Tarım ve Orman Bakanlığı himayesinde Turkuvaz Medya Grubu ve Para Dergisi tarafından yeni 10 yılda Türkiye tarımının yol haritasına katkı sağlamak amacıyla düzenlenen "Tarım Ormanın Geleceği Zirvesi", İzmir'deki bir otelde düzenlendi.

Programda Bakan Pakdemirli, ATV Ankara Temsilcisi Şebnem Bursalı ve Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi ve yazarı Okan Müderrisoğlu'nun sorularını yanıtladı.

Salgın sürecinde Türkiye'nin nasıl bir sınav verdiği sorusuna ilişkin Pakdemirli, Türkiye'de ilk vaka görülmeden perakende sektörüyle bir araya geldiklerini anımsattı. 

Türkiye'nin salgın döneminde tüm sektörlerde başarılı bir sınav verdiğini söyleyen Pakdemirli, "Tüm dünyada rafların boşaldığını gördük. Gıda arzıyla ilgili bir problem yok. Aslında tükettiğimizden fazlasını üretiyoruz. Burada tüketici davranışı ve psikolojisini iyi yönetmek gerekiyor. Bunun en büyük kısmı da tüketici markete gittiği zaman her ne koşulda olursa olsun aradığı ürünü bulmalı. İyi bir hazırlık dönemini geçirdik biz. Yurt dışındaki market manzaralarının hiç birini Türkiye'de görmedik." diye konuştu. 

Her şeyin durabileceğini ancak gıda üretiminin duramayacağını vurgulayan Pakdemirli, pandemi sürecinde çiftçinin "diplomatik pasaportla" üretimine devam ettiğini dile getirdi.

Bir çok sektörün küçüldüğü 2. çeyrekte tarım sektörünün büyüdüğünü, bu süreçte hiçbir ürünün çöpe atılmadığını kaydeden Pakdemirli, "İnanın çiçek konusunda bile olmadı. Hollanda'da çiçekler tır tır sağa sola döküldü. Hakikaten insanımızın pratikliği hem de bizim desteklerimizle bir problem yaşamadık." dedi. 

"2 bin liranın altında destek almayacak kimse kalmayacak"

Türkiye'de toplam hasıla içinde tarımın payının yüzde 6 olduğuna değinen Pakdemirli, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde tarımsal hasılamız yüzde 46 arttı.  2017'de 189 milyar lira olan tarımsal hasıla 277 milyar liraya geldi." diye konuştu. 

Toprak kaynakları açısından Türkiye'nin dünyada 17. sırada bulunduğunu belirten Pakdemirli, buna rağmen Türkiye'nin tarımda dünyada ilk 10 arasında yer aldığını söyledi. 

Tarımsal desteklemeler konusundaki bir soru üzerine Pakdemirli, hem destek hem de müdahil alımlar yapıldığının altını çizerek şöyle konuştu:

"Bu yıl da şöyle bir karar alıyoruz. Küçüklere daha fazla değecek şekilde, 2 bin liranın altında destek almayacak kimse kalmayacak şekilde bir düzenleme yaptık. Şimdilik ilk sene, önümüzdeki yıl 2 bin liranın altında destek alanları bir sonraki yılın bütçesinden 2 bin liraya tamamlanacak şekilde formülize ettik. Ondan sonra bu otomatik hesaplanarak hesaba yatacak vaziyete gelecek." 

Bu yıl planlanan 22 milyar liralık desteklemenin yüzde 80'e yakınını ilk 6 ayda dağıttıklarını vurgulayan Pakdemirli, bunun neticelerini de almaya başladıklarını söyledi. 

Türkiye'nin 18 milyar dolar ihracatı 12 milyar dolar ithalatı olduğunu belirten Pakdemirli, "Türkiye net fazla veren ve kendine yüzde 100 yetebilen bir ülkedir." dedi. 

"Saman ithalatı söylemi yalan"

Türkiye'de muzla ilgili yerli üretime yüzde 140'lık bir koruma uygulandığını aktaran Pakdemirli, "Bu koruma rahmetli Özal döneminde geldi. Önümüzdeki yılın sonu itibarıyla Türkiye, muzda kendi kendine yeterliliği yakalıyor, ithalat tamamen bitiyor ve ihracata başlıyoruz. Zamanında getirilen doğru korumacılık politikasıyla gelişmeye ve artışa sebep oldu." dedi. 

Türkiye'nin bir çok tarımsal üründe dünyada ön sıralarda bulunduğunu belirten Pakdemirli, su ürünleri ihracatında ise 2023 hedefinin 2 milyar dolar olduğunu dile getirdi. 

Tohum ihracatının 17 kat artışla 157 milyon dolarlara geldiğine işaret eden Pakdemirli, "Efendim, 'Saman ithal ediyorsunuz'... Bunların hepsi maalesef yalan söylemler. Üzülerek söylüyorum, bunu da muhalefet partisinin genel başkanına, ekipleri hazırlayıp bunları söylettiriyorlar. Şimdi 2 bin ton bir yerden ithalatı söylediğiniz zaman 82 bin ton ihracatı da yanında söylemeniz lazım değil mi?" diye konuştu. 

Regülasyon kuruluşlarıyla üretici dostu fiyat politikalarıyla memnuniyet sağladıklarını kaydeden Pakdemirli, piyasaları çok iyi takip ettiklerini vurguladı. 

Bakan Pakdemirli'den Tarım Ormanın Geleceği Webinar Serisi ve Zirvesi'nde önemli açıklamalar

Gıdanı koru kampanyası

Dünyada üretilen her 3 kilogram gıdanın 1 kilogramının çöpe gittiğini vurgulayan Pakdemirli, bunun çok büyük bir problem olduğunu söyledi.

Gıdanı Koru Kampanyası'na değinen Pakdemirli, gelecek haftalar içinde bunun tam tanıtımını yapacaklarını dile getirdi. 

Kamuoyunun kampanyayı merak etttiğini aktaran Pakdemirli, herkesin ilgisini çekecek bir kampanya olacağını kaydetti.

Meslekten mene varan cezalar 

Sözleşmeli üretimin önemine dikkati çeken Pakdemirli, bununla ilgili de bir yasa tasarısının Mecliste görüşüldüğünü belirtti. 

Dijital Tarım Pazarı'da kısa sürede 120 milyon lira ciroya ulaştıklarını belirten Pakdemirli, "Türkiye'de en az yüzde 5-10'luk ticaretin burada olması gerektiğini düşünüyoruz. Burası hızlı bir şekilde büyüyecek." değerlendirmesinde bulundu. 

İnsan sağlığına zararlı ve hileli üretim yapan firmalara ilişkin soruya Bakan Pakdemirli, "Maksimum derecede cezalar uygulandı ama bunu müteakip defalar yapanları belli bir süre sonra meslekten men edecek hale getirmek amacıyla yasa tasarımız Meclis'te. İnşallah önümüzdeki hafta yasalaşmış olacak." yanıtını verdi.

Geçen yıl orman yangınları sonrası bir olumsuzun üzerine bir olumlu eklemek için Geleceğe Nefes Kampanyasını düzenlediklerini aktaran Pakdemirli, "Geleceğe Nefes Kampanyası tarihin en başarılı kampanyalarından birisiydi. 11 Kasım'da yine sahalarda olacağız, bu defa 35 ülkede aynı anda ağaç dikimleri yapacağız. Burada önemli olan ağaçla ilgili farkındalığı artırmak." dedi. 

Bugünün 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü olduğunu anımsatan Pakdemirli, "Üretimde kadınlarımıza çok güveniyorum. Kadınlarımız hakikaten birlikte iş yapmaya daha müsaitler. Erkeklere göre kadınlar bir araya gelip iyi işler yapıyorlar. Bugün başarılı kooperatiflerde kadınların sayıları daha fazla." diye konuştu.

Konuşmaların ardından Bakan Pakdemirli, etkinlik kapsamında düzenlenen Tarımı Geleceğe Taşıyanlar ve Kadın Çiftçiler Özel Ödülleri'nde başarı kazanan 13 kişi ve kuruluşa ödüllerini takdim etti.

İsrafla mücadele 

Türkiye'nin sağlıklı gıda üreten bir ülke olduğunu vurgulayan Bakan Pakdemirli, "Türkiye genetiği değiştirilmiş gıda (GDO) konusunda çok yüksek alarma sahip ülkelerden biridir. Bizim ciddi bir ihracatımız var. Sağlıklı gıda üretiyor olmak kısmını çok daha iyi pazarlamamız gerektiğini düşünüyorum. Gayri Safi Milli Hasılası yüksek ülkelerde sağlıklı gıdaya bir yönelim var. Bu konuda Türkiye'nin söz sahibi olması gerekli. Dünyadaki teknolojiyi de takip etmek gerekiyor. Bu konuda Avrupa'dan çok daha ileride bir müktesebatımız var. Diğer yandan da israfla mücadele ediyoruz. İster istemez gelirler artınca biraz daha tabağımızda daha fazla yemek bıraktık. Dünyada gıdanın üçtte biri çöpe gidiyor. Bunu kesebilsek açlık diye bir şey kalmayacak. Buna dikkat çekmek için gıdanı koru projesini yaptık. Birkaç hafta sonra herkesin ilgisini çekecek tasarrufa yönlendirecek bir şeyler yapacağız. Yüzde 2 tasarruf edebilsek 10 milyar TL kar edeceğiz" diye konuştu.

Yangınla mücadeleye övgü

Orman yangınları ile mücadeleye de değinen Bakan Bekir Pakdemirli, yanan alanların yeşillendirilmesini için düzenlenen 'Geleceğe Nefes' kampanyasının tarihin en başarılı kampanyalarından birisi olduğuna dikkat çekip, 11 Kasım'da yine sahalarda olacaklarını belirtti. Türkiye'de yanan alanlarla ilgili mücadelenin eşsiz olduğunu vurgulayan Pakdemirli, "Orman teşkilatımız büyük bir mücadele veriyor. Ekibimiz çok çalışıyor. Özellikle orman alanlarımızı kullanırken çok dikkat etmeliyiz" dedi. Bakan Pakdemirli, geçen yıl kırılan fidan dikimi rekorunun bu yıl 35 yıl ülkeyle aynı anda yapılacağını belirtti.

Orman yangınlarında sahada olmasının en büyük amacının hem teşkilata moral olmak hem de kamuoyuna doğru mesaj vermek olduğunu ifade eden Bakan Pakdemirli, "Hatay yangınından 2 saat sonra kabine varken Cumhurbaşkanımız bana 'Söndürmenden gelme' dedi. Birebir yangınları takip ettim. Yangından ana komuta merkezi neresiyse orda oluyorum, orada geceliyoruz. Geçen yıldan bu yıla insansız hava araçlarını (İHA) kullanmaya başladık. Yangın bir savaş. Bu savaşı durumu ve konumu bilerek kazanabilirsiniz. Yangınların etrafını çevirmek için İHA'lar önemli bir görev üstleniyor. Bu da özelikle geçen yıldan bu yana ekstradan edinmiş olduğumuz bir yetkinlik. Gece yukardan görüş zafiyetimiz vardı. Yukardan bir göz olunca bunu idare edebiliyoruz. Amfibik uçaklarla ilgili bir alım hazırlığımız var. Bu sene, kiralama yoluna gittik. Hem uçakları hem helikopterleri hem araçları ve en önemlisi insan kaynağımızla bu alan mücadelemizi yürüttük. Türkiye bu konuda dünyanın önde gelen ülkelerinden biri" dedi.

Programın sonunda ise Bakan Pakdemirli,  tarımın gelişmesine katkı sağlayan 12 işletmeye 'Tarımı Geleceğe Taşıyanlar' ödülünü verdi.