Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, İzmir gündemini değerlendirerek önemli açıklamalarda bulundu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in iletişime açık bir başkan olduğunu, tüm ilçelere eşit hizmet götürdüğünün altını çizen Engin, ilçe belediyelerin de her şeyi Büyükşehir’den beklememesi gerektiğini vurguladı. Engin, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile ilişkilerimiz çok iyi, her belediye başkanımızın arasının çok iyi olduğunu düşünüyorum Tunç Başkanla. Partimizin ilçe belediye başkanları olarak bize verdiği görevler var, Büyükşehir’in görevleri var. Sürekli yardımlaşma halindeyiz. İmar planlarımız, projelerimiz, asfalt ihtiyaçlarımız karşılanıyor. Onun dışında biz, bütün yükü Büyükşehir’e yüklersek o da olmaz. Biz kendi işlerimizi yapacağız, yapamadığımız yerde Büyükşehir’le dayanışma içinde olacağız. Ben buradan tüm Narlıdereliler adına Tunç Soyer ve ekibine çok teşekkür ediyorum” açıklamasında bulundu.  

“EGOLARIMIZI BİR KENARA BIRAKACAĞIZ” 

Başkan Ali Engin, İzmir örgütü ile belediyeler arasındaki uyumu değerlendirerek, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ile il başkanının arasının kötü olması diye bir şey mümkün olamaz. Kişiler kim olursa olsun böyle bir şey düşünülemez. İlçe başkanı ve ilçe belediye başkanının arası kötü diye bir şey de olamaz. Sonuçta görevler ayrı. Biz kamu görevi yapıyoruz, vatandaşın vergilerini kullanıyoruz, evet bir partiden seçiliyoruz. Bizim buradaki temel görevimiz, partinin temel politikalarıyla, vatandaşa vadettikleriyle bizim icraatlarımız örtüşüyor mu? Ben örtüştüğünü görüyorum. Şu anki il başkanımız da genç bir hukukçu arkadaşımız, daha önce Büyükşehir Meclis Üyeliği, Grup Sözcülüğü yapmıştı. Tunç Soyer, Seferihisar’da 10 belediye başkanlığı yapmıştı, tecrübeli bir belediye başkanı, ben bir sorun olduğunu görmüyorum. Ama siyaset binlerce insan tarafından yapılıyor, yönlendiriliyor. CHP’nin İzmir’de 160 bin üyesi var, her yönetici, her üyenin eksikleri olabilir, Büyükşehir’e karşı olabilir. Orada bazı unsurların il başkanlığına karşı ufak tefek eksikleri olabilir, bunlar gerçeği değiştirmez. Genel Başkanımızın da hem örgütten hem belediyelerden istediği herkesin işini yapması ve uyum olması. Temel hedef vatandaşa hizmet, bu bizim görevimiz bunun dışında her şey teferruat. İster beklentilerimiz, egolarımızı bir kenara bırakacağız” dedi.  

“TELEVİZYONLARDAKİ MASKARALIKLARI GÖRÜYORUZ” 

Saha çalışmalarında edindiği gözlemleri aktaran Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, “Sokakta gördüğümüz işsizlik, hayat pahalılığı, gelecek kaygısı, üniversite öğrencilerimiz bir taraftan okumak için mücadele veriyor, kuru ekmek yiyor. Önceden sistem, fedakarlık edin, okullarınızı bitirirseniz, hem sizin için hem ülkemiz için ışık var, şimdi bunu diyebiliyor muyuz. Aile fedakarlıklara dayanarak çocuğunu okutuyor, sonra… Türkiye’nin temel meselesi mesleksizlik, ‘Ne iş yaparım, hiçbir iş yapmam, her işi yaparım’ Belli işleri yaparım, bu işleri hiç yapmam. Genç çiftçiler yetiştirmemiz lazım ki, o geçler köyde kalsın, babasının tarlasını sürmeye devam etsin. Çevre sorunları, kadına şiddet… Televizyonlardaki maskaralıkları görüyoruz. Toplumumuzun genel ahlakına uymayan programlar var. Bu bir dejenerasyon, toplumsal çürüme. Bu yetki bende olsaydı şiddet içeren bütün film ve dizileri yasaklardım. Silah, kadına şiddet, birbirine şiddet, mafyatik dizileri yasaklardım. Bu tür programları yasaklardım. RTÜK basit bir siyasi değerlendirmeye ceza veriyor da bunlara neden bir şey olmuyor? Bu bizim geleceğimizi ilgilendiren bir konu. Neden daha idealist, toplumsal barışı, aileyi, kadın haklarını, çevre duyarlılığını, aileyi, komşuluğu gösteren dizilerimiz, filmlerimiz yok. Eskiden vardı, bugün neden yok, soruyorum buradan. Daha mı yararlı o vuran, kıran, şiddet içeren, zorla adam kaçıran, uyuşturucu satanları, bu yolla zengin olanları gösteren diziler, filmler? Neden bunları topluma, devlet eliyle aktarıyoruz. Neden insanları sürekli ayrıştırıyoruz, inançlarını, giyimlerini sorguluyoruz, bırakın insanlar başını örtsün, bırakın insanlar istediği gibi giyinsin. Ülkeye ne zararı var? Bırakın baş örtülü çocuklarımız üniversiteye gitsin, 18 yaşında evleneceğine 5 yıl okusun bilim yapsın. Bırakın temel eğitim kesintisiz 12 yıl mecburi hale gelsin. Neden kesintiye uğruyor bu, bunlar için paraya, faize, dövize ihtiyaç var mı, hiçbiri için yok. Suçluluk azalır, zenginleşme artar. Neden 8 milyon öğrenciyi üniversiteye gönderiyorsunuz, neden her kasabada üniversite açıyorsunuz. Bırakın çırak olsun, meslek lisesine gitsin, çiftçi, marangoz, bilişimci olsun. Hindistan gibi dünyanın her tarafına bilişimciler yetiştirsin. Neden onun 4-5 yılını heba ediyorsunuz? Devlet binalar yapıyor, ailesi para veriyor, aile de yoksullaşıyor. Bir zihniyete, iyi niyete ihtiyaç var” diye konuştu.  

“ARA ELEMAN YOK” 

Aynı zamanda iş insanı olan Başkan Engin, “Ara eleman bulamıyoruz, Suriyeliler ve Afganlar geliyor. Gidin ayakkabıcılar sitesine, onlar olmasa, çalışacak adam bulamazsınız. Fındığı kim topluyor, çayı, patatesi, karpuzu kim topluyor, gelen turiste kim hizmet veriyor? Biz elimizdeki iş gücünü buna göre eğitiyor muyuz, buna göre planlıyor muyuz? Bu gençlerin kabahati değil, devletin kabahati. Bunu planlayacak, yönetecek, sosyal psikolojik altyapısını oluşturacak olan devlettir. Devlet isterse bu sorunlar çözülür, devlet yapmadığı için bu sorunlar var. Devlet isterse yapar, devlet isterse kutuplaştırmaz, devlet isterse iktidarın vazgeçer ama doğruyu yapar, oya, popülariteye teslim olmaz. Belediye başkanı da öyledir. Oy alacak diye kötü işlere tevessül etmez belediye başkanı, gerekirse 1 dönem yapar ama doğruyu yapar. Diyelim ki doğru yaptı ikinci dönem tercih edilmedi, sonraki de ‘Ben yanlış yapmayacağım, doğru bu, bunu yapacağım’ demeli. Avrupa’da böyle…. Ama ben bir daha yapacağım, bir daha yapacağım, bir daha yapacağım, yanlış kullanacağım bütçeyi, toplumu böleceğim, gelecekten yiyeceğim diyerek olmaz” dedi.  

“İL BAŞKANLIĞI YAPACAK 20 ARKADAŞIMIZ VAR” 

Yaklaşan genel seçimler doğrultusunda CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in istifasının gündeme geldiği hatırlatılan tecrübeli siyasetçi Engin, “Mevcut il başkanımız görevdeyken, bu işin çok dillendirilmesi doğru değil. Ayrılıp ayrılmayacağını bilmiyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi güçlü kadrolara sahip bir parti. Bunu geçmiş yıllarda da aştı, ben il başkanlığını bıraktım, yerime Bedri Serter geldi. Hiçbir sorun yaşamadık, görevini başarıyla yaptı. Ben yine öyle olacağına inanıyorum. Önseçim konusunda söylediklerimiz buradaki durum da için de geçerli. Partinin kuralları tüzüğü var, o günü geldiğinde işleyecek. İzmir’de il başkanlığı görevini yapacak iddia ediyorum en az 20 arkadaşımız var. Hatta 50 arkadaşımız var, hiçbir sorun yaşanmayacak. Önümüzde daha süre var 1-1 buçuk yıl var. Evet, CHP dinamik bir parti, örgütümüzde ‘Deniz Yücel görevden ayrılacak mı, ayrılırsa kim olacak’ merakı var. Biraz bunu törpülememiz lazım, başka işlerle uğraşmamız lazım. Zaman hızlı geçiyor. Cumhurbaşkanlığı seçimine 1 buçuk yıl var ve bunu hepimizin çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Abi, abla, kardeş her formül olabilir” ifadelerini kullandı.  

GENÇLERE ÇAĞRI, “UMUDUNUZU KIRMAYIN” 

Başta gençler olmak üzere, tüm insanlara “Umut” çağrısında bulunan Başkan Ali Engin, “Gelecekle ilgili umudumuzu büyütmemiz lazım. Ben hiçbir zaman negatif bir siyasetçi, insan değilim. En zor koşullarda her şeyin güzel olacağını düşünen insanlardanım. Özellikle buradan gençlere sesleniyorum, umudunuzu kırmayın, bir pencere açılır, ışık olur, hayatınız değişir. Mücadeleye devam, çünkü hepimiz bu yollardan geçtik. Zor koşullardan geldik, bu sorunları birlikte çözeceğiz. Bu güzel ülkede bunları çözecek kaynak var, insan var. Bizim birbirimizle didişmeden, birbirimizin yaşamını, inancını, kökenini, mahallesini, sınıfını sorgulamadan, kardeşçe, barış içinde bu güzel ülkeyi daha ileriye götüreceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi bu sorunları çözebilir mi, fazlasıyla çözebilir. Cumhuriyet tarihin en derin pandemi krizine rağmen, belediyelerimiz ayakta, hizmet üretmeye devam ediyor. Zor koşullarda, kaynak yetersizliği bahane gösterilmeden çok güzel hizmetler yapıyoruz. Belediyeleri iyi ve doğru yönetiyoruz, dinamik yönetiyoruz, hükümeti de öyle yönetiriz. Bize güvenmeye devam edin” dedi.