Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - CHP İzmir'de ilçe mahalle delegelerinin seçimi için 3 Temmuz'da sandıklar kuruldu. CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, delege seçimlerini ve süreçte yaşananları değerlendirerek, kulislere düşen iddiaları yanıtladı. 

"ÖRGÜT VERMEK İSTEDİĞİM MESAJI ALDI"

Sürecin sağlıklı ilerlediğini kaydeden Aslanoğlu, "Gayet güzel geçiyor. En başından beri söyledim; bizler aynı amaca hizmet eden partili yoldaşlarız. Şuan sadece mahallelerde ilçe kongrelerimizde oy kullanacak olan temsilcilerimizi seçiyoruz. Bazı mahallelerin delege sayısı daha az, bazı mahallelerin daha çok. Genel itibariyle ilk hafta bana göre sakin geçti. Ancak geçmiş kongrelerimizi, delege seçimlerimizi hatırlarsanız daha tansiyonu yüksek şeyler oluyordu. Ben de il başkanı olarak, en başından beri söylem ve tutumun doğrultusunda da, daha sakin, daha birbirimizi anlayarak bir seçim süreci için sürekli mekik dokuyorum, sürekli sahadayım. Arkadaşlarımızla görüşüyoruz.  İlk hafta yarısından çok daha fazlası ortak listeler halinde oldu. Benim örgüte vermek istediğim mesajı örgüt aldı" dedi. 

"HERKESİN YAN YANA GELDİĞİ ORTAK LİSTE"

Örgüte vermek istediği mesajın "Ortak liste" olduğunu anlatan Aslanoğlu, "O mahallede var olan bütün partili arkadaşlarımızın yan yana gelerek, birbirleriyle sohbet ederek, olması gereken şekilde listeleri belirleyip, ortak liste oluşturması. Çalışan arkadaşlarımız, partide daha önce aktif olan arkadaşlarımız, il başkanı, il başkan yardımcıları, ilçe başkanı, ilçe yöneticisi, belediye başkanı, meclis üyesi birçok arkadaşımızı seçimlerde aktif olan arkadaşlarımızı içine katan, herkesin içine sinen bir liste. Birbirimizle ortak sohbetimiz içinde sonuçlandırdığımız bir süreçti. Bunun da birçok yerde olduğunu görüyorum. Metropol dışında tamamen sessiz, sakin geçiyor" ifadelerini kullandı. 

"KAMU KAYNAKLARIYLA HAKSIZ REKABET OLUŞTURULMASI DOĞRU DEĞİL"

"Bazı belediye başkanlarının kamu kaynaklarını kullanarak seçime müdahil olduğu yönünde duyumlar alıyoruz. Bu konuda ne düşünüyorsunuz" sorusunu yanıtlayan Aslanoğlu, "Kamu kaynaklarını kullanarak parti içi yarışa müdahil olmak doğru bir iş değil. Belediye başkanlarının müdahil olması noktasında, onlar da siyaset yapıyor. Dolayısıyla belediye başkanlarının da 'Benim gönlümde yatan  aslan farklı, ben bu arkadaşların olmasını daha doğru buluyorum' demesi bana garip gelmiyor ama kaynak kullanımıyla, haksız rekabet oluşturması doğru değil. Aynı zamanda toplumun diğer kesimlerine karşı da haksız olur, CHP'ye oy vermeyen vatandaşlarımız da belediye hizmetlerinden faydalanıyor, o yüzden kimsenin hakkına giren bir süreç olmaması gerekir" diye konuştu. 

"YÖNETİM KURULUNDAN BİRKAÇ ARKADAŞ GÖREVLENDİRİYORUM"

Aslanoğlu, belediye başkanlarının kamu kaynağı kullandığı, delegeleri belirlemek için işçi alımı yaptığı yönündeki iddialara ilişkin, "Bu yüzden en başından beri kontrol ediyoruz, sohbet ediyoruz, bu dedikodular çıktığı zaman ben yönetim kurulundan birkaç arkadaş görevlendiriyorum. Onlar gidiyor ilçede bu iddialarda bulunan arkadaşlarla sohbet ediyor, belediye başkanlarıyla sohbet ediyor. Şu ana kadar gerçekliğini görmedik. Bazen kulaktan kulağa mesele daha çok büyütülüyor" dedi. 

"ÇİĞLİ, BORNOVA, BUCA VE KARABAĞLAR'DA İDDİALAR YERİNDE İNCELENİYOR"

Çiğli, Bornova, Karabağlar ve Buca'ya ilişkin bu duyumların alındığını dile getiren Aslanoğlu, "30 ilçemiz var, Çiğli, Bornova, Karabağlar, Buca... Biraz heyecanlı geçen 4 ilçemizde partililerin daha çok söylemi oldu. 4 ilçemizde de bizim arkadaşlarımız giderek her iddiayı yerinde inceliyor" açıklamasında bulundu. 

"SÜRECİN SAĞLIKLI İLERLEMESİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ"

"Her il yöneticisi kendi ilçesinde mi incelemede bulunuyor" sorusuna ise Aslanoğlu, "İl Başkan Yardımcısı da il başkanıdır, il başkanının vekildir. Dolayısıyla hep birlikte bu sürecin sağlıklı şekilde ilerlemesine çalışıyoruz. Bizim yönetimiz anlayışımızda kendisinin siyaset yaptığı alandan uzak durması, o ilçede siyasi rekabetin parçası olmayan arkadaşlarımızdan heyet göndeririz. Bir görevlendirme olmadan gitsin herkes kendi ilçesinde görüşsün gibi bir durum olmaz" yanıtını verdi. 

"PARTİDEKİ KURAL VE TEAMÜLLER İŞLER"

Aslanoğlu, belediye başkanlarından kamu kaynağı kullanımı ve işçi alımı gerçekleştiren belediyelerin tespiti noktasında ne yapılacağını ise, "Partinin kuralları belli, parti kuralları içerisinde yürümesi gereken süreçler yürür. Partideki kural ve teamüller işler" ifadeleriyle anlattı. 

"İL BAŞKANLIĞI PARTİLİLERİN HAKKINI, HUKUKUNU KORUMAYA ÇALIŞIYOR"

Aslanoğlu açıklamasını şöyle sürdürdü: 

Henüz mahalle delegeleri seçiliyor. Burada il başkanlığının yapması gereken iş süreçlerin sağlıklı geçmesini sağlamak. Mahallelerin istediği, gönüllerinden geçen ilçe delegelerinin çıkması. Buradan ilçe başkanını seçecek arkadaşlarımız, il delegasyonu seçilecek. Burada da benzer bir görev üstleneceğiz. Ondan sonra il başkanlığı için rekabet olacak. İl Başkanlığı şu an sadece partililerin hakkını, hukukunu korumaya çalışıyor. Onların gönlünden geçenin en sağlıklı şekilde yukarıya doğru uzamasını sağlamaya çalışıyor.

"KONUŞMAYI DIŞARI AKSETTİRENİN AHLAKINI SORGULARIM"

Buca delege seçimlerinde ismi sıkça geçen İl Başkan Yardımcısı Görkem Duman'a yönelik uyarıda bulunduğuna ilişkin iddiaların gerçeği yansıtmadığını dile getiren Aslanoğlu, "Neden Görkem'le ilgili böyle bir şey söyleyeyim! Ben yönetim kurulunda olanın yönetim kurulunda kalması gerektiğine inanırım. Yönetim kurulunda olan konuşmayı dışarıya aksettiren insanların ahlakını da sorgularım. Görkem bizim kardeşimiz, Görkem bir tarafın parçası ya da değil gibi bir şey yok, benim bir tarafın parçası olduğum yok. Benim bir mahalleye müdahalem mi var, birilerinin delege çıkması ya da delege çıkmaması üzerine mi bir şeyim var. Görkem kardeşimize neden böyle bir şey söyleyeyim. Öyle olsa o mahallelerde seçimi birinin kazanması için uğraşıyor olmam lazım" dedi. 

"İL BAŞKAN YARDIMCISI BİR TARAFIN PARÇASI GİBİ OLMASIN"

Aslanoğlu şu açıklamayı yaptı: 

Ben mahallelerde herhangi bir renk için aktif çalışıyor olsam, bundan haberdar olmamanız olabilir mi? Görkem gibi bir kardeşimizi neden uyarayım. Ben olabildiğince bir şeyin adaletli olması için elimi vicdanıma koyarak yürüyorum. Bazı kararlarım mavinin, eflatunun, lilanın hoşuna gitmiyordur. Konuştuğum, fikir savunduğum şeyler olabilir. Savunduğum şeylerden biri de şu; il başkan yardımcıları beni temsil ediyor, 'siz de aktif müdahil olmayın' diyorum. Kendi mahallelerinde herkesin bir delegasyonu vardır ama gidip başka mahallelerde "Delege Ahmet, Mehmet olsun diye uğraşmayın" diyorum. Aksine bazı ilçelerde arkadaşlar fazla heyecanlı oluyorlar. Onlara 'Belediye başkanlarını, ilçe başkanlarını, il başkan yardımcılarını sorgulatmayın' diyorum. Beni sanki bir tarafın parçası gibi yapmayın, il başkan  yardımcısını 3 liste çıkıyorsa 3 listeye de yazın. Benimle birlikte çalışan başkan yardımcım sanki bir tarafın parçası gibi olsun istemiyorum.

"KONSENSUSLAR İÇİN HERKES ELİNDEN GELENİ YAPARSA MUTLU OLACAĞIM"

Ortak listenin ne kadar güzel olduğunu görüyoruz. Balçova benim ilçem, 2 günde tüm mahalleleri tamamladı. Sağ olsun hem belediye başkanımız Fatma Çalkaya, hem ilçe başkanımız Murat Aküzüm, ikisi de güzel inisiyatifler kullandılar. İnsanları çağırdılar. Ben o toplantılara çok gitmiyorum mahalle bazlı olduğu için ama herkesin uzlaştığı bir süreç. Sessiz, sakin, Balçova'ya yakışır bir süreç oldu. Bütün ilçelerde de böyle konsensuslar olması için herkes elinden geleni yaparsa mutlu olacağım.

"YANLIŞLIKLAR YAŞANDIĞINDA KINARIM"

Belediye başkanımız yazılıyorsa, çıkıyorsa, doğru olan belediye başkanımızın her 2 listede de yer almasıdır. Bazı yanlışlıklar yaşandığında da bunu kınarım. Bunlar şık şeyler değil.