İzmir

Egeşehir planına itiraz... ŞPO'dan sert tepki!

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin şirketlerinden Egeşehir’e ait Balçova’daki 8 bin 854 metrekarelik parsel için yapılan imar değişikliği tartışma yarattı. “Belediye hizmet alanı” statüsündeki arazinin “turizm-ticaret alanı”na dönüştürülmesine Şehir Plancıları Odası sert tepki gösterdi. Oda yönetimi, “Kamuya hizmet üretmesi gereken bir alanın ticari amaçlarla dönüştürülmesi, kente karşı işlenmiş bir suçtur” açıklamasında bulundu.

Abone Ol

GÜNDEME BAKIŞ- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Egeşehir Yapı Planlama A.Ş’nin başvurusu üzerine Balçova’da önemli bir imar değişikliği meclisten oy çokluğuyla geçti. AK Parti ve MHP’li meclis üyeleri karara ret oyu verdi.

İnciraltı Mahallesi’nde yer alan 8 bin 854 metrekarelik parsel, mevcut planda “belediye hizmet alanı” olarak kayıtlıyken, yapılan düzenlemeyle “turizm-ticaret alanı”na dönüştürüldü. Plan değişikliğiyle birlikte 5 kat olan yapılaşma izni 9 kata çıkarılırken, emsal oranı sabit kaldı. Söz konusu alan, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi kampüsü içinde, DEÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’nin ise hemen yanında bulunuyor.

ŞEHİR PLANCILARINDAN “KENT SUÇU” TEPKİSİ

TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, plan değişikliğine sert tepki gösterdi. Oda yönetimi, belediyelerin yaşadığı mali sıkıntılara çözüm olarak kamu mülklerinin satışa hazırlanmasının yanlış olduğunu savunarak, düzenlemeyi “kent suçu” olarak nitelendirdi.

YASAL SÜREÇ İŞLETECEKLER

Şehir Plancıları Odası, kamu yararını gözetmeyen bu tür değişikliklere karşı hukuki süreci işleteceklerini açıkladı. Yapılan açıklamada, kent planlamasında temel ilkenin kamu yararı olduğu vurgulanarak, “İzmir’de benzeri girişimlere karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” denildi.

Oda tarafından yapılan açıklama şu şekilde:
Son zamanlarda İzmir`de SGK borçları gerekçe gösterilerek kamu mülkiyetindeki birçok sosyal tesis alanı, sağlık tesisi alanı ve eğitim alanı için imar planı değişiklikleri yapılmış, bu alanların başına "özel" ibaresi eklenmiş ve satışa hazırlanmıştır.

Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi olarak 8 Ağustos 2025 tarihinde yaptığımız basın açıklamasında yerel yönetimlerin "kamu mülklerini" koruyan politikalar geliştirmesini ve kamusal alanlara ilişkin düzenlemelerini tekrardan gözden geçirmesi uyarısında bulunmuştuk.

Ancak geldiğimiz süreçte uyarılarımıza rağmen bu hususun dikkate alınmadığını, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından 08.09.2025 tarihinde Balçova ilçesi, Çetinemeç Mahallesi 25034 ada 1 parselin, "Belediye Hizmet Alanı" olan kullanım kararının "Ticaret–Turizm Alanı" olarak değiştirilmesine ilişkin plan değişikliği onaylandığını görüyoruz.
Belediye Hizmet Alanları; imar planlarında kamunun görev ve sorumlulukları kapsamındaki hizmetlerin götürülebilmesi ve toplumun ihtiyaçlarını karşılamak için ayrılmış alanlardır. Halkın günlük yaşamını kolaylaştırmak ve daha nitelikli hale getirmek açısından Belediye Hizmet Alanlarının etkisi büyüktür. İzmir kent bütününde kamusal alanların yetersizliği ortadayken ve artırılması gerekirken, Büyükşehir Belediyesi`nin "Belediye Hizmet Alanı" üzerinde "ekonomik kaygılar" gözeterek imar planı değişikliği yapması, yalnızca mesleğimizi değersizleştiren bir karar değil aynı zamanda kamusal alanları sermayenin himayesine bırakan bir kent suçudur.

Kamu Mülklerine Sahip Çıkmak Yalnızca Bugünün Değil Yarının da Hakkını Savunmaktır!

Yerel yönetimlerin içinde bulunduğu finansal krizlerden çıkış yolu olarak kamu mülklerini satışa hazırlamaları için yapılan imar planı değişiklikleri en temel şehircilik ilkesi olan kamu yararına aykırıdır. Bu tür uygulamalar, yalnızca günü kurtarma çabasıdır; yanlış uygulamaların sürdürülmesi halinde, yerel yönetimler yakın gelecekte kendi mülklerinden mahrum kalacak ve halkın ihtiyacı olan kamusal hizmetleri sunamaz hale gelecektir.

Unutulmamalıdır ki yerel yönetimlerin asli görevi, sağlıklı, yaşanabilir ve adil kentler yaratmaktır. Bugün Belediye Hizmet Alanı olarak ayrılmış bir parselin Turizm–Ticaret Alanına dönüştürülmesi, yalnızca teknik bir karar değil, halkın iradesine, kamu yararına ve ortak geleceğimize yöneltilmiş açık bir saldırıdır. Kamu mülklerini satışa hazırlayan imar planı değişiklikleri ve kamu yararını yok sayarak alınan hiçbir karar meşru değildir. Bugün bir parsel için verilen bu karar, yarın kentimizin kaderini belirleyecek zincirleme adımlardan biridir.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisine Çağrımızdır!

İktidar tarafından muhalif belediyelere yapılan mali baskıya karşı muhalif belediyelerin "kamu mülklerini" koruyan politikalar geliştirmesi beklenirken, kamu mülklerini özelleştiren bu anlayış kabul edilemez. Kamu yararını yok sayan bu kararlardan derhal vazgeçilmelidir!

Halkın kamusal ihtiyaçlarına cevap vermesi için değerlendirilmesi gereken alanların özelleştirilmesine ve bu alanlarda halkın kullanımını kısıtlayan bütün düzenlemelere karşı gerekli hukuki girişimlerde bulunacağımızı kamuoyuna bildiriyoruz.

Kamu mülkleri satılık değildir, pazarlık konusu edilemez, sermayeye devredilemez!

TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi