fuarlar artık yalnızca standların açıldığı ve ticari bağlantıların kurulduğu etkinlikler olmaktan çıktı. Fuarlar sektörün geleceğinin tartışıldığı, inovasyon çalışmalarının sunulduğu, akademik tartışmaların düzenlediği komplike etkinliklere dönüştü. Yani kongre ve sempozyumlar, fuarların en önemli içeriklerinden biri haline geldi. Özellikle ülkemizdeki diğer büyük şehirlerin fuarcılık konusunda atılım yaparken İZFAŞ ve İzmir fuarcılığı da rekabetçi gücünü korumak ve sahip olduğu fırsatları değerlendirmek zorunda. ”

“ÖNLEM ALMAZSAK KAYBEDERİZ”

Ankara ve İstanbul’da yeni ve modern fuar alanları konusundaki çalışmalara da konuşmasında değinen Mahmut Özgener, “Bu gelişmelere karşın önlem almaz ve benzer yatırımları gerçekleştiremezsek ulusalda ve uluslararası alanda fuarcılık sektöründeki rekabet gücümüzü kaybederiz. Fuar İzmir’e ulaşım kolaylaştırılmak zorunda. Havalimanı ve çevreyoluna yakın olmak başlı başına bir avantaj olmakla birlikte İZBAN’dan Fuar İzmir’e çekilecek bir monoray hattı, katılımcı ve ziyaretçilerin fuar alanına ulaşımını kolaylaştıracak hizmetlerden birisi. İşte tüm saydığım önerilerin çatı noktası fuarcılığın İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin öncelikli politikaları arasında yer almasından geçiyor” dedi.

“BAĞIMIZ GÜÇLENDİ”

İzmir Ticaret Odası Eğitim ve Sağlık Vakfı’nın Yönetim Kurulu’nda temsil çoğunluğunu belirlemenin İZTO Meclisi’nin doğal hakkı olduğunu aktaran Özgener, yapılan düzenleme ile Vakfı’n Yönetim Kurulu’nun 5 üyesinin İZTO Meclisince belirleneceğini belirtti. Özgener bu gelişmeyle Vakıf, üniversite ve İZTO arasındaki bağın daha da güçlendiğinin altını çizdi.