GÜNDEME BAKIŞ -İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraklerinden olan İZENERJİ, İZELMAN be Egeşehir’de çalışan DİSK Genel-İş 1,2,3 ve 9 No’lu şubelerde örgütlü işçiler yarım gün iş bıraktı.
Devam eden Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde masada anlaşmanın çıkmaması üzerine grev ilanı asmaya karar veren işçiler Nisan ayı maaşlarının tam yatmaması sonucu yarım gün iş bıraktı.
GREV İLAN KARARI ASILACAK
DİSK İzmir İl Binası önünde toplanan işçiler sloganlarla Kültürpark içerisinde bulunan İzmir Büyükşehir Belediyesi ofislerine yürümeye başladı. “Mesele sadece maaş meselesi değil emeğimize ve geleceğimize sahip çıkma meselesi” diyen işçiler maaşlarının sadece 20 bin TL olarak yatırılmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. İşçiler Kültürpark içerisindeki belediye binasına grev ilan kararını asmaya hazırlanıyor.
Anlaşma olmazsa işçiler 28 Mayıs'ta greve çıkacak.
DİSK/GENEL-İŞ sendikası tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi;
"Değerli Mücadele Arkadaşlarımız,
Yıllardır AKP iktidarı tarafından uygulanan ekonomi politikaları, emeği ve emekçiyi hedef alan, hak ve hukuktan uzak bir yapıya dönüşmüştür. Kamusal hizmetler özelleştirilirken emekçilerin kazanılmış hakları sistematik olarak peyderpey budanmıştır.
Sendikal örgütlenmeler ise emekçileri köleleştirme politikalarına paralel biçimde baskı altına alınmıştır. Sonuç olarak, bir zamanlar istisna olarak görülen yoksulluk ve güvencesizlik, derinleşen gelir adaletsizliği nedeniyle artık kural haline gelmiştir.
Bu sürecin en büyük mağdurlarından biri de yerel yönetimlere bağlı iştiraklerde çalışan emekçiler olmuştur. Merkezi hükümetin, kendisinden olmayanlara karşı yürüttüğü "silkeleme" adı altındaki kuşatma politikalarının bir sonucu olarak, yerel yönetim
emekçileri maaşlarını eksik, geç ve parça parça almaya başlamıştır.
2025 yılının Ocak ayından bu yana maaş ve sosyal hak
ödemelerimiz işveren tarafından sürekli olarak eksik, gecikmeli ve parça parça yatırılmaktadır. Her ay sona ermesini umut ettiğimiz bu uygulama artık kabul edilemez bir noktaya gelmiştir.
Anayasa’nın 55. maddesi “ücretin emeğin karşılığı” olduğunu ve zamanında, tam olarak ödenmesini güvence altına almasına rağmen, bu madde sürekli olarak ihlal edilmektedir. Bu durum yalnızca hukuki değil, aynı zamanda insan onurunu zedeleyen ve vicdanları yaralayan bir sorundur.
İşverenle yaptığımız görüşmelerde bu sürecin toparlanacağına dair defalarca söz verilmiştir. Geçtiğimiz ay İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ramazan Tezcan ile Genel-İş’e bağlı dört şube başkanı arasında gerçekleşen görüşmede, SGK ve vergi borçlarının sona erdiği ve bundan sonra maaş ödemelerinde herhangi bir aksaklık yaşanmayacağı, bizzat işveren vekili konumundaki Ramazan Tezcan tarafından dile getirilmiştir.
Aynı açıklama İzmir Büyükşehir Belediye Başkanınında olduğu toplantıda Genel Sekreter Ramazan TEZCAN tarafından bir kez daha 4 Şube Başkanına deklare edilmesi sonrasında, Belediye Başkanı tarafındanında bundan sonraki aylarda maaş
ödemelerinde bir aksilik yaşanmayacağının sözünü vermiştir.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni yöneten isimlerin, Genel-İş Sendikası’na ve on binlerce sendika üyesine bu mağduriyeti yaşatmaya hakkı olmadığını bir kez daha vurguluyoruz.
Kendilerini verdikleri sözleri yerine getirmeye ve bu mağduriyetin kısa vadede nasıl giderileceğine dair açıklama yapmaya davet ediyoruz.
Bir yandan işverenden kaynaklı ücret sıkıntıları yaşanırken, diğer yandan devam eden Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinde de tıkanma yaşanmaktadır. 17 Aralık 2024'te başlayan Toplu İş
Sözleşmesi sürecinde bugün itibariyle 142 günü geride bırakmış bulunuyoruz. Görüşmelerde halen sayısı 20’den fazla olan parasal maddelerde uzlaşma sağlanamamıştır. Bu nedenle önümüzdeki günlerde yaşanabilecek mağduriyetlerin sorumluluğu biz emekçilere değil, süreci uzatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve belediye bürokratlarına ait olacaktır. Bu durumu İzmir halkının bilgisine sunuyoruz.
Biz emekçiler, gece gündüz demeden doğumdan ölüme, altyapıdan üstyapıya, güvenlik hizmetlerinden ulaşıma kadar her alanda İzmir halkına hizmet üreten işçileriz. Ve yalnızca hakkımız olanı talep ediyoruz. Bu talebin kentin tüm kesimleri tarafından makul karşılanacağına inanıyoruz. Çünkü bu kentin bir parçası olarak biz de ailemizin geçimini sağlamak ve çocuklarımıza iyi bir gelecek sunmak istiyoruz. Mevcut var olan ücretlerimiz emeğimizin ve alın terimizin karşılığı değildir.
İZENERJİ, İZELMAN ve EGE ŞEHİR PLANLAMA şirketlerinde çalışan binlerce emekçi olarak yaşadığımız güvencesizlik ortamında sabırla çözüm bekledik. Ne yazık ki sabrımız ve sağduyulu duruşumuz bugüne dek karşılık bulmamıştır.
Yukarıda açıkladığımız sebeplerden dolayı; daha önce 9 Mayıs olarak ilan ettiğimiz grev ilam asma tarihini, maaş ödemelerinde yaşanılan sıkıntılardan dolayı 7 Mayıs’a çekmiş bulunuyoruz.
Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinde taleplerimiz hayat bulmadığı takdirde grev pankartlarımızı Belediye binalarına asarak 28 Mayıs 2025 gece saat 24:00 itibariyle grev uygulamasına başlayacağımızı kamuoyuna resmen duyuruyoruz.
Bu karar anayasal hakkımızdır. Anayasa’nın 54. maddesi ile güvence altına alınan grev hakkının kullanılmasından ibarettir. Emeğin en kutsal haklarını hiçe sayanlara ve emeğimizi değersizleştirenlere karşı onurlu bir duruşumuzdur.
Bilinmelidir ki biz emekçiler kavga etmek için değil, yaşamak için buradayız. Ancak yaşam hakkımız tehdit altındaysa, kavga da meşrudur. Bugün, emeğimizin değersizleştirilmesine ve
haklarımızın gasp edilmesine karşı ayağa kalkıyoruz.
DİSK/Genel-İş Sendikası olarak bir kez daha altını çiziyoruz: Biz bu sorunun masada çözülmesinden, iş barışı sağlanarak sona erdirilmesinden yanayız. Aksi takdirde, üretimden gelen gücümüzü kullanarak, anayasal hakkımız olan grev kararını
uygulayacağız.
Taleplerimiz nettir:
- İnsanca çalışmak ve insanca yaşayacak bir ücret istiyoruz!
- Toplu iş sözleşmemiz ile birlikte kazandığımız haklarımızın zamanında ödenmesini istiyoruz!
- Ve en önemlisi Emekçinin alın terine saygı duyulmalıdır!..
Biz emekçiler, buradan yetkililere bir kez daha sesleniyoruz: Bu sesi duymazdan gelmeyin, bu iradeyi küçümsemeyin. Her zaman emeğin en yüce değer olduğunu haykırarak; emeğimizin onuru,
çocuklarımızın geleceği ve daha eşit, adil bir yaşam için adım adım GREVE GİDİYORUZ.
VERİLEN SÖZLER TUTULSUN
İŞ, EKMEK YOKSA BARIŞ DA YOK SADAKA DEĞİL, TOPLU SÖZLEŞME