4. Turizm Karma Komite Toplantısı ile eş zamanlı bir otelde düzenlenen Türk-Yunan 9. Turizm Forumu'nun açılışında konuşan Ersoy, Yunanistan ile Türkiye ilişkilerinin her alanda ilerletilmesine büyük önem verdiklerini belirtti. Ticaret ve turizm alanındaki ilişkilerin geliştirilmesinin siyasi sorunların çözümüne de olumlu katkıları olacağına inandıklarına işaret eden Ersoy, "Şunu biliyoruz ki turizm sektörü, ikili düzeyde diyalog sürecinin kazanımlarını devamlı kılacak şekilde halkların birbirlerini tanımalarına hizmet etmektedir." diye konuştu. Bundan önceki toplantının 13 Ekim 2011'de Atina'da gerçekleştirildiğini anımsatan Ersoy, uzun bir aradan sonra bu işbirliği mekanizmalarına tekrar işlev kazandırdıkları için büyük memnuniyet duyduklarını aktardı. Salgının, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye ve Yunanistan'ın turizm sektörünü de olumsuz yönde etkilediğini dile getiren Ersoy, şöyle konuştu: "Ülkemizde Kovid-19 salgınının olumsuz etkilerini minimuma indirmek için çeşitli çalışmalar yürütmekteyiz. Bakanlığımız, Türkiye'de güvenli turizmi mümkün kılmak için bir 'Safe Tourism' sertifikasyon programı hazırladı. Burada özellikle belirtmek isterim ki ülkemizde alınan tedbirler kapsamında ve aşılamanın hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi sonucunda pandemiye ilişkin verilerde önemli gerilemeler sağlanmıştır. Bu çerçevede, ülkelerimiz arasındaki turist trafiğinin pandemi öncesi seviyelere getirilmesi için elbette pandeminin seyrini karşılıklı olarak göz önünde bulundurarak seyahat kısıtlamalarının mümkün olduğunca az uygulanmasını arzu ediyoruz." FERİBOT SEFERLERİ BAŞLATILSIN TALEBİ Yunanistan'ın 1 Ekim 2021 itibarıyla özel gezi tekneleri ile Kuşadası ve İstanbul çıkışlı yolcu gemilerinin Kavala ile bazı Yunan adalarına geçişine izin vermeye başladığını aktaran Ersoy, "Ancak iki ülke arasındaki turist trafiğinin çok önemli bir parçasını oluşturan feribot seferlerine en kısa sürede başlanması turist trafiğimizi olumlu yönde artıracaktır. Bu hem Türk işletmeciler hem de Yunan işletmecileri çok olumlu yönde etkileyecektir. Feribot seferlerinin tekrar başlatılabilmesi için bu toplantı vesilesiyle hızlı bir diyalog mekanizması oluşturmayı istiyoruz. Yarın gerçekleştireceğimiz Turizm Karma Komitesi toplantısında bu konunun tüm paydaşlarınca ayrıntılı bir şekilde ele alınarak bir yol haritası belirlenmesini bekliyoruz." dedi. Halihazırda iki ülke arasında 52 frekans uçuş hakkı bulunduğuna değinen Ersoy, bunun 42'sinin Türk Hava Yollarına, 10'unun ise Pegasus Hava Yollarına ayrıldığını belirtti. Pegasus Hava Yollarının Sabiha Gökçen-Atina uçuşlarını haftalık 10’dan 14’e, Sabiha Gökçen-Selanik hattında haftada 7 sefer ve yaz dönemlerinde ise Midilli, Girit, Rodos ve Mikonos'a haftalık üçer sefer düzenleme talebinin bulunduğunu anlatan Ersoy, şöyle konuştu: "2011 yılına kadar düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz Turizm Forumları ve Turizm Karma Komite Toplantıları neticesinde, 2012 yılından itibaren turizm sezonu boyunca Midilli, Sisam, Sakız, İstanköy, Rodos, Meis ve Simi adalarındaki limanlarda vize verilmesi uygulamasına başlanması neticesinde ülkemizden Yunanistan’a giden turist sayısında büyük bir artış yaşanmış, 2015 yıl sonu itibariyle Yunanistan’ı ziyaret eden Türk turist sayısı tarihi bir rekorla bir milyonu aşmıştır. Vize rejiminin turizm iş birliğinin önünde bir engel oluşturmasını el birliği ile engellemeliyiz. Türk vatandaşlarına vize muafiyeti sağlanması gündemimizin öncelikli maddeleri arasındadır. Bu gerçekleşene kadar turizm sezonu boyunca adalardaki limanlarda vize verilmesi uygulamasına devam edilmesinden ve benzer bir uygulamanın Türk turistlerin Kuzey Yunanistan seyahatleri bağlamında da değerlendirilmesinden memnuniyet duyacağız." Türkiye ve Yunanistan arasındaki turizm iş birliğinin bir başka boyutunun da uzak pazarlar için ortak tur paketi oluşturma ve birlikte tanıtım yapma konusu olduğuna dikkati çeken Ersoy, bu konuda da hızlı bir şekilde çözüme kavuşturmak için çalışacaklarını anlattı. ABD, Çin, Hindistan, Brezilya ve Japonya gibi uzak pazarlardan Avrupa'ya yapılan seyahatlerde, turistlerin birden fazla ülkeyi ziyaret etme eğilimi mevcut olduğunu aktaran Ersoy, şunları söyledi: "Bu durum, yalnızca kruvaziyer seyahatler ile sınırlı kalmayıp havayolu taşımacılığında meydana gelen gelişmeler sonucunda son yıllarda havayolu ile yapılan seyahatlerde de ön plana çıkmakta. Uzak pazarlara yönelik olarak, coğrafi ve kültürel anlamda yakınlığa ve ortak değerlere sahip iki ülke olan Türkiye ve Yunanistan'ı kapsayan tur paketleri oluşturulması fikri uzun yıllardır iki ülke arasında gerek hükümetler gerekse sektör temsilcileri arasında görüşülmektedir. Bu konuda turizm sektörüne büyük iş düşmekte olup, pandemi öncesinde iki ülkede faaliyet gösteren bazı seyahat acenteleri uzak pazarlar için her iki ülkeyi kapsayan tur paketleri organize etmeye başlamışlardı. Ancak, özellikle Güney Amerika ve Uzak Doğu turlarının daha geniş kapsamlı ve yaygın bir şekilde yapılması konusunda maalesef istenilen performans gerçekleşmedi." "YUNANİSTAN'I RAKİP DEĞİL PARTNER OLARAK GÖRÜYORUZ" Ege Denizi'nin potansiyelini dikkate alındığında, iki ülke arasında kruvaziyer turizmi ile ilgili ortak çalışmalar yapılmasının da yararlı olacağının altını çizen Ersoy, İstanbul'da faaliyete geren kruvaziyer limanının sektör temsilcilerinden tam not aldığını belirtti. Bakan Ersoy, "Türkiye Cumhuriyeti ile Yunanistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Taşınmaz Kültürel Mirasın Korunması İçin İşbirliği Protokolü"nü en kısa zamanda sonuçlandırmak istediklerine de belirterek, kültür varlığı kaçakçılığıyla mücadele alanında diğer ülkelerle kurdukları iş birliğinin de büyük önem arz ettiğini dile getirdi. Yunanistan'ın turizm profesyonellerini 2-4 Aralık'ta İzmir'de gerçekleştirilecek olan "Travel Turkey İzmir" turizm fuarı ile 9-12 Şubat 2022'de İstanbul'da düzenlenecek EMITT turizm fuarına katılmaya davet eden Ersoy, "Toplantı öncesi mevkidaşım ile ikili görüşme yaptık. Varmış olduğumuz sonuç aslında çok pratik. Biz Yunanistan'ı rakip ülke değil, partner ülke olarak gördüğümüz zaman iki ülkenin de bu işten ne kadar kazançlı çıkacağının farkındayız. Bundan sonra stratejilermizi de iki partner ülke olarak dünyadan en yoğun turist alan Ege Bölgesi üzerinde odaklanmak istiyoruz. Bu yönde stratejilerimizi iş birliklerimizi geliştireceğiz." diyerek sözlerini tamamladı. "DOSTANE İLİŞKİLERLE BÜTÜN ZORLUKLARIN ÜSTESİNDEN GELEBİLİRİZ" Yunanistan Turizm Bakanı Vasilis Kikilyas ise bugünkü görüşmenin son derece yapıcı olduğu belirtti. Mümkün olduğu kadar bürokrasiyi azaltmak istediklerini aktaran Kikilyas, "Turizm temel parçalarıyla ilgili işlemleri mümkün mertebede en basit seviyeye indirmek durumundayız. Turizm gelirlerinin her iki ülkede de gayri safi milli hasılanın bir parçası haline getirmek durumundayız. Çünkü turizm hem Yunanistan hem de Türkiye için önemli bir gelir kaynağı." değerlendirmesinde bulundu. Turizmin iki ülke arasında iş birliği ve yakınlaşma imkanı verdiğini işaret eden Kikilyas, "Bizim de hedefimiz deniz yolu ile bağlanacak şehirlerin sayısını artırılması. Tabi iki İzmir'in de Selanik ile deniz yoluyla birleşmesi gerektiğini düşünüyoruz. Sayın Ersoy'a 'Bu konuyla ilgili çalışabiliriz' diye söyledim." dedi. Salgın ve sağlık protokollerini dikkate alarak çalışmalar yürüttüklerinin altını çizen Kikilyas, iki ülke arasındaki turist hareketliğinin artırmayı hedeflediklerini söyledi. Türklerin son derece kaliteli misafirler ve turistler olduğunu aktaran Kikilyas, "Onları misafir etmekten son derece memnuniyet duyuyoruz. Pandemi sona erdikten sonra bu faaliyetlerin artmasını temenni ediyoruz." dedi. Kendisinin de Türkiye'yi sık sık ziyaret ettiğini belirten Kikilyas, "Hava yolu şirketleriyle ilgili olarak bu uçuş sayılarının artmasıyla ilgili konuyu Sayın Bakan ile görüştük. Bu konuyu daha ayrıntılı bir şeklide ilerleyen süreçte dikkate alacağız. " diye konuştu. Kikilyas, uzak destinasyonlarla ilgili yapılacak ortak çalışmalarının da iki ülkeye büyük fayda sağlayacağını belirterek şunları kaydetti: "Hepimiz biliyoruz ki zaman zaman hassas dönemlerden geçiyoruz. Ancak şu konuda mutabık kalmalıyız. Turizm, şehirlerimizin birbirleriyle bağlanması, seyahatler üzerinde daha sıkı ve yoğun çalışmamız gereken konular. Ben inanıyorum ki kişisel ve dostane ilişkilerle bütün zorluklarını üstesinden gelebiliriz. Gastronomi örneğine baktığımız zaman sizin ülkenizde gerçekten mükemmel yemekler var. Çok güzel şaraplarınız var. Tatlılarınız çok güzel. Misafirin ağırlanmasında ayrı bir sıcaklık, yakınlık hissettiriyorsunuz. Son derece konuksever insansınız. Ben inanıyorum ki bütün bu bölge Tanrı tarafından kutsanmış. Bölgenin turizm gelirleri çok daha üst seviyelere çıkabilir. Önümüzde bir fırsat var. Bu salonda bulanan herkes iş birlikleri için bir arada. Bazı problemlere ve sorunlara çözüm bulmak için buradayız. Biz büyük resme bakmak için buradayız. Ağaca değil ağacın arkasındaki bütün bir ormanı görmek gerekiyor." "BU SENE DAHA İYİ BİR SEZON YAŞAYACAĞIZ" Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Genel Müdürü Yalçın Lokmanhekim ise iki ülke arasındaki turizm hareketlerinin yakın zamanda salgın öncesini yakalayacağını umduklarını söyledi. Yunanistan Sağlık Bakanlığı Genel Sekreteri Marios Themistocleous da Yunanistan ve Türkiye’nin pandemi ile mücadelede önemli bir başarı kaydettiklerini ifade etti. Yunanistan’ın aşılanma oranın yüzde 65 olduğunu değinen Themistocleous, "Sağlık Bakanlığı çalışanları olarak bu yaz tatilinde seyahatlerin önündeki engellerin azalacağını öngörüyoruz. Bu da sizlerin turizm alanında iş birliklerini geliştireceğiniz anlamına geliyor." dedi. Yunanistan Oteller Odası Başkanı Alexandros Vassilikos da salgından en fazla turizm sektörünün etkilendiğini belirtti. Sektörün sorunlarla hızlı bir şekilde karşılaştığına değinen Vassilikos, "İnanıyorum ki bu sene daha iyi bir sezon yaşayacağız. İnsanlar artık seyahat edebileceklerine inanıyorlar. Bu yönde ümitleri var. Biz işbirliğini geliştirirsek bu meydan okumaları daha rahat karşılayacağız. Artık yeni şartlara hızlı şekilde uymak zorundayız. Aramızdaki işbirliğini korursak hedeflerimizi daha kolay gerçekleştirebileceğiz." diye konuştu. İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, Ege Turizm Merkezi-Çeşme Projesinden bahsetti. Projenin doğa dostu ve sorumlu bir turizm örneği olacağına değinen Özgener, "Bugünden 50 yıl sonraki turizminin öngörüldüğü Çeşme Projesi, Ege Denizi’nde bulunan adalar ve komşumuz Yunanistan için de fırsat olacaktır." dedi. Konuşmaların ardından iki ülke bakanları "Türk - Yunan 9. Turizm Forumu Ortak İş Birliği Protokolü"nü imzaladı. Açılışa, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger ve iki ülkenin turizm temsilcileri de katıldı.