Balıkların üreme ve büyüme döneminde nesillerinin tükenmemesi için 15 Nisan 2019'da başlayan av yasağı nedeniyle balıkçılar o gün son kez ağlarını denizden topladı. Av yasağının sona ereceği 1 Eylül 2019 tarihi balıkçılar tarafından heyecanla beklenirken, Urla İskelesi Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı İbrahim Temiztepe, bu yılla ilgili beklentilerinin çok yüksek olmadığını açıkladı. Balık çeşitlerinde bir artış beklemediklerini ifade eden Temiztepe, "Av yasağı gırgır ve troller için vardı. Biz kıyı balıkçılığı yapıyoruz. İzmir Körfezi'ndeki kıyı balıkçıları yıl boyu balık tutmaya devam etti. Kıyı balıkçılığında gördüğümüz kadarıyla bu yıl balık çeşitlerinde ne yazık ki artış yaşanmayacak. Uzatma ağlarıyla sardalya avcılığı yapıldı. Bu yıl sardalyanın kilosu 50 liraya kadar çıktı. Bu durum yokluktan kaynaklandı" dedi. Denize açılan bir teknenin bazı giderleri olduğunu anlatan Temiztepe şunları söyledi: "Teknenin masrafı ortalama 150-200 lira. Tuttuğu balık 300-400 lira değerinde. Mazot, tayfa giderleri var. Büyük gırgırlar da sezona başlarken belli harcamalar yapıyor. Onların da pek ümidi yok. Bu durum, hava koşulları, su sıcaklığı, balığın zamanında yumurta bırakıp bırakmamasıyla ilgili. Kaçak avcılığın da çok etkisi oluyor. İzmir Körfezi'nde kaçak avcılık ve deniz patlıcanı avcılığı var. Denizin dibi ve balık yumurtaları sürekli tahrip ediliyor. Deniz çayırları yok oluyor. Bundan ufak balıkçılar çok etkileniyor. Denize ağ atamayacak duruma geldiler." CEZALAR CAYDIRICI DEĞİL Her sezon başında palamut bolluğu yaşanırken bu yıl palamutun da olmadığını belirten İbrahim Temiztepe, Urla denizinde 15 gün önce başlaması gereken çingene palamudunun hala çıkmadığını kaydetti. Karadeniz'de hamsinin bol olabileceğini, ancak Ege kıyılarında durumun pek iç açıcı olmadığını savunan Temiztepe, kaçak avcılıkla mücadelenin önemine dikkat çekerek şöyle konuştu: "Valilik ve Sahil Güvenlik liman ağızlarına ekip gönderiyor, tekneler yakalanıyor. Fakat yakalanan teknelere verilen ceza bin 320 lira. Tekne sahipleri bir gecede 20-25 bin liralık balık avlıyor. Bu cezalar da kaptana kesiliyor, tekneye kesilmiyor. İdari para cezalarını ödeyen de yok. Cezalar caydırıcı değil. 1960 yılında çıkan 1380 sayılı Su Ürünleri Yönetmeliği'nin değişmesi lazım. 10 yıldır 4 Tarım ve Orman Bakanı değişti ama bu yönetmelik değişmedi. Karayollarında bir kamyon kaçakçılık yaparken tespit edilirse polis el koyar. Ama denizde bu yapılmıyor. Ne yazık ki arkamızdan balıkçı gelmiyor. Urla iskelesinde 10 yıl sonra balıkçı göremeyeceksiniz. Çünkü bu işin geleceği yok. Kaçak avcılık yüzünden denize ağ atamıyorlar. Kimse denize yatırım yapmak istemiyor." ESNAF 1 EYLÜL'Ü BEKLİYOR Av yasağının kalkmasını bekleyen Havra Sokağı esnaflarından Abdül Rezak, balık satışlarının sezon açılınca artacağını söyledi. Balık çeşidinin artmasıyla birlikte satışların da hızlanmasını umduklarını anlatan Rezak, "Sezon açılınca daha güzel olacak. Balıklar çoğalırsa talebin de artmasını istiyoruz. Çünkü insanlar az balık yiyor. Maalesef böyle bir kültürümüz yok. Haftada en az 2 gün balık yemek gerekir" dedi. Balık fiyatlarının da çok uygun olduğunu belirten Rezak, sardalya ve hamsinin kilo fiyatının 10 lira iken, levrek ile çupranın 20 lira seviyesinde olduğunu vurguladı. 1 Eylül'den itibaren barbun, mercan, dil balığı, lüfer ve çinekop ile tezgahların zenginleşeceğine dikkat çeken Rezak, lezzetli balıkların kolaylıkla bulunabileceğini, talepte de artış beklediklerini kaydetti. Balık satıcılarından Hasan Öztürk ise "Sezon kapalı olduğu için fiyatlar vatandaşlara yüksek geliyordu. Büyük balıkların kilosu 20 liradan başlıyor. Aslında uygun ama sezon başlayınca 18 liraya düşer. Havuz balıklarını 12 aydır halden alıp satıyoruz. Ama 1 Eylül'den itibaren balık sayısı artar. Pazar gününü heyecanla bekliyoruz" dedi.