Yazarlığa ilkokul ikinci sınıfa giderken öğretmeninin desteğiyle başladığını belirten Yener, “Okulda bir şiir yazdım ve öğretmenime verdim. Aradan yaklaşık 2 ay geçince okul müdürü ve öğretmenim beni odasına çağırdı. Bana, şiirimi bir yarışmaya göndererek sürpriz yaptıklarını ve şiirimin birinci olduğunu söylediler. Öğretmenim bana ‘Sen büyüyünce yazar olacaksın. Bunu başarabilmen için çok kitap okuman ve günlük tutman gerekiyor’ dedi. Günlük tutmak yerine  ‘Ayşe’ adında bir kahraman yaratarak yaptıklarımı sanki o yapıyormuş gibi yazmaya başladım. Öğretmenim yazdıklarımı okuduğunda ‘Sen bir kahraman yaratarak öyküler yazmışsın. Bu şekilde devam et’ dedi. Ortaokul ve lise yıllarında da bu şekilde yazmaya devam ettim. İlkokul ikinci sınıftaki öğretmenim beni desteklemeseydi yazar olamayacaktım” diye konuştu.

Yener, şiirle başlayan yolculuğunun süreçlerini anlattığı söyleşisinin ardından İzmir Sınav Koleji öğrencilerinin, yazarın hayatı ve kitaplarıyla ilgili merak ettikleri soruları yanıtladı. Mavisel Yener, Ortaokul kademesinin okuduğu “Kayıp Kitaplıktaki İskelet” adlı kitapla ilgili atölye çalışmasının ardından, öğrencilere kitaplarını tek tek imzaladı.