Kurtarma çalışmalarını inceleyen Gökçe, göçük altındaki bekçilerin aileleriyle görüştü. Daha sonra gazetecilere açıklama yapan Gökçe, olayın meydana geldiği alanda metro vagonlarına bir yer altı otoparkı yapılması için bir süredir inşaat çalışmasının sürdüğünü, göçüğün yoğun sağanaktan kaynaklandığını düşündüklerini belirtti.

Göçüğün, güvenlik kamerası kayıtlarının kesildiği 03.42’de meydana geldiğini ifade eden Gökçe, “Yoğun sağanak altındaki bölgede, muhtemelen toprağın da killi olması ve suya yeterince doygunluk yaşamasından dolayı bir zemin hareketlenmesi oluyor. Müteahhit firmanın iki bekçisi de muhtemelen hareketlenen zemini kontrol etmek amacıyla gürültünün geldiği yöne doğru hareket ediyorlar. Güvenlik kamera kayıtlarından görebildiğimiz bu.” diye konuştu. Gökçe, bekçilerden birinin, elektriğin kesilmesiyle ilgili oluşan duruma müdahale etmek için şantiyeye elektrik sağlayan kaynağın olduğu odaya, diğerinin ise suyun geldiği duvara doğru yönlendiğini tahmin ettiklerini ifade etti.

EVLERE UZANMASI SÖZ KONUSU DEĞİL
Buğra Gökçe, şöyle konuştu: “O anda elektrik kesintisi olduğu için bundan daha ötesini göremiyoruz. Arkasından kuvvetli bir gürültüyle perde duvarımızın 20 metrelik
kısmı çöküyor. Ne yazık ki iki çok değerli canımız da şu an göçüğün altındadır. AFAD ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ekipleri yer altındaki canlarımızı bulabilmek için bir çaba sarf ediyor. Böyle olunca da canlara zarar vermemek için çalışma güçlüğü var. Diğer taraftan da bir zemin hareketliliği var. Bir kayma olabileceği için de güvenliği sağlama zorunluluğu var. Duvarların biri bozulduğu için diğerlerini de tetikleme ihtimali var. Nitekim yıkılan duvarın karşısındaki duvarda da böyle bir risk oluşmaya başladı. Bir yandan da ekiplerimiz bunun
riskini, yükünü azaltmaya çalışıyorlar.” Gökçe bir gazetecinin, göçüğün evlere doğru yayılma riskini sorması üzerine, “Evlere uzanması söz konusu değil. Şehitler Caddesi’ne uzanan kısımda bir risk var.” dedi.

“VALİLİK MAKAMININ BİLGİSİYLE ÇALIŞMA GECE DURDU”
Gökçe, çalışmaların ağır gittiği değerlendirmesine ilişkin ise şunları söyledi:  “Gece duvarla ilgili bir hareketlenme olunca Valilik makamının da kararıyla çalışmalar durduruldu. Çünkü çalışan ekiplerin de duvarın altında kalma riski oluşacaktı. Sabah zemin hareketini durdurduktan sonra ekiplerimiz tekrar çalışmaya başladı. Ağır iş makinesi çıkarttığımızda makineler göçüyor. Hem de altta canlı olma ihtimali var ve bu canlıyı zarar vermeden çıkartmak gibi bir sorumluluğumuz var. AFAD ekipleriyle birlikte mümkün mertebe göçük altındakilere
zarar vermeyecek bir yöntem bulmaya çalışıyoruz. Çünkü canlı olma ihtimalleri var. Teknik bir çalışma olduğu için şu an bundan daha öte yapılabilecek bir şey yok.” Göçüğe ilişkin idari soruşturmanın açıldığını, konunun adli makamlara da intikal ettiğini ifade eden Gökçe, “Herhangi bir ihmal olup olmadığı teknik inceleme sonrası belli olur.” dedi.

BABAM SAĞSA ÇIKARIP TESLİM ETSİNLER, ÖLDÜYSE CENAZESİNİ VERSİNLER'

İzmir'de Büyükşehir Belediyesi'nin metro vagonları için bir firma aracılığı ile yaptırdığı çalışmalar sürerken meydana gelen göçükte kalan bekçi Mehmet Ali Yalçın'ın (66) oğlu Sinan Yalçın (42), çalışmaların yavaş yapıldığını savunarak tepki gösterdi. Babasının emekli olduğunu ancak borcundan dolayı çalıştığını ve bu işe de bir ay önce girdiğini söyleyen Sinan Yalçın, "Burada yaşanan cinayet. Başka bir şey değil. Bu kadar ihmal zinciri olur mu? Buranın mühendisleri yok mu, buranın balçık olduğunu görmüyorlar mı? Muhtemelen biliyorlardı. O demir orada bırakılır mı, tonlarca yük orada bırakılır mı?" dedi.

'İĞNE UCUYLA KUYU KAZILIYOR'

Saatlerdir çalışmaların olduğu alanda bulunduklarını anlatan Sinan Yalçın, "Kaç saattir buradayız, bir yetkili yok. Sadece yüklenici firmanın adamları kimliğini gizleyerek geldi" dedi.

Babası Mehmet Ali Yalçın'ın daha önce aynı firmada 2 yıl çalıştığını vurgulayan Sinan Yalçın, "Babam burada yaklaşık 1 aydır çalışıyor. Zeminin bozuk olduğunu zaman zaman söylüyordu ama biz dikkate almadık. Sonuçta biz ne firma yetkilisiyiz ne de belediyede çalışıyoruz" diye konuştu. 8 kardeş olduklarını belirten Sinan Yalçın, "Babamın borcu vardı. Kimse keyfine gelip burada çalışmaz. İhtiyacı vardı. Bütün aile olarak buradayız, perişan olduk. Babam sağsa çıkarıp teslim etsinler, öldüyse cenazesini versinler. Bu kadar zamandır iğne ucu ile kuyu kazır gibi çalışma var. Kaç güne çıkaracaklar? Böyle çalışma olmaz" sözleriyle isyan etti. (DHA) - (AA)