Polat soru önergesinde “İzmir ilinin Menemen ve Foça ilçelerine ait mahallelerdeki tarım arazilerine su aktaran kanallarda 17 eylül tarihinden itibaren balık ölümleri yaşandığı fark edilmiştir. Çok kirli aktığı gözlemlenen suyun zehirli olabileceği, sulanan tarlalarda yetişen bitkiler yoluyla insan sağlığının da tehdit altında olduğu ortadadır. Menemen'deki sulama kanallarında ve Foça'nın Gerenköy ve Bağarası Mahallelerindeki sulama kanallarında 17 eylül tarihinden bu yana aşırı kirli akan su, toplu balık ölümlerinin yaşandığı bölgeler incelendiğinde; başta sazan olmak üzere tatlı su balığı ölümlerinin daha çok kanal kapaklarının bulunduğu noktalarda yoğunlaştığı görülmektedir.” dedi. “DEMİR DEPOLARIMIZ TÜKENDİ ISPANAKTAN DEMİR DEĞİL ZEHİR ALIYORUZ” Polat “Kirli suyun büyük bölümü Gediz Nehri'ne doğru akmaktadır. Biyolojik çeşitlilik açısından çok zengin bir konuma sahip olan Gediz Deltası özelikle kuşlar açısından da çok önemli konumdadır. Bunun yanında Gerenköy ve Bağarası’ndaki tarlaların zehirli su ile sulanması demek, toprak zehirlenmesi dolayısıyla topraktaki ürünlerin zehirlenmesi demektir. Gerenköy'deki ıspanak ekiminin bu alanda Türkiye'nin önemli bir yüzdelik dilimine sahip olduğu da göz ardı edilmemelidir. Gerekli analizlerin yapılması ve önlem alınması gerekmektedir. Acilen gerekli önlemler alınmazsa halkımızın ıspanaktan demir yerine zehir tüketeceğine şüphe yoktur.” diye ifade ederken “Tarlalara akan suyun insan sağlığına ve toprağa vereceği zararlar için hangi önlemler alınmıştır? Bölgede bulunan fabrikalarda kostik kullanımı ile ilgili gerekli incelemeler yapılmakta mıdır? Menemen ve Foça’daki balık katliamı Bakanlığınızın bilgisi dahilinde midir? Tarım arazilerinin olduğu bölgelerde su kirliğinin önlenmesine yönelik projeleriniz var mıdır? Var ise bunlar nelerdir? Kirlenmiş toprak ve suyun geri kazanılması ile ilgili ne tür projeleriniz bulunmaktadır?” sorularına yer verdi.