Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile şirketin karara itirazı sonrasında, Danıştay kararı bozdu ve davanın reddine karar verdi. Danıştay 6. Dairesi bu kararı dosya üzerinden verirken, alt mahkemenin ÇED iptal kararına temel dayanak olan ve alanda yapılan oturumlu bilirkişi incelemesinde; 9 adet türbinin sakıncalarını ifade ederken kullanılan, “Türbinlerin konumlandırılacağı yerlerin boylu maki vejetasyonuna sahip olduğu, boylu maki vejetasyonunun hayvan türlerine önemli ölçüde besin ve barınma sağlaması açısından önem arz ettiği ve alanda az sayıda olduğu” yönündeki tespiti dikkat çekti. Yatırımın ÇED raporunu iptal eden İzmir 3. İdare Mahkemesi’nin kararını bozan Danıştay’ın kararına TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi) Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Üyesi ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, tepki gösterdi. CHP’li Bayır konuyla ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle 6 maddeden oluşan bir soru önergesi verdi. İptal Gerekçeleri Dikkate Alınmadı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından mahkeme kararlarındaki iptal gerekçelerinin göz ardı edildiğini belirten CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, Karaburun halkının yatırıma karşı verdiği hukuk mücadelesine dikkat çekti. Söz konusu projeye ilişkin Yarımadadaki vatandaşlar tarafından verilen hukuk mücadelesinde ki sürecini anlatan CHP’li Bayır, “Karaburun Yarımadası’nın yüzde 61’ini (252 km²) tek başına kaplayan LODOS Elektrik Üretim A.Ş’ye ait “Karaburun RES Projesi”ne karşı yürütülmüş olan hukuk mücadelesini 5.yılına girdi. Bu zaman zarfında, proje için verilen ÇED Olumlu kararı iki kez ve üretim lisansı bir kez iptal edildi. Ne yazık ki, bu iptal kararlarına karşın, gerek T.C Çevre ve Şehircilik Bakanlığı gerekse Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından, mahkeme kararlarındaki iptal gerekçeleri dikkate alınmaksızın, üretim Lisansları ve ÇED izinleri hızlı bir şekilde yenilendi. T.C Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, 27.02.2018 tarihinde ilan edilen ve Yaylaköy’de dikili olan 50 türbinin yanında 37 adet türbinin de eklenmesine yol açan ÇED OLUMLU kararının iptali için, İzmir Nöbetçi İdare Mahkemesi’ne Karaburun Yurttaş Davacıları tarafından dördüncü kez dava açıldı. Mahkemenin bilirkişi inceleme raporu bir kez daha Karaburunluların lehine sonuçlandı. İzmir’in Karaburun ilçesi Yaylaköy Mahallesi’nde Lodos Elektrik Üretim A.Ş’ye ait “Karaburun RES Projesi”ne şirketinin kapasite artırımı talebine, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) 'olumlu kararı' verildi. Daha önce 3 kez 'ÇED olumlu' kararları mahkemece iptal edilen proje için İzmir 3'üncü İdare Mahkemesi tarafından da aynı karar verilirken, 4'üncü kez ÇED iptal edildi” açıklamasında bulundu. Neden İzin Verilmektedir Danıştay’ın projeye yönelik ‘ÇED Olumlu’ kararını bozmasının ardından Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum tarafından yazılı olarak yanıtlanması talebiyle soru önergesi veren CHP’li Bayır, Karaburun’un Özel Çevre Koruma Bölgesi olduğunun altını çizerek, Bakan Kurum’a, “Hassas bitki varlığı ve doğadaki hayvan varlığı tespitleri, rezerv bölgeleri, hassas bölgeler ve yarı hassas bölgeler belirlenmeden hem karasal alanda hem de denizel alanda kapasite artışlarına, yer değişikliklerine ve imar alanlarının açılmasına neden izin verilmektedir?” sorusunu yöneltti. ‘Yarımada planlanmadan talana mı açılacaktır?’ diyen Bayır, lisansların ve ÇED Olumlu kararlarının defalarca “yaşamdan” yana iptal edildiğine vurgu yaparak Bakan Kurum’a Yarımadadaki hukuki süreçlerde şirket lehine karar verilmesini nasıl değerlendirdiklerini sordu. İşte O Soru Önergesi; 1. Özel Çevre Koruma Bölgesi (ÖÇKB) ilan edilen Yarımadada hassas bitki varlığı ve doğadaki hayvan varlığı tespitleri, rezerv bölgeleri, hassas bölgeler ve yarı hassas bölgeler belirlenmeden hem karasal alanda hem de denizel alanda kapasite artışlarına, yer değişikliklerine ve imar alanlarının açılmasına neden izin verilmektedir? 2. Türbinlerin konumlandırılacağı yerlerin boylu maki vejetasyonuna sahip olduğu, boylu maki vejetasyonunun hayvan türlerine önemli ölçüde besin ve barınma sağlaması açısından önem arz ettiği ve alanda az sayıda olduğu, Bakanlığınız tarafından bilinmekte midir? 3. İhalesi bile yapılmamış Yönetim Planı süreci ne zaman başlayacaktır? 4. Yarımada planlanmadan talana mı açılacaktır? 5. Biyolojik çeşitliliği ve pek çok değeriyle kıymetli bularak ÖÇKB ilan ettiğiniz Karaburun’da talanın boyutları hız kesmeden büyürken kaç km2’lik bir alanı korumayı düşünüyorsunuz? Planınız nedir? 6. Lisansların ve ÇED Olumlu kararlarının defalarca “yaşamdan” yana iptal edildiği Karaburun Yarımadası’nda hukuki süreçlerde şirket lehine karar vermesini nasıl değerlendiriyorsunuz?