YEREL POLİTİKA

AK Partili Kaya'dan Tugay'a havuz sistemi çıkışı: Kazanan isim değişiyor ama kaybeden hep İzmir

İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde ihtiyaç olmadığı halde binlerce personel alındığını ve “havuz sistemi” adı verilen uygulamanın siyasi hesaplaşma aracı olarak kullanıldığını iddia ederek yönetimi eleştirdi. Kaya, "Parti içi mücadeleyi kimi zaman Tugay, kimi zaman Soyer, Kocaoğlu, Özel, Kılıçdaroğlu kazanıyor.Ama kaybeden hep İzmir oluyor " dedi

Abone Ol

GÜNDEME BAKIŞ- İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın personel alımları ve belediye içi uygulamalarına yönelik eleştirilerde bulundu. Kaya, Tugay’ın göreve geldikten sonra yaptığı bir açıklamada “Şartlar uygun olmadığı halde personel almak zorunda kalıyoruz” sözleriyle ihtiyaç olmadığı halde yeni işçi alındığını kabul ettiğini ileri sürdü.

PERSONEL ALIMLARINA “POPÜLİST YÖNETİM” ELEŞTİRİSİ

Kaya, eski başkan Tunç Soyer dönemindeki uygulamalara işaret ederek belediyenin popülist bir anlayışla yönetildiğini, kontrolsüz personel alımları ve harcamalar nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin finansal krizle karşı karşıya kaldığını savundu. “İzmir’in sorunlarının çözümü için gönderilen milyarlarca liralık kaynak parti içi hesaplaşmalar nedeniyle çarçur ediliyor” ifadelerini kullandı.

“HAVUZ SİSTEMİ” YİNE GÜNDEMDE

Mahmut Atilla Kaya, açıklamasında Tunç Soyer döneminde uygulandığını belirttiği “havuz sistemi”nin Cemil Tugay tarafından geliştirerek sürdürüldüğünü iddia etti.

Kaya, binlerce yeni personelin havuz sistemine dahil edilmediğini ancak geçmiş dönem kadrolarında görev yapan çalışanların bu uygulamaya maruz bırakıldığını öne sürdü. Bunun çalışma huzuru, iş barışı ve verimliliği olumsuz etkilediğini ifade etti.

“EKONOMİK BASKI VE SİYASİ BİAT” İDDİASI

Kaya, havuza gönderilen çalışanların maaşsız ve sigortasız bırakıldığını, işten ayrılamadığını ve başka bir işe giremediğini savunarak bu uygulamanın “ekonomik baskı yoluyla siyasi biat sağlama mekanizması”na dönüştüğünü dile getirdi.

“KAYBEDEN HER ZAMAN İZMİR”

Açıklamasında İzmir’in benzer yönetim anlayışlarının sonuçlarıyla yıllardır karşı karşıya kaldığını ifade eden Kaya, “İsimler Tugay, Soyer, Kocaoğlu, Özel, Kılıçdaroğlu olarak değişiyor ancak yöntemler aynı kalıyor. Bu süreçte kaybeden ise İzmir oluyor” değerlendirmesinde bulundu.

Ak Partili Kaya'nın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımın tamamı;
Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, "Şartlar uygun olmadığı halde PERSONEL ALMAK, istemediğimiz harcamaları yapmak zorunda kalıyoruz" demişti.

Bu sözlerle birlikte, selefi Tunç Soyer ile aynı popülist yaklaşımla, "İHTİYAÇ OLMADIĞI HALDE BİNLERCE YENİ İŞÇİ ALDIĞINI" itiraf etmişti.

İzmir'in sorunlarının çözümü için gönderilen milyarlarca liralık kaynak, parti içi hesaplaşmaların, kongre dengelerinin ve gruplaşmaların baskısıyla yapılan kontrolsüz personel alımları ve harcamalarla çarçur ediliyor.

Popülist yönetim anlayışıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi finansal krize sürükleniyor, İzmirli hemşehrilerimiz de en temel belediye hizmetlerini alamıyor.

Kentin sorunlarını ideolojik körlükle görmezden gelip, ideolojik kibirle belediyeleri aralarındaki kavgalarının aparatı olarak rahatlıkla kullanıyorlar.

Tugay, şimdi de Soyer'in mucidi olduğu bir mekanizmayı geliştirerek kullanmaya başladı.

Tamamen "parti içi siyasi hesap görme mekanizması" olarak kullanılan "Havuz Sisteminin" benzeri, Soyer tarafından Kocaoğlu döneminde işe alınan belediye kadrolarına yönelik uygulanmıştı.

Sürekli söylem ve eylem çelişkisindeki Tugay, popülistçe bir yandan işçi alımında adeta Soyer dönemi ile yarışıyor, bir yandan ise partisinde kavgalı olduğu siyasi isimlerin referans olduğu kişileri "havuza" gönderiyor.

İşe yeni alınan binlerce kişiden havuza düşen yok. Çalışma huzuru, iş barışı ve verimlilik sıfıra inmiş vaziyette.

Şu an İzmir Büyükşehir'de çalışan işçiler belediyeden gelen herhangi bir mesaj ya da aramayı "havuz" korkusu ile açıyor.

Daha vahim olan iddia ise, Havuz Sisteminin işleyiş biçimi!

Tugay havuza atıyor, siyasi olarak biat eden işçi sonra havuzdan çıkarılıyor.

Kimileri sudan çıkmak için sıra beklerken, belirli kişilere can simidi uzatılıyor.

Havuzdan kimin kurtarılacağı, bağlantılarıyla ve hangi kapıya yaslandığıyla belirleniyor.

Maaş yok. Sigorta yok. İşten çıkamıyorsun. Yeni işe giremiyorsun.

Bu yöntem bir personel politikası değil, insan onurunu zedeleyen bir cezalandırma modelidir.

Bunun adı basitçe "ekonomik rehin alma yöntemi ile siyasi biat" sağlanmasıdır.

İşte İzmirliler olarak yüzleşmemiz gereken yer de tam burası...

Tugay, Soyer, Kocaoğlu...

İsimler farklı ama yöntemler ve eylemler aynı.

Parti içi mücadeleyi kimi zaman Tugay, kimi zaman Soyer, Kocaoğlu, Özel, Kılıçdaroğlu kazanıyor.

Ama kaybeden hep İzmir oluyor…