CHP İzmir İl Başkanlığı, Anayasa Mahkemesi (AYM) kararına rağmen Can Atalay’ın tahliye edilmemesi ve Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin AYM kararına uymaması sonrası başlayan ‘yargı krizi’ tartışmalarına ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamayı okuyan CHP İzmir İl Sekreteri Özlem Ünsal, şunları söyledi:

“BU KRİZ SADECE YARGITAY’IN TAŞERON OLARAK KULLANILDIĞI BİR KRİZ DEĞİLMİŞ”

“Ülkemiz, sarayın kişisel hırsları, AKP iktidarın hukuk tanımaz adaletsiz politikaları sonucunda bir anayasa ve hukuk krizinin içine sokuldu. Ama sonradan anlaşıldı ki, bu kriz beklenmedik, birden bire ortaya çıkan, sadece Yargıtay 3'üncü Ceza Dairesi'nin taşeron olarak kullanıldığı bir kriz değilmiş. Anayasa’yı hiçe sayan, hukuku ayaklar altına alan, memleketi kabile devleti gibi göstermeye çalışanlar, aslında bu krizi önceden hazırlamışlar. Amaçları ülkede bir hukuk kaosu yaratarak; yetkileri belli olan yargı kurumlarını kavgalı gibi göstermek, Anayasa maddelerini hiçe sayıp uygulanmalarını engellemek, kafalarının arkasında çoktan bitirdikleri anayasa değişikliklerine zemin hazırlamak; bir oldu bittiyle kendilerini, iktidarlarını, belki de yandaşlarını koruyabilecekleri bir anayasa yapmakmış. Yani, devleti koruması gereken irade, kendi eliyle devlette bir kriz çıkartıp anayasa değişikliğine zemin arıyor.

“BİZ BU OYUNA GELMEYECEĞİZ”

Bu konudaki kesin tavrımızı Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel’in kamuoyu ile paylaştığı gibi, biz de İzmir’den bir kez daha ilan ediyoruz. Biz bu oyuna gelmeyeceğiz. Çünkü ülkeye AKP eliyle yaşatılan anayasa ve hukuk krizi ile oynanmak istenen oyuna gelirsek, biliyoruz ki Türkiye Cumhuriyeti’ni, Anayasasını ve mülkün temeli olan adaleti kökünden sarsmak isteyecekleri tuzaklara düşmüş oluruz. Ama Türk milleti müsterih olsun. CHP oynanan oyunun, kurulan tuzakların farkında. CHP, bu oyunları bozacak, bu tuzakları ezip geçecek ve zamanı geldiğinde özgür ve eşitlikçi, kuvvetler ayrılığının tam olarak korunduğu, insanı ve adaleti yücelten, tek adam ve diktatörlüğe asla geçit vermeyen Anayasa’yı hakim kılacaktır. CHP, kuvvetler ayrılığını koruyacak ve cumhuriyetin tüm kurumlarına ve insan haklarına siper olacak Anayasa’yı hakim kılacak partidir. AKP ve MHP'nin baş başa verip mutfaklarında pişirdikleri yemeği burnumuza dayasalar da biz orada yokuz.

“ÖNCE MEVCUT ANAYASA’YI UYGULASIN, ADALETİ SAĞLASIN”

Meclis’te CHP grubumuz anayasaya yapılan darbe girişimine karşı durmak için tarihi bir nöbet tutuyor. Bu nöbet sayesinde milletin meclisinin sarayın oyuncağı olmayacağını, Anayasa’ya darbe girişimlerinin CHP milletvekillerince engelleneceğini tüm dünyaya göstermiş olduk. Buradan bu nöbeti tutan partimizin tüm milletvekillerine ve bu nöbeti başlatan Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’e bir kez daha teşekkürlerimizi ve desteklerimizi sunuyoruz. Bu nöbetin anlamı ve katılanların isimleri siyasi tarihimize altın harflerle kazınacaktır. Anayasal darbeye Meclis çatısı altında geçit vermeyenler, Türkiye Cumhuriyeti var oldukça asla unutulmayacaktır. Yine bu darbe girişimine sokakta, adalet saraylarının önünde, sosyal medyada, televizyonlarda, üniversitelerde direnen tüm meslek odaları, platformlar, gençler, kadınlar ve elbette ki tüm direnen ve anayasaya sahip çıkan vatandaşlarımız, bu darbenin önlenmesinin baş kahramanlarıdır. Bu mücadeleye sahip çıkan herkes, yine yanında CHP’yi bulacaktır. Bu darbe girişimi bir oldubittiye getirilmek istenmiş ve kurulan tuzaklar görünmez, planlanan oyun fark edilmez sanmışlardı. Ama unuttukları bir şey vardı. O da Cumhuriyet Halk Partisi ve milletin ta kendisiydi. Buradan bir kez daha duyuruyor ve bu krizi planlayan saraya ve AKP iktidarına sesleniyoruz; Anayasa Mahkemesi’nin kararları kurumları, kişileri ve mahkemelerin tamamını bağlar ve derhal uygulanmak zorundadır. Anayasa 153. madde yoruma tamamen kapalıdır. Bunun karşısında ayak sürenler samimiyetsiz ve adaletsizdir. Anayasa değişikliği yapma konusunda samimi olanlar, önce mevcut anayasayı uygulasın, milletin hakkına sahip çıkarak, yasalara uysun ve adaleti sağlasın. Adalet ve hukuk krizini sonlandıracak olan bu yol dışındaki tüm yollar bizim açımızdan kapalı, direnmeye ve adalet için mücadeleye sonuna kadar açıktır”