Yıllar önce, İstanbul’dayım. Yeni tanıştığım Atahan Yersel, bana İzmir’e dair hayallerini anlatıyor. Atahan Yersel kim derseniz İstanbul’un başarılı işletmecilerinden, Mendel’s, Mathilda Profiterol, Lokmata gibi markaların kurucusu, ortağı.  

Tanıştığımız gün bana,  “bir gün İzmir’de başarılı bir Gastro Pub açacağım abi” dedi ve 3 yıl geçti.  Bu yaz yıllar önce kurduğu hayali gerçekleştirdiği gün beni aradı ve abi buyur gel işletmemizi gör dedi. Hayallerinin peşinden koşanlar beni hep heyecanlandırır. Bu hikâyede kendi hayalinin peşinden koşanlar var.

Yine günlerden bir gün Atahan’ın İstanbul Akaretler ’deki dükkânının karşına pizza dükkânı açılıyor. Pizzacıyı İzmir’den L.Mehmet Duman ve Efe Koçer açıyor. Açıldıkları gün Mendel’s Çikolatanın sosyal medya hesaplarından mahalleye hoş geldiniz paylaşımı yapılıyor. Esnaflık, komşuluk mahalleye yeni gelene hoş geldiniz demeyi gerektirir. Tabi bir işletmenin başka bir işletmeye sosyal medyadan tüm takipçilerine hoş geldiniz demesi kolay yaşanan bir şey değil. Bu olayla komşuluk başlıyor ve şimdilerde ortak iş yapmaya kadar varıyor.

Bu yaz içinde bu başarılı işletmeciler yan yana gelip İzmir’de olmasını istedikleri hayalleri tadında bir işletme ile bizlere hizmet vermeye başladılar.  Biranın doğduğu bu topraklarda bira uzun bir yolculukla tüm dünyayı dolaşmış. Şimdilerde Urfa Karacadağ Mevkiinde dünyanın ilk bira üretiminin yapıldığı arkeolojik araştırmalarda ortaya çıkmıştır. İnsanoğlunun ilk birayı mı yoksa ekmeğimi yaptığı halen tartışma konularındandır. Fakat Urfa Göbeklitepe’nin bizlere şuan için netleştirdiği biranın önce bulunduğu yönünde. Sonrasında bira yolculuğuna Mezopotamya üzerinden Mısır’a, oradan da Avrupa’ya geliyor. Avrupa’dan Coğrafi keşifler ile tüm dünyaya yayılıyor. Türk tarihinde biraya baktığımızda bin sekizyüzlü yıllar karşımıza çıkıyor.

İlk üreticilerden İzmir Prokopp fabrikası Alsancak Punta' daydı ve Bornova Sokağının içinde bulunan bir bira bahçesiydi. Yine 1890 yılında Bomonti Kardeşler II. Abdülhamid ’ten ilk bira fabrikası iznini almışlar ve İstanbul’da şimdilerde bir semte ismini veren marka olan Bomonti ile ölümsüzleşmişler. Yine o dönemde Selanik’te Olimpos Bira ve Şampanya Fabrikası açılmış. Genel olarak biranın tüketildiği yerler olarak birahaneler ve bira bahçeleri oluşturulmuş. Bira bahçelerinin en popülerleri arasında İstanbul Bebek, Çamlıca, Tepebaşı bahçeleri ve İzmir’de Alsancak Prokopp olduğu yazılmaktadır. Cumhuriyetin ilanı sonrasında 1939 yılında tüm bira üretimleri Tekel Genel Müdürlüğünün çatısı altında birleştirilerek Tekel Bira markası ile faaliyet devam etmiştir. 1969’lu yıllarda özel sektör bira üreticileri ile sektörde marka sayıları artmıştır.

 Bu topraklardan doğan bira mirası şimdilerde başarılı işletmecilerin yatırımları ile sürmektedir. Yazımın başında yazdığım sevgili Atahan’ın hayali Rast Bira bahçesi ile gerçeklik buldu. Bu şehrin bir bira bahçesine ihtiyacı olduğuna karar veren işletmeciler Karşıyaka Atakent bu yaz dükkânlarını faaliyete geçirdiler ve yazın favori mekânlarından oldular. Menüsünde biranın yanında uyumlu sokak lezzetlerine modern bir dokunuşlar var.

Menü danışmanlığında Şef Bora Bozankaya’nın imzası var. Kokoreçten anne patatesine, kuru etten hamburgere kadar oldukça lezzetli bir menü. Rast Bira bahçesinin diğer işletmelerden farkı biraların 25 cl bardaklarla servis edilmesi. Bunun önceliği daha soğuk bira içilebilmesinin hedeflenmesi. Ben kendilerini çok yoracağı yorumunu yaptım. Malum 25 cl bira bir nefeslik iş.  Servisin oldukça yoğun olacağını ve mekân da hep hareket olacağını yorumlarken şimdi bu hareketin dükkâna ayrı bir enerji verdiğini gözlemliyorum. Son dönemde artan vergiler ile Türkiye’de bira fiyatları oldukça yükseldi. Bu mekânlardaki fiyatlara da yansımaktadır. 25’lik bardak biranın daha satın alınabilir fiyatta sunulabilmesini de sağlamakta.  Gitmeyen varsa, havalar halen dışarıda oturmaya müsaitken gidin derim. Ulaşım oldukça kolay. Tramvay Atakent durağında indikten sonra yürüyüş mesafesinde Havuzlu parkın içinde.

Bir bira bahçemiz var sloganı ve hayalleri ile başlayan işletmeye bize Rast gelsin diyoruz.

Afiyetle kalın.