Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, genel seçimlerin ardından CHP Genel Merkezi'nde yaşananları ve "Değişim" çağrılarını değerlendirdi.
"İKTİDAR YANLILARI CHP GÜNDEMİNE SARILDI"
AK Parti'nin ülkenin gerçek gündemi olan ekonomik sorunları unutturmak için CHP'ye sarıldığını kaydeden Polat, "CHP'nin gündemi yoğun ama aslında Türkiye'nin gündemi çok daha yoğun. CHP'nin kendi içine dönük bir gündemi var fakat bu Türkiye'nin gündeminden bağımsız yürüyen bir gündem değil. Bugün iktidar yanlıları CHP'nin gündemine sarılmış durumdalar. Yükselen doları, artan yoksullaşmayı, günden güne daha kötüye giden ekonomiyi, itibarsızlaşan Türkiye gerçeğini unutturma gayretindeler" dedi.
"OY KARŞILIĞI ÇEYREK ALTIN DAĞITTILAR"
Seçimlere iyi hazırlandıklarını anlatan Polat, "Bir seçim atlattık, seçime CHP kadroları iyi hazırlanmıştı. Biz iktidar olacağımızı düşünüyorduk. Türkiye'nin dertlerine nasıl derman olacağımıza yönelik çalışmalarımız son derece ciddi devam ediyordu. Liyakatli kadrolarımız vardır. Biz son derece iktidara hazırdık. Seçim oldu, seçimi kazanamadık. Demek ki yeterli çalışamamışız, milleti ikna edecek stratejileri geliştirememişiz. Ancak tüm devlet imkanlarını seçimde kullanan bir iktidarla karşı karşıyayız. Gaziantep gibi yerlerde AFAD'a gelmiş yardım kolileri üstüne AK Parti logoları, muhtar adayı logolarıyla insanlara gidip oy devşirmeye çalıştılar. O bölgelerde 3 bin TL yüklenmiş market kartları dağıttılar ve insanlardan oy istediler. Korkunç bir kaynak kullanımıyla karşı karşıyaydık. Ordu'da oy karşılığında çeyrek altın dağıtıldığını biliyoruz. Türkiye'nin demokrasi geleneğine göre İçişleri ve Adalet Bakanları gibi bakanların ikinci seçim bitinceye kadar koltuklarını korumaları, partizanca davranışları, oy avcılığına devam etmeleri sağlandı. Bu bizim demokrasi geleneğimizde yaşanmayan bir tutumdu" ifadelerini kullandı.
"ÖNCE ASLİ SONRA TALİ SORUNLARI TARTIŞALIM"
Polat açıklamalarını şöyle sürdürdü:
HDP'ye ilişkin söylemlerin ve ittifak ortaklarına vekil listelerinde yer verilmesinin seçim sonuçlarına çok etkisi olduğunu düşünmüyorum. Biz her şeyi dışarı atarak konuşup, sadece kendimizi kum torbası gibi döversek sağlıklı sonuç alamayız. Mesela sizin milletvekili adayınız Urfa'nın Haliliye İlçesinde paket oy kullanması, kadınlar gelmeden oy kullanmaya gittikleri için müdahale ettiğinde burnu kırılabiliyor. Korucu köylerine, HÜDA PAR'ın olduğu köylere sandık görevlisi gönderseniz çatışacağınız bir Türkiye gerçeği var. 600 bin tane paket oy kullanılmış, birçok sandıkta 0 oy çıkmış Kemal Kılıçdaroğlu'na Doğu ve Güneydoğu'da. Bunları üst üste koyduğunuz zaman bir iktidar pervasızlığını görmeyeceksiniz ve 'neden ittifak ortaklarına bunlar verildi' diyeceksiniz. Böyle bir şey yok. Önce somut şartları tartışıp, asli sorunlardan sonra tali sorunları tartışmalıyız.
"HDP'Yİ ŞEYTANLAŞTIRMAK TÜRKİYE'YE BİR ŞEY KATMAYACAK"
Montaj videolar günlerce gerçek gibi paylaşıldı. HDP Türkiye'de siyasi bir parti, toplumsan barışa katkı sunmasını umarım. Çünkü Türkiye'de Doğu ve Güneydoğu; bunun adına Kürt meselesi, insan hakları meselesi ne derseniz deyin, böyle bir problem var ve hepimizin hayatında bu yakıcı bir problem. Bu problemin çözülmesi için katkı sunması gerekiyor HDP'nin. O bölge ile en çok diyalog kuran, en çok oy alan HDP. HDP'yi kapatırsınız yerine Yeşil Sol gelir. HDP'nin taban bulduğu sosyal gerçekliği ortadan kaldırmadan bu işin çözümü mümkün değil. Dilerim ki Doğu ve Güneydoğu'da da insanların sandığa giderken ekonomik reflekslerle oy kullanması, sadece dinsel ya da bölgede yaşananlarla ilgili değil, işsizlik, artan yoksullaşmayla ilgili gerçeklikle sandığa gitsinler. HDP'yi şeytanlaştırmak Türkiye'ye bir şey katmayacak ama HDP'yi çözümün parçası haline getirirseniz, toplum için faydalı bir iş yapmış olursunuz.
"KILIÇDAROĞLU'NUN İNSANLIK ÖDÜLÜ ALMASI GEREKTİĞİNE İNANIYORUM"
Toplumsal barış için bir ittifak, bir Halil İbrahim sofrası kurduk. Bundan dolayı da CHP'yi eleştiriyorlar. Ancak böyle büyüyebiliyorsunuz. Ancak böyle toplumsal barışı sağlayabiliyorsunuz. Bizim Genel Başkanımızın toplumsal barışa katkısından dolayı bir insanlık ödülü alması gerektiğine inanıyorum. Türkiye bu mutabakat masasını anlayacak, 6'lı masanın yıllar sonrası etkisi çok daha net görülecek. O mutabakat metnini kimse atmasın. Türkiye'nin geleceğinde o mutabakat metninin büyük katkısı olacak.
"LİMAN İKTİDAR DA OLABİLİR"
CHP Lideri'nin "Gemiyi limana sağlam götüreceğimi herkes bilsin" sözlerinin sorulması üzerine ise Polat, "Liman yerel seçimler de olabilir, iktidar da olabilir. İktidara gidene kadar geminin başında olacağım da diyebilir. Çünkü biz biliyoruz ki; Türkiye 5 sene bu iktidarı taşıyamayacak. Erken seçim olası. Yerel seçimden sonra Türkiye ikinci bir patlamayı, ekonomik buhranı yaşayacak. Biz CHP'de ne olacağını tartışırken Türk Lirası Dolar karşısında yüzde 14 değer kaybetti. Bunun bizim yaşamımıza etkisini tartışamıyoruz. Yeni gelen Merkez Bankası Başkanının bağlantılarının ne olduğunu tartışamıyoruz. Kemal Derviş geldiğinde, 'Düyun-u Umumiyenin başına gelen Amerika'nın tahsilat memuru' gibi eleştiriler yapılmıştı. Amerika'dan bankalarda fon yöneticiliği yapmış, CEO'luk yapmış birisi geldi, gelebilir ama Türkiye 22 yılda Merkez Bankası içinden güvenli bir insan yetiştirmedi, bunu da tartışamadık" açıklamasında bulundu.
"YAĞ VAR, DÖKTÜK, YALAYIN!"
Polat, Kılıçdaroğlu'nun partinin başında kalması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
Bunları tartışmak yerine Ekrem İmamoğlu ne dedi... Bizim sesimizi kısan medya kuruluşları Ekrem İmamoğlu'nun peşinde. Yağ var, döktük, yalayın! Böyle mi bu! Bu kadar CHP üzerinden kendini tanımlamaya çalışan, kendi başarısızlığını ört bas edip, Türkiye'de nelerin olduğu görülmesin diye cambaza bak diyen bir iktidar var. Onun da bir medya düzeni var, ben buna isyan ediyorum ve şiddetle karşı çıkıyorum.
"KILIÇDAROĞLU PARTİNİN BAŞINDA KALMALI"
Ben bu süreçte Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun partinin başında kalması gerektiğini, en azından yerel seçim bitene kadar muhakkak kalması gerektiğini düşünüyorum.
"İZMİR'İN BOYOZU ÇOK GÜZEL"
Akşener'in açıklamasının sorulması üzerine konuşan Mahir Polat, "İzmir'in boyozu çok güzel" ifadelerini kullandı. Polat, "Saadet'in, DEVA'nın, Gelecek Partisi'nin, İYİ Parti'nin mecliste olması gerekiyordu. Bunu başardık. Çok renkli, çok sesli, çok nefesli İzmir gibi bir meclis oldu" dedi.
"DİĞER İL BAŞKANLARI DA BİZE SENKRONİZE OLMAK DURUMUNDA KALDILAR"
Polat açıklamasını İYİ Parti İl Başkanı Sinan Bezircilioğlu'nun yaptığı "Bizim sayemizde kaç ilçeyi kazandılar, 4 yıldır teşekkür etmediler" sözlerine yönelik soruyla tamamlayarak, "Yaptığımız ve yapmadıklarımızla Türk siyasetine damga vurmayı becermiş bir partiyiz. İzmir'de de öyleyiz. İzmir'de iş dünyasından gelen, pırıl pırıl bir il başkanımız var. İl Başkanımızla birlikte diğer il başkanları da bize, partimize senkronize olmak durumunda kaldılar" diye konuştu.