Sağlık Bakanlığı'nın haftalık koronavirüs risk haritasında 'çok yüksek riskli' iller arasında gösterilen Edirne'de, 82 saatlik sokağa çıkma kısıtlamasında denetimler sıklaştırıldı. Kentin ana caddelerinde kontrol noktaları oluşturan trafik ekipleri, sürücülere yönelik uygulama yaparken, sokaklarda da tedbirler alındı. Kısıtlamada kendi mahallesi dışında araçlarıyla ya da yaya olarak markete gidenlere, 'Umumi Hıfzıssıhha Kanunu'nun 282'nci maddesi gereği işlem yapıldı. Ekipler, maske takmayanlara 900 lira, sokağa çıkma kısıtlamasına uymayanlara ise 3 bin 150 lira ceza uyguladı. BAŞKA SEMTE ALIŞVERİŞE GİDİNCE CEZA KESİLDİ Ayşekadın semtinde oturan ancak Kaleiçi'ne market alışverişi için giden genç, polis ekiplerince durduruldu. Genç, polisin "Nereye gidiyorsun?" sorusuna "Markete" yanıtını verdi. Başka semte veya mahalleye alışveriş için gidemeyeceği, evine en yakın markete gidebileceği hatırlatılan gence cezai işlem uygulandı. Sağlık Bakanlığı'nın haftalık haritasına göre, Edirne'de 10-16 Nisan'daki vaka oranı 590,05 olarak açıklanmıştı. Önceki haftaya göre artışın devam ettiği, haritada kırmızı renkteki kentte bazı kişilerin ise kısıtlamaya aldırış etmemesi dikkat çekti. Özellikle marketlerin önünde kuyrukların oluştuğu bölgelerde polis ekipleri, gün boyu denetimlerini sürdürdü. Kentte polis ekipleri, yolcu taşımacılığı yapılan minibüslere yönelik de uygulama gerçekleştirdi. Durdurulan araçlardakilerin kısıtlamadan muaf olduğuna dair belgeleri kontrol edilirken, sosyal mesafeye uymaları yönünde de uyarılarda bulunuldu. İÇİŞLERİ BAKANI SOYLU 'KESİNLİKLE MÜSAADE ETMİYORUZ' DEMİŞTİ İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yaptığı açıklamada "Bu hafta sonundan itibaren valilerimiz, kaymakamlarımız, kolluk ve denetim ekiplerimiz için yeni bir seferberlik başlatıyoruz. Tüm gücümüzle sahada olacağız. Özellikle muafiyetlerin kötüye kullanılıp kullanılmadığını gerekirse tek tek arkadaşlarımız kontrol edecekler. Sokağa çıkma kısıtlamasıyla ilgili kimsenin genel bir muafiyeti söz konusu değildir. Bu tarzdan muafiyetler, muafiyet nedeni, buna bağlı olarak zaman ve güzergahlarla sınırlıdır. 'Ben kamu görevlisiyim, ben avukatım, ben mali müşavirim, muhasebeciyim, ben çiftçiyim' deyip, gün boyu kısıtlamalardan muaf olduğunu sanan, istediği yere istediği gibi gidebileceğini zanneden, 'Bakkala, markete gidiyorum' deyip tüm şehri gezmeye kalkan olursa buna kesinlikle müsaade etmiyoruz. Bu hakka girmektir. Bu hasta olanın sorumluluğunu almak, bunun vicdan azabıyla hem bu dünyada hem de öteki dünyada karşı karşıya kalmak demektir. Bu kadar basit" ifadelerini kullanmıştı.