Protestoların ilk gününde, İçişleri Bakanı Christophe Castaner, yaptığı yazılı açıklamada, ülke genelinde 2 binden fazla noktada düzenlenen gösterilere yaklaşık 244 bin kişinin katıldığını belirtmiş, çıkan olaylarda 1 kişinin hayatını kaybettiğini, 106 kişinin yaralandığını ve 38 kişinin gözaltına alındığını açıklamıştı. Castaner, bir protestocunun hayatını kaybetmesinin ardından eylemleri başlatan Jacline Mouraud'unun 'sorumluluklarını üstlenmesini' gerektiğini açıklamış, Jacline Mouraud ise hükümeti ölümden sorumlu olmakla suçlamıştı.

Fransız araçlarında kullanılan dizelin fiyatları son 1 yılda ayda yüzde 23 arttı. Bu 2000'lerin başından beri en yüksek rakam olarak değerlendirildi. Jacline Mouraud adlı bir kadının, sosyal medya üzerinden hükümeti eleştirdiği bir video paylaşması, milyonlar tarafından izlenmiş ve sonrasında gösteriler başlamıştı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise, ilk günlerde yaptığı açıklamada, protestoları normal karşıladığını ancak bu sorunun gösterilerle değil diyalogla çözülebileceğini söyleyerek, hedeflerinin fosil yakıtlara daha fazla vergi koymak olduğunu söylemiş, şehirdeki hava kirliliğini artıran taşıtlar yerine elektrikli araçlar almak isteyenlere yardımlarda bulunduklarını ifade etmişti.

SARI YELEKLİLER KİM?
Fransa'nın başkenti Paris'te boy gösteren protestocular, isimlerini giydikleri fosforlu sarı yeleklerden alıyor.

Geleneksel olarak Fransa'da gösteriler siyasi partilerin veya sendikaların çağrısı ve desteğiyle yürütülse de "Sarı yelekliler"in halihazırda hiçbir parti ya da sendikaya bağlı hareket etmemesi dikkati çekiyor. Bu durum, sosyal medya üzerinden organize olan "sarı yeleklilere" her siyasi görüşten ve yaştan insanın katılmasına imkan sağlıyor.

Öyle ki ülke genelinde yapılan anketler, toplumun yüzde 70'inin "sarı yelekliler"e destek verdiğine işaret ediyor.

Yoğun olarak orta gelirli kişilerden oluşan "sarı yelekliler"in hükümetle müzakereleri yürütmek için 8 kişiden oluşan bir temsil heyeti bulunuyor.

Daha adil bir gelir dağılımı talep eden eylemciler, "Macron'un elitist" olmasından ve halkın sesine kulak vermemesinden şikayetçi. Bu grup, Macron'un politikalarının işletmeleri kayırdığı ve fayda sağladığını, halkı ise göz ardı ettiğini savunuyor. "Ay sonunu zor getiren" bu kişiler için Macron’un iklim değişimiyle mücadele için başlattığı reformlar gereksiz ve anlamsız görünüyor. (Habertürk)