Halil İbrahim GÜLER/ GÜNDEME BAKIŞ- İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin son oturumunda kurumun 2023 mali yılı bütçesi oylandı.. Toplantıda Cumhur ittifakında yer alan meclis üyeleri tarafından sert eleştirilerde bulundu. VAY İZMİR’İN HALİNE İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in vaatleri ile ilgili açıklamada bulunan Hızal, “Büyükşehir’in amiral gemisini yani kendi bütçesini konuşuyoruz. Bütçeler, geleceğe yönelik planlamalardır. Bugün oylayacağımız bütçe, 2023 yılında yapmak istediklerimizin de bir çizelgesidir aslında. Dolayısıyla ilk bütçemiz olsaydı, yapacağımız konuşma çok farklı olacaktı ancak bugün dördüncü bütçemiz. Dolayısıyla bu yapacağımız değerlendirme, konuşma ve eleştirilerimiz sizin dün yaptıklarınızı içine alan konuşma ve değerlendirme olacak. Bütçeler, esasında siyasal belgelerdir. Bir bütçe, siyasal vizyonu gösterir; faaliyet de bütçeye bağlantılı olarak kabiliyeti gösterir. Bütçeyi yaparken bir sayısal verilerini bir de siyasal boyutlarını analiz edeceğim. Sorular da soracağım: Bu bütçe sayısal olarak size neyi gösteriyor? Kendin geleceği açısından hangi vizyonu ortaya koyuyor? Bütçenin gerçekleşme oranı nedir? Vaatleriniz, sözleriniz, söylemleriniz açısından bize ne veriyor? Bu sorulara sizin hazırladığınız bütçe içinde cevaplar arayacak ve çıkacak sonuçlara göre bütçeniz gerçek mi yoksa simülasyon bir bütçe mi? Gerçekse sorun yok ama simülasyonsa vay İzmir’in haline… 3 yıl gitti, 1 yıl daha gidecek” dedi. GELİRİN YÜZDE 90’I HÜKÜMETTEN Büyükşehir’in bütçesinin artışına dikkat çeken Hızal, “Gördüğünüz fark, 11 milyar 473 milyon. Yani yüzde 100 artan bir gelir bütçeniz var. Gelir bütçeniz yüzde 100 arttı, güzel, harika. Peki, Büyükşehir bu gelir bütçesinin gelirler kalemini artırma konusunda önümüzdeki dönem bir çalışma yapacak da mı artacak? Hayır. Büyükşehir, bu gelirlerin artması noktasında herhangi bir katkı ortaya koymuyor. 2023 yılında 21 milyar 923 milyonu merkezi idareden hak ettiğiniz paydan. Yani yüzde 90’ı. Siz kendi işlerinizle gelir dinamiğinizi yüzde 30 artırmışsınız. Burada vardığımız sonuç şu: Büyükşehir, bu bütçeyi hazırlayan siyasi akıl ve irade ‘Ben kendime güvenmiyorum. Geçen yıl da başarılı yapamadım, bu yıl da yapamayacağım. Nasıl olsa benim güçlü bir siyasi hükümetim var ve bu hükümetin başında güçlü bir Cumhurbaşkanı var’ diye düşünüyor. Siz de güveniyorsunuz, bu sizin belgeniz” diye konuştu. BİZ YAPMAYIN DEDİK AMA… Hızal sözlerini şöyle sürdürdü: “Merkezi idareden gelen payınız yüzde 33 artmış, kendi dinamiklerinizle elde edeceğiniz dinamikleri yüzde 30 artırmışsınız. Sayıştay size demiş ki, hava attığınız ‘Katı Atık Bertaraf Tesisi’ kuruyoruz dediğiniz tesislerle ilgili ‘Ödemiş’te kurduğun yap-işlet-devret işletmesinden neden para kazanmıyorsunuz? Bunu neden yapıyorsunuz? Çünkü ‘Ben çalışmasam da hükümetimiz paramızı zamanında tıkır tıkır hiçbir kesintiye gitmeden ödüyor’ diye düşünüyorsunuz. Pandemide, birtakım sorunların yaşandığı dönemde Büyükşehir’nin ve diğer belediyelerin payları tıkır tıkır ödenirken ‘Engelleniyoruz’ diyorsunuz. Bunu bazı CHP’li yöneticiler bazen de Sayın Başkan söylüyor. Biz de şaşkınlık geçiriyoruz. Bir belediyenin engellenmesi için kaynaklarının kesilmesi gerekiyor, kesiliyor mu, asla. Siyasi iktidarda olduğunuz dönemde hangi belediyelerin hangi kaynaklarının kesildiğini siz daha iyi bilirsiniz. Öngördüğünüz merkezi idare payı ekim ayında elinize geçti, nasıl engelleniyorsunuz? Büyükşehir’de oy çokluğuna sahipsiniz, istediğiniz kararı çıkarabilirsiniz. Ancak buna rağmen Büyükşehir’de bütün kararlar yüzde 95 oranla oy birliğiyle geçtik. Yanlış gördüğümüzde ‘Yapmayın’ dedik ancak birileri çıktı ‘AK Parti bizi kıskanıyor’ dediniz. İSLAV’a para aktaramadınız. İstanbul’da alınan arsayı satmayın” dedik, oy çokluğu ile satmaya karar verdiniz. Sayıştay diyor ki üzerinde işgalci var. Bunu Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Bey engelledi, sizin haberiniz yok. Torbalı’daki tarım arazisinde imar değişikliği yapmayın dedik. Bununla ilgili 10 yılı kapsayan teftiş raporu var; Torbalı ile ilgili araziyle ilgili incelemeye alındı. İzmir’in bir malını İstanbul’daki vakfa vermeyin dedik, Sayıştay yine ‘Hop! Arkadaş, sen ne yapıyorsun?’ dedi. Demek ki AK Parti grubu laf olsun diye siyasi muhalefet yapmıyor.” BU YARA KAPANMAZ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözlerini hatırlatan Hızal, “Bu borçların büyük bölümünü Genel Başkanımız’ın ‘tefeci’ dediği finans kuruluşlarından karşılıyorsunuz. Ancak borcun üzerine bir borç daha ödeniyor. Sizin bütçe kitapçığından görmediğiniz gizli bir borç daha ekleniyor. Büyükşehir ile dönem dönem iş yapan, mal ve hizmet üreten kişi ve kurumlar var ya faturasını ödeyip Büyükşehir’den alacağı olan kişi ve borçlarınız. Bunlar sizin kapınıza geldiğinizde ‘Ne yapalım arkadaş, bu ay Tarkan konseri vardı. Size bu ay ödeme yapamayacağız’ diyorsunuz. 47 müteahhidin 40’ı ya takip açtı ya da açma aşamasında. Dolayısıyla, siz bu 20 milyarlık borçlanmalarla birlikte borçlanma alışkanlığınız için şunu söylemek istiyorum: Belediye elbette borçlanacak ama borçlarını yapısal anlamda çözmek zorunda. Hep söylüyorum, üzülseniz de kırılsanız da, Büyükşehir bir Seferihisar Belediyesi değil, buradaki açılacak yara çok daha büyük olur ve bu yara kapanmaz.” VAATLER NE OLDU? Kentte bekleyen yatırımları hatırlatan Hızal, “25 milyar 900 milyonluk kaynağı nerede, niçin kullanacaksınız? İzmir’in genel sorunlarını yerine getirmek için kullanmak lazım. Tunç Soyer’in vaatleriyle alakalı bir web sitesi vardı, dün yine baktım o site hala güncelleniyor. Yani siz aslında vaatlerinizi unutturmaya çalışıyorsunuz ama söz uçar, yazı kalır misali elimizde kaynaklar da var. “Bütçenin yüzde 41’ini yatırıma ayırdı” diyorsunuz ama bir bütçenin başarısı gerçekleşme oranıyla ölçülür. ‘Çok yüksek’ diyeceksiniz. Peki bu gerçekleşme kağıt üzerinde mi yoksa hayal üzerine mi gerçekleşecek? Yarını konuşmak için dünü değerlendirmeli. Dün sizin 35 milyar lira kullandığınız bir bütçeniz vardı, yine dün “Yaklaşık yüzde 41’ini yatırıma ayırdık” dediniz. Herkesi kapsayan sürdürülebilir altyapı başlığında 4 milyar 776 milyon bütçe ayırdınız. Basmane Garı Önü’nde bir battı-çıktı olması gerekiyordu. 3,5 yıl geçti, nerede, yok. Alsancak Gar önü; 3,5 yıl geçti, nerede, elinizi kim tuttu, paranız mı yoktu? Aliağa’daki battı-çıktı 103 günde yapıldı, siz bin 500 günde hala düşünce aşamasındasınız. Aliağa’da demir fiyatları, döviz daha mı ucuz? Elbette ki değil, ama yeter ki yapılsın. Sayın Murat Aydın, İZSU görüşmelerinde “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Cumhur İttifakı Belediyeleri’nin projelerini onaylıyor’ demişti. Doğrudur, çünkü Cumhur İttifakı belediyeleri projeleri hayata geçirir, siz sadece düşünürsünüz. Gıda Çarşısı için geçmiş yıl da bütçe ayırmıştınız, bu yıl da ayırıyorsunuz. Geçin yapım aşamasını, ihale aşamasında bile değilsiniz. İzmir’in mallarından da habersizsiniz ya, bu yolu yapsaydınız orada Büyükşehir’nin unuttuğu 3,5 emsalli bir arsa var. Bu projeyi yapsaydınız o arsanın geliri artar, finans elde edersiniz. Bu da bizim size bir önerimiz olsun… Otogar Önü’ndeki viyadükün bu yılın başında hizmete açılması gerekiyordu, nerede? Geçmiş yılda da buna benzer bütçeleri ortaya koydunuz, durum ortada. Bu yıl da koyuyorsunuz, muhtemelen önümüzdeki yıl da ortada olacak” ifadesini kullandı. İZBETON VERGİ Mİ KAÇIRIYOR Hızal, “Geçen yıl asfalt çalışmaları için 1 milyar 100 milyon, bu yıl 1 milyar 800 milyon ayırmışsınız. Kemeraltı’nın yağmur suyu sorununu çözeceğinizi söylemiştiniz, 200 milyon bütçe ayırmıştınız. Yapabildiniz mi, yapamadınız. Bu yıl da yapamayacaksınız. Partizanlıktan bahsediyorsunuz, değil mi? Kiraz’daki köy yolları… Kiraz Belediyesi kıt kaynakları bu yolları yapma gereği duyuyor, buyurun partizanlık. Siz bu çalışmaları yaparken bile o kadar partizanlık yapıyorsunuz ki hangi köy bize daha fazla oy vermiş diye bile bakıyorsunuz, onların listeleri tek tek elimizde var. Bergama’nın köy yollarına bakın, buyurun tarıma verdiğiniz önem. Siz PR’ı çok daha yüksek olduğu için bazı belediyeleri yardım gönderiyorsunuz. Şehir içindeki yolların bakım onarımı ve asfaltlama çalışmalarında ana unsur İzmir. İzmir’in yollarındaki asfaltlamaya baktığımızda belediyenin performansını da görüyoruz. Başkan, ‘Rekor yatırım ayırdık’ diyor. İZBETON’un cirolarında bir problem var. Ya Büyükşehir başka bir şirket buldu, ona hizmet yaptırıyor ya da İZBETON vergi kaçırıyor. Bu rakamlardan dahi sizin performansınızın ne kadar düşük olduğunu görebiliyoruz. İş, 1 milyar 800 milyonluk bütçe ayırmakta değil; iş, o 1 milyar 800 milyonu sokağa, yola ayırabilmekte” dedi. SAADET ZİNCİRİ KURDUNUZ Kentsel dönüşüm konusuna değinen AK Partili Hızal, “ Deprem, İzmir’in en korkunç gerçeği. Hepimiz yaşadık ama depreme bakış açılarımızda farklılıklar var. Geçmişte ‘Deprem olduğunu hatırlıyorsunuz’ diyorduk artık onu da unuttunuz. Geçen günlerde Buca’da meydana gelen depremde hepimiz sokağa çıktık. Korktuk, ürktük. Ve İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu bir saat içinde İzmir’e geldi. Bu şehrin seçilmiş belediye başkanı bir tweet attı ve Şato’da devam etti. Bu ayıp bile size deprem gerçeğini gösteriyor. Şapkanızı önünüze koyun ve kabul edin. Siz bu şehrin seçilmiş belediye başkanlarısınız, işinize geldiğinizde ‘Yüzde 58 oy aldık’ diyorsunuz. Farkındayım, dışarıdan eleştiriyorsunuz ama içeride hafif bir kıskançlık var, ‘Neden böyle siyasetçiler bizde yok’ diye. Kendi içinizde yaptığınız görüşmelerde de ‘İçişleri Bakanı geldi, bizim belediye başkanlarımız nerede?’ diye konuştuğunuzu biliyoruz. Kentsel dönüşüme bakış açımızı da söyleyeceğim. Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı’nın bütçesi, 2022 yılında 52 milyonmuş. Bu yılki bütçeniz 68 milyon. Yüzde 30 artmış. Temsil tanıtım 74 milyon’dan yüzde 90 artmış. Sizin reklama ayırdığınız bütçe yaklaşık 150 milyon, kentsel dönüşüme ayırdığınız 68 milyon. Çünkü yapmadıklarınızı anlatmak için ciddi bir bütçeye ihtiyacınız var. Sonra ‘Kentsel dönüşüme 2 milyar ayırdık’ diyorsunuz. Büyükşehir’de Aziz Bey döneminde ağır aksak da olsa bir kentsel dönüşüm anlayışı hakimdi. Siz ne yaptınız? Siz, bütçenizden kaynak ayırmadığınız için Aziz Bey döneminde bu belediyenin önünden dahi geçemeyen birileriyle protokoller yaptınız. Büyükşehir’in adını kullanarak İZBETON eliyle adeta bir ‘Saadet Zinciri’ kurdunuz. Kooperatif üyeleri kaçmaya başladı, bunun hesabını kim verecek, İZBETON ve Büyükşehir verecek. Bu bir vebal” diye konuştu. NARLIDERE METROSU ÇIKIŞI “Gaziemir’de temel attığınızı iddia ettiğiniz alanda bir betoncuk atmışsınız. Bu bir temel midir? Henüz burada zemin iyileştirme çalışması dahi yapmadınız, ‘Yapalım mı yapmayalım mı?’ diye konuşuyorsunuz” diyen Hızal sözlerini şöyle sürdürdü: “ Genel Başkanınıza üzülüyorum, her geldiğinde çakma temel atma töreniyle adamı uğurluyorsunuz. Bu kentsel dönüşüm meselesinde başka bir sorun daha var, hukuksuzluk. “Büyükşehir, İZBETON’a yetki verdi ama o hukuksuz bir şekilde bu yetkiyi kooperatiflere devrediyor” dedik. Size protokolleri verin diye yalvardık. Neden o protokollerin verilmediğini anladık, ‘Yaptığı bütün iş ve işlemlerde çift imza kullanmak zorunda’ diyor. O protokollerde ise tek imza var. Sakın ama sakın bazı bürokratlara gidip imza tamamlama işlemi yapmayın, geçmişe dönük yönetim kurulu kararları almayın. Yazık, gerçekten çok yazık… Kentsel dönüşüme beş kuruş bütçe ayırmadığınız için bu hukuksuzlukları yapmak zorunda kalıyorsunuz. Narlıdere Metrosu’nun bitirilmesi için bulunması gereken kaynak 1 milyar. Asıl problem burada şu, Narlıdere Metrosu’nun Aziz Bey döneminde alınmış kredi limitini doldurmuş. Umarım ben yanılırım, 2023’te bitirirsiniz. Buca Metrosu, Narlıdere Metrosu’nun iki katı kıymetli. Aynı performansı burada da gösterirseniz kapıya kilit vurmak zorunda kalacaksınız. Narlıdere’yi 6 yılda bitiremediniz, umarım Buca’yı dört yılda bitirirsiniz. Çiğli Tramvayı’na gelirsek, üzerinde kullanacağınız tramvaylar yok, muhtemelen Alsancak’taki nostaljik tramvaylarını kullanacaksınız. Çünkü ihale yapmadınız. Opera Binası da hala duruyor, bence bu binayı ‘Beceriksizlik Müzesi’ yapın.” BÜYÜKŞEHİR’DE KARA DELİK VAR Hızal sözlerini şöyle sonlandırdı: “Büyükşehir’in kara delikleri de var. Bu kara deliklere milyarlarca lira para gidiyor. Pazarlık usulü ile ihale yöntemi, nasıl ve niçin yapılması gerektiğini kanundan okursunuz. Toplam 1 milyar 800 milyon pazarlık usulü ile ihale yapılmış, muhtelif gıda ürünleri alınmış, 111 milyon liralık… Bu firmanın sahibi, Gaziemir’de temelini atmadığınız kooperatifin başındaki kişi. O iş için mi bunu aldınız, bu iş için mi onu verdiniz, bilmiyoruz. Sonuç olarak yine geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi simülasyon bir bütçe yapılmış” KADIN PERSONEL ÇIKIŞI İstanbul Sözleşmesi’ni hatırlatan MHP’li Şahin, “Bu madde aslında stratejik hedef 4.4 ün açılımıdır. Bürokratlarımızın bunca emeğine rağmen maalesef İBB yönetiminin İzmir’i geleceğe taşıyacak öngörülerini 2023 performans programında göremedik. Stratejik planda yer alan 7 ana başlıktan hazırlanan 2023 yılı performans programı neredeyse 2022 performans programıyla aynı. Detaylara girmeden önce vurgulamak istediğim birkaç nokta var. Örneğin, kadın personelin toplam personele oranı yüzde28, bu oranı çok düşük buluyorum. Her fırsatta kadını önceleyen, İstanbul sözleşmesine atıfta bulunan İBB yönetimi kadın personel konusunda aynı yaklaşımı göstermemiş. Geçtiğimiz yıl 425 olan işçi personeli 376’ya düşmüş. 441 olan sözleşmeli personel sayısı 475’e çıkmış. Acaba sözleşmeli personele kadro verilecek olması birilerinin bu kadrolara özellikle konumlandırıldığını düşünmemize sebep oluyor. Kadın personel konusunda asıl felaket işçiler arasında görünüyor. Kadın personelin oranı sadece yüzde5. Kadın personel konusunu İZSU ve ESHOT’ta da gündeme getirmiştim, bu durum göz ardı edilmemelidir. Performans hedefine gelince; altyapı, yaşam kalitesi, ekonomi, demokrasi, doğa, yaşayarak öğrenme ve kurumsal kapasite, kültür sanat başlıklarını görüyoruz. 1 Altyapı konusunda bir önceki yıldan farklı olarak yarım ada yol işleri hizmetlerinin yürütülmesi, kentsel ve kırsal açık yeşil alanlar projesi, kent bostanı, kentsel ısı adası etkisinin azaltılması, açık yeşil alanlarda kentsel donatılar maddeleri eklenmiştir. Diğer 62 madde birebir aynıdır. Yaşam kalitesi başlığı altında 49 maddeye sürdürülebilir ulaşımı teşvik ve farkındalık, ulaşım planlama hizmetleri, deniz koruma hizmetleri eklenmiştir. Avrupa bisiklet ağı projesi çıkartılmıştır. Ekonomi başlığı altında yazılan 40 maddeye ilave olarak tarımsal eğitim AR-GE ve koordinasyon, turizm faaliyetlerinin yürütülmesi, EXPO 2026 uygulama projeleri, Avrupa bisiklet ağı maddeleri eklenmiştir, yeni mezbahaların yapılması, turizm hizmetlerinin geliştirilmesi, uluslararası etkinliklere ev sahipliği maddeleri çıkarılmıştır” diye konuştu. KÖRFEZ’DE MARUL YETİŞTİRMEKTEN ÖTE GEÇMEDİ Şahin, “5 yıla yönelik yaptığınız stratejik planda yedi hedef üzerinden her yıl performans programı yapıyorsunuz. Yaklaşık 4 yıldır İzmir’e kazandırdığınız hiçbir kalıcı eser yok. Süslü kelimelerle abartılı söylemlerle bu işler olmaz. 2 günü eşit olan zarardadır sözünü hepimiz biliyoruz. Peki 2 yılın performans programı aynı olan size acaba ne demeli. Şüphesiz ki performans programı ve bütçe birbirinden ayrılmaz iki unsurdur. Pandemi ve ekonomik krize bağlı olarak girdi maliyetleri artmakta. Buna paralel olarak bu artışlar bütçeye yansımaktadır. Bu konuda herhangi bir itirazımız yok. Bizim vurguladığımız konu, hazırlanan bütçeye eşdeğer olarak hizmet artışlarının olmaması, yaklaşık 4 yıldır İzmir’in kronikleşen; koku, yağmur suyu, trafik, otopark, mezarlık, kentsel dönüşüm, planlama konularında bir adım bile yol alınamamasıdır. 2 yıldır öngördüğünüz performans programlarıyla herhangi bir refah artışı mümkün olmamıştır ve olmayacaktır. İzmir kimliğini arayan bir kenttir. Ne turizm, ne liman, ne tarım, ne sanayi ne de ticaret kentidir. Göreve geldiğinizden beri başka bir tarım mümkün mottosuyla gündem oluşturma çabanız körfezde marul yetiştirmekten öteye geçmedi. Körfez marullarını da Çiğli arıtma tesisinden deşarj ettiğiniz gübreyle besleyerek oldukça başarılı bir iş çıkardınız. 2023 yılı bütçemiz 2022 yılına göre yüzde107’lik bir artış oranına sahiptir. Daire başkanlıkları bütçeleri bu oranın altında yada üstünde tanzim edilmesi o daire başkanlığı ve yapacağı işlere verilen önemi ve önceliği tanımlar. İnsan kaynakları, bilgi işlem, destek hizmetleri, strateji geliştirme, çevre koruma, emlak yönetimi, etüd proje, yapı işleri, imar ve şehircilik, itfaiye, kültür ve sanat, satın alma, park ve bahçeler, zabıta, kentsel dönüşüm, sosyal hizmetler, mezarlıklar, iklim değişikliği ve sıfır atık, fen işleri, deprem risk yönetimi ve kentsel iyileştirme, kent tarihi ve tanıtım daire başkanlıklarının bütçelerindeki artış oranı yüzde107’nin altındadır. Diğer bir deyişle bu daire başkanlıkları geçtiğimiz yıla oranla daha alt düzeyde hizmet üreteceklerdir. Zaten bunu da performans programından açıkça görebiliyoruz. Özellikle kentsel dönüşüm ve deprem risk yönetimi daire başkanlıkları hakkettiği bütçenin çok altında paylandırılmıştır. Yaşadığımız kent 17 aktif fay hattı üzerinde konumlanmıştır. 30 Ekim depremi sonrası 2 bütçe yaptık ve ikisinde de depremi yok saydık. Kentsel dönüşümle ilgili daha önce de dile getirdiğimiz konuları tekrar etmek istemiyorum. En önemli eleştirimiz budur. Makine ikmal bakım ve onarım dairesi başkanlığının bütçesi 452 milyon 462 bin TL 1 milyar 680 milyon 557 bin TL’ye yükselmiştir. Yani yaklaşık 4 kat artmıştır. ESHOT genel kurulunda da ifade ettim, akaryakıt ve diğer araç bakım vb. ücretleri 2 kat artmışken 4 katlık bir artış nasıl izah edilebilir. Kentsel dönüşüme 2022’de 52 milyon 242 bin, 2023’te 68 milyon 310 bin TL ayıran İBB yönetimi makine ikmal daire başkanlığına bol keseden bütçe verebiliyor. Araçların bakımı insan canından daha mı kıymetli. Fen işleri daire başkanlığına 2022’de ayrılan bütçe 1 milyar 785 milyon, 2023’te 2 milyar 845 milyon 305 bin TL’dir” dedi. SÜSLÜ KELİMELER ABARTILI SÖZLER Şahin sözlerini şöyle sonlandırdı: “5 yıla yönelik yaptığınız stratejik planda yedi hedef üzerinden her yıl performans programı yapıyorsunuz. Yaklaşık 4 yıldır İzmir’e kazandırdığınız hiçbir kalıcı eser yok. Süslü kelimelerle abartılı söylemlerle bu işler olmaz. ‘İki günü eşit olan zarardadır’ sözünü hepimiz biliyoruz. İzmir’in kronikleşmiş sorunlarının çözümü Büyükşehir yönetiminin bu bakış açısı ve bütçe öngörüleriyle çözülemez” dedi.