Çamlık Mahallesi'nde 30 Ağustos'ta meydana gelen olayda; uyuşturucu madde bağımlısı olduğu ileri sürülen Feyzo Duran ile dini nikahlı yaşadığı Aysel Perkgün arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Duran, iddiaya göre 1 yaşındaki çocuğunun yanında Aysel Perkgün'ü darbedip 104 bıçak darbesiyle yaraladı. Perkgün'ün çığlıklarını duyan komşuları, polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. Ağır yaralanan Perkgün, sağlık ekiplerince Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılıp, tedaviye alındı. Polis tarafından gözaltına alınan Feyzo Duran ise sevk edildiği adliyede tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olayla ilgili yürütülen soruşturmanın ardından hazırlanan iddianamede Duran için 'tasarlayarak' ve 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek' öldürmeye teşebbüs suçundan 20 yıla kadar hapis cezası istendi. Hazırlanan iddianame İzmir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. 'AYSEL KENDİNİ BIÇAKLADI' İzmir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk celsesine tutuklu sanık Feyzo Duran, mağdur Aysel Perkgün ve taraf avukatları katıldı. Mahkeme başkanı ilk olarak sanık Feyzo Duran'a söz hakkı verdi. Kendisine iftira atıldığını ileri süren Duran, "Bana iftira atılıyor. Bunun kanıtı da Aysel'in poliste verdiği ilk ifadedir. Eve geldiğimde bağırışlar duydum. Kapı açıktı. İçeriye girdiğimde Aysel elindeki bıçakla kendini bıçaklıyordu. Elinden bıçağı almaya çalıştım ve ikimiz de yere düştük. Komşulardan yardım istedim. Yaralarına pansuman yaptım. Ağzının kuruduğunu söyleyince su verdim. Kendisi uyuşturucu kullanıyordu. Bırakması yönünde zaman zaman tartışmalarımız oldu. Onu çok sevdiğim için uyuşturucu kullanmasına ses çıkarmadım" dedi. 'RAKI ŞİŞESİNİ KAFAMDA KIRDI' Sanığın ardından söz alan Aysel Perkgün, olay günü Duran'ın kendisine 'Babamla aranızda ne var?' dediğini savundu. Perkgün, "Olay sabahı Salihli'ye asma yaprağı almaya gitmiştik. Akşam dönerken Feyzo babasından 100 lira borç aldı. Tekel bayiinden rakı aldıktan sonra eve geçtik. Ona masa hazırlamamı söyledi. Beraber masayı hazırladık. Ardından duşa girdi ve çıktıktan sonra abdest aldı. Kendisine, 'Şimdi alkol alacaksın. Neden abdest aldın?' diye sordum. Rakı içerken bana da zorla içirdi. Panjurları kapatmak için pencereye uzanınca beli açıldı ve belinde 2 bıçak olduğunu gördüm. 3 yıldır sistematik olarak şiddet görüyorum. Bana bir şey yapacağını hissettim. Ayağa kalkmamı ve bir şey konuşacağını söyledi. Kucağımda çocuk olduğu için kalkamayacağımı söylediğimde rakı şişesini kafamda kırdı. Banyoya götürüp ittirdi. Yerler ıslak olduğundan yere düştüm. 'Babamla aranızda ne var?' diye sorduktan sonra belindeki iki bıçakla beni bıçaklamaya başladı" ifadelerini kullandı. SALONDA SIK SIK TARTIŞMALAR YAŞANDI Psikolojisinin bozulduğunu belirten Perkgün, "Ben yarı baygınken çocuğumu getirip kucağıma bıraktı. Çamaşır sepetinin üzerine oturup sigara içti. Vücudumdan akan kanlar banyoyu doldurdu. Ben yarı baygın yatarken annesi geldi. Beni öyle görüp geri gitti. Psikolojim çok bozuldu. Geceleri elinde bıçakla hala onu görüyorum. Korkudan banyoya giremiyorum" ifadelerini kullandı. Perkgün konuştuğu sırada izleyiciler arasında tartışma çıktı. Bunun üzerine mahkeme başkanı izleyicilerin çıkarılmasına karar verdi. Öte yandan Duran'ın avukatlarının Perkgün'e sorduğu soruların ardından avukatlar arasında da tartışmalar yaşandı. 'FEYZO YARDIM İSTİYORDU' Tanık olarak dinlenen mahalle sakinlerinden Emrah B., olay gününü anlattı. Emrah B., "Evde otururken sese çıktık. Aşağı indiğimde Feyzo, 'Eşim ölüyor yardım edin' diye bağırıyordu. Beni kolumdan eve çekmeye çalıştı ama gitmedim. Kolundan kurtulup ambulansı aradım. Feyzo sürekli eve girip çıkıyor ve yardım istiyordu. Bu sırada Feyzo'nun annesi eve girip çıktı. Kaldırıma oturup yardım feryadında bulundu" dedi. Perkgün'ün avukatları Duran'ın tutukluluk halinin devamını talep ederken, sanık avukatları ise müvekkillerinin beraatini talep etti. Duran'ın avukatları, Perkgün'ün 104 yerinden değil 14 yerinden bıçaklandığını da savundu. Konuşmaların ardından avukatlardan taleplerini alan mahkeme başkanı, sanığın tutukluluk halinin devamına, dosyadaki eksikliklerin giderilmesine ve dinlenmeyen tanıkların dinlenmesine hükmederek duruşmayı 7 Şubat 2022 tarihine erteledi.