Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen İçağasıoğlu, çocukların erişkinlerden farklı olarak devamlı bir büyüme ve gelişme içinde olduğunu aktararak, bu süreçte çocuğun büyüme ve gelişme basamaklarının da yaşına uygun olması gerektiğini belirtti.

Bu basamakların herhangi birinde geri kalma veya duraklama olduğundan endişelenen anne babaların çocuk doktoruna müracaat etmesini tavsiye eden İçağasıoğlu, "Doktorunuz, yaptığı muayene ve tetkikler sonunda çocuğunuzu çocuk nörolojisine yönlendirebilir." ifadelerini kullandı.

İçağasıoğlu, büyümenin vücut boyutlarının ve hacminin artması, gelişmenin ise büyüyen dokuların fonksiyon kazanması olduğunu aktararak, şu bilgileri verdi:

"Çocuklar, anne karnından başlayan ve ergenliğe kadar devam eden büyüme ve gelişme süreci içindedir. Bu sürecin herhangi bir döneminde sağlık durumlarının bozulması büyüme ve gelişmeyi yavaşlatabilir, hatta durdurabilir. Bebek 18. ayda halen yürümüyorsa mutlaka çocuk nörolojisi doktoruna danışılmalı."

"Boy uzunluğu, ağırlık ve baş çevresi düzenli ölçülüp takip edilmeli"

Büyümenin izlenmesinde boy uzunluğu, ağırlık, baş çevresi ve artış hızlarının önemli olduğunu vurgulayan İçağasıoğlu, bu ölçümlerin doktor tarafından düzenli olarak yapılması ve takip edilmesi gerektiğini kaydetti.

İçağasıoğlu, "Büyüme hızı her çocukta ve değişik yaş dönemlerinde farklı olabilir. Ancak bu ölçümlerde saptanan anormal değerler, büyümede gerilik veya büyüme duraklamasının bir göstergesi olabilir. Bu kontroller sırasında çocuğun nörolojik muayenesi de yapılmalı, nörolojik gelişim basamakları değerlendirilmeli." değerlendirmesini yaptı.

Merkezi sinir sisteminin gelişmesiyle bebeğin iletişim, hafıza, dikkat, odaklanma, dil gelişimi gibi bilişsel özelliklerinde ilerleme göstermesinin, aynı zamanda başını dik tutma, oturma, yürüme gibi fiziksel becerilerinde bir bütün halinde ilerleme olmasının nörolojik gelişim olarak tanımlandığını anlatan İçağasıoğlu, "Sağlıklı bebeklerin nörolojik gelişimleri sadece genlerle yapılandırılmış bir süreç değildir. Genetik yapının yanında cinsiyet, beslenme, hormonlar, yaşanılan çevre ve geçirilen hastalıklar da etkilidir." ifadelerini kullandı.