GÜNDEME BAKIŞ - Adalet Bakanlığı'na ait olan Buca Cezaevi arazisinin önce Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na ardından da İller Bankası'na devri ile başlayan "Planlama" tartışmaları kent gündemindeki yerini koruyor. 2003 yılında yerel yönetimler tarafından "Taralı Ticaret Alanı" yani AVM olarak yapılan planların, Bakanlık tarafından kaldırılarak yerine içinde konutu da barındıran yeni plan hazırlaması CHP ile AK Parti'yi karşı karşıya getirdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ve TMMOB İzmir temsilcileri alana konut yapılmasına itiraz ederek, "Alan tamamen yeşil alan olsun" çağrısında bulunurken, AK Parti kanadından ise "CHP tarafından yapılan AVM planını kaldırdık, planlarda zaten yeşil alan var" yanıtı geldi.  

"KAMU KURUMLARINDA SÜREKLİLİK İLKESİ VARDIR"

Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, GÜNDEME BAKIŞ TV'de Gazeteci Halime Erdoğan’ın kent gündemini uzun süredir meşgul eden Buca cezaevi arazisine yönelik sorularını yanıtladı. Aynı zamanda hukukçu olan Kılıç, Bakanlık tarafından hazırlanan planların hukuka uygun olmayan noktaları için itirazda bulunduğunu kaydederek, "Mahkeme nihai kararı verecek. Bucalı'nın en büyük taleplerinden bir tanesi buranın yeşil alan olması. Geçmişte bu planları yapan yine yerel yöneticilerdi, bunu yapan, buna itiraz etmeyen kurumlar yine biz ve bizden öncekilerdi. Nihayetinde kamu kurumlarında süreklilik ilkesi vardır. 'Ben bunu yaptım üzerinden 20 yıl geçti, şimdi istemiyorum' gibi bir şey kamu kurumlarında çok kabul edilmez. Hukuka da uygun değildir. Siyasi partisi çok önemli değil. Burada zamanında bir plan yapılmış, sonra istemiyorum... Kentlerde böyle şeyler olmaz. Yaparsın ve bu planlar yüzyıllarca devam eder belki. Bizim talebimiz buranın yeşil alan olması tabi ki ama ortada kesinleşmiş bir plan da var, hukuk devletinde yaşıyoruz. Bu plan nasıl çözülür, plan orada malikle yapılacak uzlaşma ile olur. Bir şekilde çözülebilir ama hukukun dışına çıkılarak yapılabilecek bir şey değil" dedi. 

"AKDEMİR'İ MADEN OCAKLARIYLA İLGİLİ BİR ŞEYLER YAPMAYA DAVET EDİYORUM"

TMMOB İKK Sekreteri Aykut Akdemir'in "Erhan Kılıç da Tunç Soyer kadar dirayetli dursun" açıklamasının sorulması üzerine konuşan Kılıç, "Bakın Bartın'da 42 madencimizi kaybettik, can gitti! Basın açıklaması yapılıyor sadece, devamı getirilebilir. Soma'da 301 madenciyi kaybettik ve Türkiye'de birçok madende ciddi tehlikeli durumlar yaşanıyor. Hala orada çalışmalar devam ediyor. Biz burada madencileri anıyoruz ama somut olarak 'Burada bu işi yaptırmayacağız. Artık bizim madenlerimizde de yurtdışındaki standartlar getirilene kadar biz sivil itaatsizlik yapıyoruz ve bu madenlerde çalışma yaptırtmıyoruz' gibi şey olmuyor. Konuşuluyor, kalıyor ve sonrasında canlar gidiyor. Herkes tam manasıyla görevini yapmalı. Biz dirayetli duruyoruz. Buca cezaevinin kaldırılma sürecinden beri Buca Belediyesi'nin nerede olduğu, nerede, nasıl durduğunu bakan herkes görür. Kentin göbeğinde her konuda, insani, kentsel açıdan ucube bir yapı vardı. Kaldırılmasıyla ilgili ciddi mücadele verdik. Vatandaşın ve kamunun lehine olacak işlerle intikal oluyor Buca Belediyesi. Burada biz yolun açılması için mücadele ediyoruz, pazar yeri için mücadele ediyoruz. Sırayla yapılacak hukuki çerçevede. Aykut Bey Madenciler Odası Başkanı, biraz önce bahsettim, Bartın'da, Soma'da maden faciası oldu, oralarda patlamalar, can kayıpları oldu, ben kendisini oralarla ilgili bir şeyler yapmaya davet ediyorum. Herkes kendi işini yapabilse sorun kalmaz zaten" ifadelerini kullandı. 

"İSTİNYE PARK'LA TMMOB YETERİNCE MÜCADELE ETMEDİ"

Hukuk kurallarına dikkat çeken Kılıç, "Hukuk devletinde hukuki kurallar vardır. Her ne kadar 'Başkaları buna uymuyor' desen de sen uymakla mükellefsin. Uymayanları da uymaya sevk etmekle mükellefsin. Burada mevcut bir plan vardı, kesinleşmiş bir plan vardı. Biz 'hizmette siyaset olmaz, burayı kamu yararına açalım, buradaki yolu açalım, pazar yeri olsun, ilkokul yeri olsun, yeşil alan olsun, kamuya kazandıralım, burası AVM olmasın, kent trafiği kilitlenir' dedik. Nasıl İstinye Park şu anda trafiği resmen kilitledi, İstinye Park yapılırken herkes konuştu etti ama İstinye Park yapıldı ve trafik kilitlendi. Süreçte TMMOB'un yeterince mücadele etmediğini düşünüyorum. Mesela Konak'ta TRT binasının arkasında 10 dönüm alan var, o bölgenin otoparka ihtiyacı var. Oraya bir otopark yapılabilir. Basmane Çukuru var, oraya yeşil alan yapılabilir, Kültürpark'la birleştirilebilir. Urla Planları mesela kentin akciğerleri konumunda. İnciraltı mesela, kesinlikle imara açılmamalı, orası tarım arazisi. Sadece Buca Cezaevi değil, Buca Cezaevi ile ilgili tabi ki mücadelemizi vereceğiz ama bunun yanında Basmane Çukuru yeşil alan olsun, TRT binasının arkasındaki arazi, İnciraltı'nın tarım alanı olarak kalmasıyla, hepsiyle ilgili mücadele verelim. 21. Yüzyıldayız, tarım alanları yok oluyor. İnciraltı tarım alanı olarak kalsın. Basmane Çukuru kamuya kazandırılsın, TRT binasının arkası yıllardan beri mahkemelik oluyor, yeniden plan yapılıyor, gerek yok. Burası büyük bir otopark ve yeşil alan olsa güzel olmaz mı? Malik devlet ya da başkası fark etmiyor, nihayetinde ikisinde de karşılığında bir şey yapman gerekiyor" açıklamasında bulundu. 

"BUCA CEZAEVİ, BASMANE ÇUKURU, TRT BİNASININ ARKASI VE İNCİRALTI İÇİN BİRLİKTE MÜCADELE VERELİM"

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in "İş makinelerinin önüne geçeriz" açıklamasını değerlendiren Kılıç, "Tunç Başkanımız gerçekten bu işe çok akıllıca yaklaştı. 'Burası yeşil alan olsun' diyor, 'kamuya kazandıralım' diyor. İş makinesinin önüne somut olarak da geçebilir tabi ama bunu 'biz burada beton istemiyoruz' demek olarak algılamak lazım. İl Başkanımız da Tunç Başkan da bu mücadeleyi veriyor. Buca cezaevi bize öncü olsun, Buca Cezaevi ile birlikte Basmane Çukuru, TRT binasının arkasındaki 10 hektarlık alan, İnciraltı'nın tarım alanı olarak kalması için ne gerekiyorsa yapalım, aynı mücadeleyi verelim" açıklamasında bulundu. 

"TRT BİNASININ ARKASINDAKİ ALAN OTOPARK YAPILMALI"

TRT binasının arkasında kent merkezinde 10 dönüm hektarlık alanın otopark yapılması gerektiğini dile getiren Kılıç, "TRT binasının arkası kent trafiği açısından zor bir alan. Çok ciddi otoparka sıkıntısı var, otopark için ideal bir yer olabilir, onunla ilgili plan değişikliği olabilir, odalar da çalışabilir. Orada hastaneler var, gittiğimizde araba bırakacak yer yok. Yeşil alan da olabilir. Birçok alan var, bunlarla ilgili yeşil alan mücadelesi yapmalıyız. Yapalım hep beraber" dedi. 

"DOĞAYI KATLETMEYELİM"

Geçmiş dönemde meclis üyeliği de yapan Kılıç, Urla Planlarının sorulması üzerine ise, "Hem partimiz CHP'nin politikası olarak hem de bireysel olarak yaşadığımız coğrafyada doğayı katletmememiz lazım diyorum. Özellikle yaban hayatı... İnsanoğlunun zarar vermediği bir nokta kalmadı, her yere girmeye çalışıyoruz. Biz kentlerin içinde yaşayalım, dışarıya çok bulaşmayalım, doğaya çok bulaşmayalım, yaban hayatına çok bulaşmayalım. Kentlerin içinde yaşayalım. Dünyada 8 milyar insanız ve ekosistemi mahvettik, bitirdik, dışarıya zarar vermeden yaşamaya çalışalım. Urla sadece İzmir'in değil, Türkiye'nin, dünyanın cennet köşelerinden biri, inşallah iyi bir noktaya evrilir" açıklamasında bulundu.