İzmir

CHP’li İnanç’tan bütçe açıklaması ve helva göndermesi: Mazottan KDV personelden prim almayın

CHP grup Başkan Vekili Altan İnaç, bütçe görüşmelerinde, ikinci çevre yolu ile trafik sorununun çözüleceğini, çöp tesisi sorununun bir çevre sorunu olduğunu ve Bakanlık tarafından ülke genelinde çözülmesi gerektiğini dile getirdi. İnanç, hükümete mazotta KDV, personelde ise SGK prim indirimi talebinde bulundu.

Abone Ol

Hale YILDIRIM / GÜNDEME BAKIŞ - CHP Grup Başkan Vekili Altan İnanç, bütçe görüşmelerinde CHP Grubu adına konuşma yaptı. İnanç, “Hakan Bey, benim kendisine cevap vereceğimi ifade etti, baştan söyleyeyim vermeyeceğim. Söylediklerimi de doğru yorumlamasını rica edeceğim” diyerek şu açıklamalarda bulundu:


“BİZE ‘NEDEN HELVA YAPMIYORSUNUZ’ DİYORLAR”


Bugün ESHOT Genel Müdürlüğü bütçe ve performansını görüşüp karara bağlayacağız, rakamları açıklayarak Plan Bütçe Komisyonumuz grubumuzun görüşlerini açıkladı. Muhalefet de eleştirdi, eleştirilerde bulundular. Somut önerileri olmadı. Muhalefet partisi sözcüleri değerlendirmelerini yaparken, sanki her şey tammış, her şey yolunda gidiyormuş, eksik yokmuş gibi bir algıyla konuştular. Halk arasında ‘Yağ var, şeker, un var niye helva yapmıyorsunuz’ demeye getiriyorlar. Sanki biz helva yapmayı bilmiyor ya da istemiyor gibi anlatıyorlar.

“BU BÜTÇE ERİŞİLEBİLİR BÜTÇEDİR, BORÇLANMA SADECE YATIRIM İÇİNDİR”


Bu bütçe; gerçekten reel, gerçekleştirilebilir bütçedir. İncelediğinde göreceksiniz, olabildiğince az dış kaynak, borçlanma kullanılması bütçenin en önemli özelliği. Borçlanma kalemlerinin önemli bölümü yalnızca yatırım amaçlıdır. 2026 bütçesinde borç gelir oranı iyileştirilmiştir. Bunları gözardı etmek haksızlıktır.

“CHP BİRİNCİ PARTİ OLDUKTAN SONRA ‘SİLKELEYİN’ TALİMATI VERİLDİ”


Ülkemizin içinde bulunduğu durumun İzmir’e etkileri, 31 Mart 2025 seçimlerinde halkımızın oylarıyla CHP 1. Parti oldu. Seçim kazanılamıyor deniliyor ya, 31 Mart seçimleri son referanstır. CHP 14 Büyükşehir, 21 il, 337 ilçe, 48 beldede belediye başkanlıklarını kazandı. Bu belediyelerin kapsama alanı ülke nüfusunun yüzde 65’i. Seçim kazanılıyor, kazanılmıyor meselesine son örnektir. 1. Parti CHP olduktan sonra talimat verildi, belediyeleri silkeleyin diye. Geçmişe dayalı SGK ve vergi borçları esas alınarak, belediyenin kaynaklarını kaynağında keserek engellenmiş. Hatta pandemi döneminde ülkenin enflasyon nedeni olarak izah edildi, biriken SGK borçlarının nedenlerini de bir miktar oraya bağlasanız iyi edersiniz. Arkasında İzmir’de deprem oldu, ardından büyük Türkiye depremi oldu. Bütün Türkiye belediyeleri, en az merkezi hükümet kadar, Çevre Şehircilik Bakanlığı kadar deprem bölgesinde hizmet, yardım üretti. Bunlar da göz ardı edilmemeli.


“UN, ŞEKER, YAĞ VAR, NEDEN HELVA YAPMIYORSUNUZ”


Silkelemeye devam etmişler, CHP’li belediyeler hizmet üretmeye devam ediyor ya bir kararname hazırlanmış, çıkmış, ‘SGK ve vergi dairelerine borcu olan belediyeler dış kaynak kullanamaz’ denilmiş. Şimdi bize yağ, un, şeker var neden helva yapmıyorsunuz!

“CHP’Lİ BELEDİYE BAŞKANLARINI TUTSAK ETTİNİZ”


CHP’li belediyelerin halka hizmetini engellemeyi sağlayamamışlar, yetmemiş 19 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Başkanımız başta olmak üzere CHP’li belediye başkanlarını görevden alıp, tutsak edip, kayyum atamışsınız. Bazı belediyeleri de meclislerde seçim oyunlarıyla Bayrampaşa’da olduğu gibi el değiştirmesini sağlamışsınız. Hiç düşündünüz mü, bu yaptıklarınızdan sonra halkımız ne düşünüyor! Buradan bir siyasi rant elde edilebilmiş mi! Bunu da sandık önümüze geldiğinde halkımızın oylarıyla seçim yapıldığında halkımız verecektir.


“MERKEZİ BÜTÇEYE EN ÇOK KATKI YAPAN 4 İLDEN 1’İ İZMİR”


Kasım ayı sadece belediyeler için bütçe ayı değil, merkezi idare için de bütçe ayı. Candaş Yeter, rakamlarla izah etti. Orada bütçe açığı ne kadar! 3 trilyon! Bu ülkenin kaynakları sizin harcamanıza yetmemiş, 3 trilyona ihtiyaç duyuyorsunuz demek ki, Hani yağ un şeker vardı, demek ki birinden biri eksikmiş. Genel bütçeye en çok katkı yapan 4 il var, bu illerden biri de İzmir. İzmir vergileriyle genel bütçeye ne kadar katkı yapmış, karşılığında ne almış, sizler de biliyorsunuz.


“30 YILDIR İZMİR’İ NEDEN ALAMIYORSUNUZ”


İzmir’i 30 yıldır sosyal demokratlar yönetmekte diyorlar bir eleştiri gibi ama Türkiye’yi de 23 yıldır AKP yönetmekte. Ben bir eleştiri olarak söylemiyorum. Siz, İzmir’de hizmetlerin eksikliğinden, yatırım eksikliğinden, yurttaş memnuniyetsizliğinden bahsediyorsunuz ama 30 yıldır İzmir’i neden CHP’den alamıyoruz, neden İzmirliler bize oy vermiyor diye düşünün, önerim budur.

“AKP GELDİĞİNDE 1 DOLAR 4 LİRAYDI”

23 yıldır Türkiye’yi AKP yönetmektedir. AKP iktidara geldiğinde 1 dolar 4 liraymış, 23 yılda kaç kat artmış! Ekmek 25 kuruş, 1 litre süt 70 kuruş, şekerin kilosu 1 lira 20, kıyma 8 liraymış. 1 litre benzin 1 lira 60, mazot 1 lira 10 kuruşmuş. 2009 yılında, bugün de kullanımda olan Türkiye’nin en büyük para birimi 200 TL banknot olarak. Dolaşıma çıktığında 200 TL’nin karşılığı 133 Dolarmış. Bugün ise 5 dolar etmiyor! Nerden nereye!

“AVRUPA’DA ENFLASYON YÜZDE 40 BİZDE YÜZDE 700”


Pandemi dönemi enflasyonun nedeni dendi ama AB ülkelerini baz alarak, son 5 yılda AB’deki toplam enflasyon artışı yüzde 40, bizde yüzde 700. Bu rakamlar İzmir’i etkilemiyor diyorsanız, benim size diyeceğim bir şey yok.

“İZMİR’İN KRONİK SORUNLARINDA HANGİ SİYASİ İKTİDAR VARDI”


İzmir’i 30 yıldır CHP’li belediyeler yönetmekte, İzmir’in sorunları diyorsunuz fakat bir yönetim anlayışı farklılığını ortaya koymak için; Basmane çukuru sorunu kaç yıldır İzmir’in gündeminde, hangi yönetim anlayışı nedeniyle gündemde. Hilton Oteli sorunu, hangi siyasal anlayış buna neden olmuştur. Çankaya katlı otoparkı yapıldığında hangi siyasi iktidar vardı.


“ÇÖP SORUNUNU ÇÖZMEK BAKANLIĞIN GÖREVİDİR”


Katı atık bertaraf tesisleri eleştirisi geldi. Çöp üzerinde siyaset üretmeyin diyoruz ama üretmeye devam ediliyor. İzmir 6 bin ton çöp üreten bir kent. Büyükşehir’in çalışmaları var, sorunu anlık çözmeye çalışan gayretler de var. Harmandalı’na 40 yıldır çöp dökülüyor, 1 gün mahkeme kararı geliyor ve bu tarihten itibaren çöp dökemezsiniz deniliyor. Biz de yasalara bağlı anlayışımızla bu karara uyuyoruz. Zor günler yaşadık, ilçelerimizde çöplerin toplanıp gönderilmesi alanında. Mahkeme kararı ortada dururken, Bakanlık oluru ile şu tarihe kadar dökün deniliyor. Ben bunu eleştiriyorum. Mahkeme karar veriyorsa, Harmandalı’na gerçekten çöp dökülmemesi gerekiyorsa dökülmemeli ama öyle olmadığını gerçekte arkadaşlarım söyledi. Çöp tüm büyük kentlerin sorunu, bunu bir ulusal sorun olarak görüp, bütçesini ona göre yapıp, tüm kentlerin bu sorununu ortadan kaldıran planlamayı yapmak hem merkezi hükümetin hem Bakanlığın görevidir. Çöpü ne yaparsanız yapı denilemez, bu bir çevre sorunudur.

“TRAFİĞİN ÇÖZÜMÜ İKİNCİ ÇEVRE YOLUDUR”


Ulaşım eleştiriler geldi. Kent içi trafik sıkışıklığı denilmekte, bir taraftan da yapılanlar eleştirilmekte. Sıkışıklığın çözülmesinin en önemli koşulu yeni çevre yolunun yapılmasıdır. Transit geçiş sağlanmalı ki kent içine giren araçlar deşarj olabilsin. Artık çağdaş bir ulaşım sistemi olan raylı sistemleri kullanıp, alternatif yolların açılması gibi bir master planımız vardır.

“MAZOTTAN VERGİ ALMA, PERSONEL PRİMİNİ DÜŞÜR”

ESHOT’un bütçesi… Günde 2 milyon litre mazot kullanıyoruz. Avrupa’da olsaydık ESHOT’un kullandığı mazotu sübvanse etmiş olabilirdik. 1 dolar 1 bilet gördü bu sistem aslında… Son günlerde İZBAN konusu var, bu da yanlış tartışılıyor. TCDD devletin kurumudur. Trenler de TCDD’nin malıdır, raylar da onundur. Her şey devletinse nasıl oluyor da yük trenlerinden 44, İZBAN’dan 78 lira kilometre başı hat kullanım ücreti alıyoruz. Geçen ay yüzde 24 zam yapılmış. 1 milyar TL İZBAN yıllık TCDD’ye bedel ödüyor. Para burada, devletin parası, bir cepten diğer cebe getirmek marifet gibi anlatılıyor. İZBAN daha iyi çalışsın, halka hizmet isteniyorsa hat bedellerini kaldıracaksınız. Bunu tüm belediye hizmetleri için söylüyorum, mazottan ÖTV, KDV almayacaksın. Personelin SGK primini düşük tutacaksın.

“EN BÜYÜK GELİR GİRDİNİZ KDV, ÖTV”


Merkezi bütçe kalemlerinde en büyük gelir girdisi KDV ve ÖTV, dolaylı vergilerden yüzde 65, doğrudan vergiyi unutmuş gibi yapıyor. Belediyeler halka daha iyi hizmet etsin istiyorsanız belediyeleri güçlendireceksiniz. Silkelemeyi engellemek için yaptıysanız buradan siyasi sonuç çıkmaz.


AK PARTİLİ BURSALI’YA GÖNDERME


Onat tüneli İzmir’in gündeminde. Atamer mahallesine daha önce muhtemel hiç çıkmayan milletvekili arkadaşımız çıkmış, orada tünelin açılması sırasında konutları zarar görmüş yurttaşlarımızın hiç zararı karşılanmıyor, belediye hiç önlem almamış gibi algı yarattığı açık. İzmir’in kent trafiğinin sıkışıklığı diyorsanız bunu yapayın. 2014 yılında Konak tüneli yapılıyordu, Damlacık’ta da aynı sorunlar vardı. Tünel bitti, konutu zarar görenlerin sorunu çözüldü. Onat tünelinin her 2 tarafından ışık göründü. Yüzde 90 aşamasında bitirilmiş. İzBB olarak orada zarar gören yurttaşlarımıza teklifte bulundu, taşınmak istersen taşıyayım, konutun yoksa sosyal konutlara alayım, satmak istersen belediye alsın demiş. Bu milletvekilinize söyleyin, gelsin, sizinle belediye yetkilileri ile konuşup sonra mahalleye çıksın. İnsanların mağduriyetini kullanarak siyaset yapılması kente yapılacak en büyük kötülüklerden biridir.


“FİKİRTEPE’YE BAKIN”


Kentsel dönüşüm sadece İzmir’in değil Türkiye’nin sorunu. Aktepe Emrez ve Örnekköy’de konutlar teslim edilmeye başladı. İstanbul Fikirtepe gidin kentsel dönüşüm nasıl yapılıyor, görün, sonra gelin tekrar konuşalım. Türkiye’de depreme dayanıksız kaç konut var bilmiyorum, Cumhurbaşkanımız deprem bölgesinde 350 bininci konutun anahtarını teslime gitti. 700 bin konuta ihtiyaç olduğu ifade ediliyor, Cumhurbaşkanımız burada dakikada 3, saatte 23 konut yapma kapasitemiz vardır dedi. O zaman hala deprem bölgesinde neden 350 konut açığı var. TOKİ 500 bin sosyal konut projesi açıkladı, o projeye ilk 3 günde 5 milyon başvuru oldu. Bu sosyal konutlar konutu olmayan vatandaşlarımıza teslim edileceği söylemişti o zaman konut ve barınma sorununun da en az 3 milyon olduğu söylenebilir mi!

“EKONOMİ İYİ GİTMİYOR”


Ülkede ekonomi iyi gitmiyor, asgari ücret 22 bin, emekli maaşı 16 bin lira. Merkezi bütçeyi incelerseniz; programların 1 önceki yıla artış yüzdelerine de bakarsanız, sadece 1 programın yüzde 2.2 arttığını görürseniz, diğer tüm programlar bindelik artış göstermekte, tarım programlarında da azalma olduğunu görürsünüz. Son 1 yılda kaç esnaf kepenk indirdi araştırın, kaç fabrika taşınma ya da iflas yoluyla kapandı. Son 1 yılda icra iflas dosyalarında 3 kat artış olmuş. Adliyede dönen paralar borsada dönmüyor dedi bir arkadaşım. Ülke iyiye gitmiyor hem ekonomik hem sosyal olarak.

“ÖZEL OKUL SAYISI DEVLET OKULU SAYISINI AŞTI”

İzmir’e son 1 yılda kaç devlet okulu yapıldı? Türkiye’de özel okul sayısı devlet okulu sayısını geçmiştir. Demokrasi için hukukun üstünlüğü, özgür ve bağımsız seçme ve seçilme hakkı kesintisiz hayata geçirilmelidir. Tüm bu sorunların çözümü kalıcı barıştan geçer, birlikte yaşam kültürünü güçlendirmeliyiz.