Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Avukat Şehrazat Mercan, "Cuma günü çıktı askıya planlar ama yine tık yok. Burada ortaklar hepsi, süreci birlikte yürütüyorlar. Hakikat şu, kültürel sit alanına hançer saplandı ve şahsa milyarlık rant sağlandı. Odalar nerede, çevreci olduğunu söyleyen avukatlar Şehrazat Mercan ve Arif Ali Cangı nerede? Neden sesleri çıkmıyor? Urla'da cambaza bak cambaza oynanıyor" diyen AK Parti İzmir Milletvekili Atilla Kaya'ya "Kurulun kararına bak" dedi. 

"AKP'NİN DEVLETİ DERECEYİ DÜŞÜRDÜ"

Urla Planlarını yakından takip ettiğini kaydeden Avukat Mercan, "İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu alanı 6 Haziran 2018 tarihinde 1. Derece Arkeolojik Sit Alanı'ndan çıkarılarak 3. Derece Arkeolojik Sit Alanı olarak tescil etmişti. Kurul bunu düşürdü diyoruz, AKP'nin devleti onlar, sit derecesini düşürüyor. Üstelik Yaşar Bey ve Elif Koparal'ın raporları aleyhte ona rağmen düşürdüler. Bir yerin sit derecesini siz 3'e düşürdüğünüz zaman orada plan devreye giriyor. Çünkü 3. derece arkeolojik sitte birtakım denetimlerle alan imara açılabiliyor. Bu durumu yaratan kendileri. Biz izliyoruz bu durumu" dedi. 

"GELEN DAVALARI ALMADIM"

Urla’da yaşadığını belirten Mercan, "Eğer ki sit derece düşürülmesini yapmasalardı şu anda Urla planları konuşuluyor olmayacaktı. Planlarla ilgili de Şehir Plancıları Odası bir çalışma yapıyor ancak yurttaşlardan bana gelip, 'Benim avukatlığımı yapar mısınız, buna ben itiraz ediyorum' diyen olursa tabiki yaparım. Ben sonuçta avukatım. Bakın bütün davalarda benim müvekkillerim vardır, ben kendi kendime dava açmam. Bu durumun benim için bir özelliği de var, ben Urlalıyım, Urla'da yaşıyorum. Beni de ilgilendiriyor ama sit derecesi düşürülmeseydi planlama gündeme gelmezdi. Önce kendilerini sorgulasınlar" ifadelerini kullandı. 

"BELEDİYE PLAN YAPMAK ZORUNDA"

Kendisine talep olduğu halde Sit derece düşüklüğü davalarını almadığını anlatan Mercan, "Urla'da özellikle arkeolojik sitlerle ilgili vatandaşın çok başı dertte. Zaman zaman bana gelip danışıyorlar. Hatta dava getirdiler, ben 'Yapamam bunu' dedim, sit derecesinin düşürülmesi davasını ben almadım yanlış anlarlar diye. Bakın siz vatandaşın yerinin sit derecesini yükselttiğiniz ya da yapılaşmaya kapattığınız zaman ona takasla başka bir yer vermeniz ya da onu tazmin etmeniz yani kamulaştırmanız lazım. 40 yıldır bu yapılmıyor ve vatandaş mağdur ediliyor. İşlerine gelince ya da başka sebeplerle ben onu bilemem, sit derecesini düşürüyorsunuz, düşürdükten sonra 'Belediye niye plan yapıyor' diyorsunuz. Belediye yurttaş başvurduğu zaman plan yapmak zorunda. 'Ben Buraya plan yapmam diyemez' yani. Önce kendini sorgulayacak Atilla Bey, o da avukat, bilir bunları zaten" açıklamasında bulundu.