EKODOSD ile Ege Üniversitesi Biyoloji Bölümü görevlileri leylek sayım ve halkalama çalışmalarını başlattı. Tüm yavruların yumurtadan çıktıklarını ve hızla büyüdüklerini tespit eden doğa dostları ile uzmanlar, bir tehlikeye dikkat çekti. EKODSOD Başkanı Bahattin Sürücü, sulak alanların azalmasıyla birlikte gelen leylek sayısında da azalma gözlemlendiğini söyledi. Yaz göçmeni leyleklerin, kışı geçirdikleri bölgeden Türkiye'ye mart ayında gelerek üremelerini gerçekleştirdiklerini, havzadaki tüm yuvalarda yavruların yumurtalardan çıkarak hızla büyüdüklerini belirten Sürücü, "2009 yılından bu yana düzenli olarak Aydın ilinin batı bölümünde kalan Aşağı Büyük Menderes Havzası'nda yuvalara gelen leylekleri saymaktayız. 3 yıl önce Germencik-Koçarlı-İncirliova köylerini sayıma dahil ettik. Bu yıl Karpuzlu ilçesinin köylerini dahil ettiğimiz sayıma göre 260 leyleğin geldiğini tespit ettik. Önümüzdeki yıl da Aydın'ın doğu bölgesindeki yuvaları dahil ederek, Aydın ilinin tüm leylek yuvalarının tespitini gerçekleştireceğiz. Önceki yıllara göre, her yıl ilave edilen yuva alanları olmasına rağmen sayılarda düşüş olduğunu tespit ettik. Bunun nedeninin sulak alanların her yıl giderek daha da azalması, zirai ilaçların çoğalması olduğunu gözlemliyoruz" dedi. DOĞAL TARIMA KATKI SAĞLIYOR Leyleklerin ve diğer su kuşlarının temel beslenme alanı olan sulak alanların azalması, gereken önemin gösterilmemesi ve zirai ilaç kullanımının artması bölgedeki doğal dengeyi olumsuz etkilediğini kaydeden Sürücü, "Bir leylek ailesi, bir üreme döneminde binlerce böcek, çekirge, yüzlerce kurbağa, balık, fare, sıçan, yılan, danaburnu ve benzeri tarım zararlısı olarak kabul gören sayısız canlı türü ile beslenmektedir. Tarımla uğraşan yöre insanları çiftlerini sürerken, traktörlerinin arkasında leylekler gezinir. Toprağın kazılmasıyla birlikte tarım zararlıları meydana çıkar ve leyleklerde bunları yer. Zirai ilaç kullanımının azalmasına yol açarlar ve doğal dengeye katkıları olur" diye konuştu.